ARK

Bölüm 54: Kına Gecesi

Ailemizde yerini almak için Instagram: ARK.Wattpad

(Özel videolar, bölüm alıntıları ve tüm detaylar Instagram'da paylaşılıyor. Profilimde link var.)

@RuyamG <— Ailemiz burada toplanıyor.

Okumaya başlamadan sol alt köşedeki yıldıza tıklayarak oy vermeyi unutma 💜

Satır arası yorumlarını bekliyorum. ⭐️

Ne kadar yorum olursa, o kadar motive oluyorum. 😍

Kitap hakkında aklınıza takılanlar ve teorileriniz için Instagram'a beklerim. Instagram'da bölüm sonu köşesi yapacağım. 👑

SINIR: 500 Oy ve 500 Yorum

Bu hafta beni güzel yorumlarla çok güzel motive ettiniz, bu nedenle Bölüm 54 kısa sürede geldi. Lütfen desteklerinizi benden esirgemeyin. Sezon finaline son bölümler...

Yüzümde hissettiğim öpücükler ile uyandım. ''Kalender?'' diye sorduğumda, ''Geldik hayatım. Hadi uyan bakalım.'' dedi.

Oturduğum uçak koltuğunda doğrulup, ellerimi iki tarafa açarak esnedim. Kalender ise keyifli bir gülümseme ile beni izliyordu. ''Dolu dolu iki gün geçirdik, aşırı güzel dinlendim.'' dedim gülerek.

Yan koltuğa uzanarak telefonumu aldım. ''İkizler doğduğunda onlara göstermek için bir sürü fotoğrafımız oldu.'' dediğimde, ''Birlikte daha çok anı biriktireceğiz. Mutlaka yeniden Paris'e döneceğiz mesela. Bugün Disneyland'da gezdiğimiz her yeri, ikizlerin ellerinden tutarak keyifle keşfedeceğiz.'' dedi.

''Sadece Paris mi? Bize Dünya'nın her yerini gezdirmen gerekiyor. Bu cimrilik, Kalender Kandemir'e hiç yakışmıyor.'' dedim.

Gür bir kahkaha atarak yüzüme doğru yaklaştı ve alnımdan öptü. ''Ailecek.. istediğiniz her yere gideriz. Sen şimdiye kadar benden ne istedin de, ben yapmadım? Senin için yapamayacağım hiçbir şey yok.'' dedi.

Burnumu büzüştürerek, ''Yalancı.'' dedim. Şirketini ve tüm taşınmazlarını isteyelim. Reis, Kalender onları bize verdi ya! Konudan kopma, hikayeyi biraz takip et.

Burnumun ucunu öperek, kendi elleriyle kemerimi çıkartmak için karnıma doğru uzandı. ''Ellerim vardı ama...'' dediğim sırada imalı bakışlarıyla sustum. Çıkartmak istiyorsa, çıkarsındı.

Yerimden kalktığımda uçakta çıkışa doğru ilerledik. Kalender arkasına doğru elini uzattığında, bende direkt parmaklarımı parmaklarına geçirerek elini tuttum. O kadar saniyelik ve istemsiz el ele tutuşmuştuk ki, bu durum beni cinsel yönden etkilemişti. Daha dün gece mercimeği fırına vermediniz mi siz? Çok ayıp. Adamın elini tutunca, bundan etkilenen sen mi söylüyorsun bunu?

''Elimi tuttuğun için böyle arsızca gülemezsin.'' dedi. Bugün elini veren yarın..

''Ahahaha, evliyiz biz Arya! İkiz bebeklerimiz var, lütfen ama.'' dediğinde, göz kırparak ona baktım. ''Allah'ım otelde utanarak yanakları kızaran karıma ne oldu? Türkiye'nin havası yaramıyor sana.'' dedi.

Bir elimde çantam ve telefonum diğerinde Kalender'in eli varken, dikkatli şekilde uçağın merdivenlerinden aşağıya indim. ''Bu gece sana iç çamaşırı defilesi yapayım mı?'' diye sorduğumda, soruyu hiç beklemeyen Kalender öksürerek yutkunmaya çalıştı.

''Evde sana göstermek istediğim, kırmızı jartiyerli bir takımım var. Bence hoşuna gidecektir, geceyi onunla kapatırız.'' dedim.

''Kadın!'' dedi bana dönerek. ''Sen beni öldürmeye mi çalışıyorsun?'' Omuz silkeleyerek yürümeye devam ettim.