Bölüm 2

1K 39 123
                                    

Eğik yazılar hareket anlamına geliyor. Mesela 'alkışladılar' gibi.

6 yıl sonra tekrardan Survivor'a gidecekti ve garip bir şekilde heyecanlı değildi.

Sakatlığından sonra gelmeyi planlamıyordu ancak Hilmicem araya girdi. 'beni orada yalnız bırakma, hem sende burda yalnız olamazsın' gibi sözlerde bulunmuş ve sonradan ikna etmişti.

2018'de tanışmış ancak farklı takımlarda olan ikili başta iyi anlaşamıyorlardı. Sürekli kavga ediyorlardı. Ancak takımlar değiştiğinde kırmızı mavi takıma geçmişti. O zamanlar yavaş yavaş anlaşmaya başlamışlardı. Hilmicem'le aynı evde yaşıyorlardı. Aslında Murat'ta onlarla aynı evdeydi. Gitmeden önce arada Merve'de geliyordu. Yani evde birkaç kişi yaşıyorlardı. Murat sunuculuk için adaya giderken ikisinden ayrılmıştı. Hilmicem'in kalıcak yeri vardı ama o sürekli buraya geliyordu. En sonunda ona da anahtar çıkartmıştı ve aynı evde yaşıyorlardı.

"Kızım düğüne mi gidiyoruz." Hilmicem odanın dışından bağırdı. "Hadi iki saattir napıyorsun?"

"İki dakika bekleyebilirsin. Saçımı topluyorum." Dedi Selin cevap olarak. "Ayrı etten gitmek için vaktimiz var. Acele ettirme."

"Havaalanı burdan uzakta farkında mısın?" Dedi Hilmicem ona karşılık. "Anca varırız zaten oraya."

Onunla uğraşmak, ona göre keyifliydi. Bundan keyif alıyordu ve sürekli ona bulaşıyordu. Yani sonuçta kim hoşlandığı kişiyle kim uğraşmazdı?

10 dakika geçti ve o hala çıkmayınca dayanamayıp içeri girdi. Ama sorunsa Selin tişörtünü giyiniyordu. Hızlıca kapıyı kapattı yüzü kırmızıydı.

"Ya niye pat diye giriyorsun odaya." Dedi kapıyı açtığı sırada. "İnsan bir kapıyı çalar be."

Aynı yere gidecekleri için Sema ve Atakan'da onlarla aynı evdelerdi. İkisinin didişmelerini artık umursamıyorlardı.

"Ya ne bilim sen çıkmayınca." Dedi ne yapamayacağını bilemeyerek. "Oraya yeniden gideceğim için heyecanlıyım geç kalmak istemiyorum. O yüzden ya ve ayrı etten 3 kişi senin giyinmeni bekliyoruz!"

"Ay ne olacak ya! Daha 3 saat var oraya gitmek için!" Dedi ona karşılık Selin. "İki saat uçağın gelmesini bekleyecez yani."

"Uzakta diyorum havaalanı zaten. Sadece yarım saat bekleriz." Dedi Hilmicem kendini savunarak.

"Bak diyorum eğer orda uçağın gelmesini beklersek, sana sorarım bunun hesabını."

"Var mısın iddasına." Dedi Hilmicem serçe parmağını uzatarak. Selin'de ona uzatarak birleştirdiler.

"Neyine."

"Kim kaybederse dominikte onun istediğini bir gün boyunca yapacak." Dedi Hilmicem. "İtiraz yok, edilirse bir gün daha."

"Kabul." Dedi Selin. "Kaybedersen görürüm ben seni o zaman."

"Asıl ben seni görüc-"

Hilmicem'in sözünü kesen Sema "Ay yeter! On dakikadır didişiyorsunuz birbirinizle." dedi

"Bu başlattı Sema abla." Dedi Selin Hilmicem'i işaret etti.

"Ben mi başlattım?" Numara yaparak söyledi Hilmicem.

𝐃𝐎𝐋𝐔𝐍𝐀𝐘          sᴜʀᴠɪᴠᴏʀHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin