Bölüm 40: Oyun Fuarı

11K 717 90
                                    

470 Bin Okunma :) Hepinize ayrı ayrı çok teşekkür ederim. 🎉🎉

Ailemizde yerini almak için Instagram: ARK.Wattpad

(Özel videolar, bölüm alıntıları ve tüm detaylar instagram'da paylaşılıyor. Profilimde link var.)

@RuyamG <— Ailemiz burada toplanıyor.

Okumaya başlamadan sol alt köşedeki yıldıza tıklayarak oy vermeyi unutma 💜

Satır arası yorumlarını bekliyorum. ⭐️

Ne kadar yorum olursa, o kadar motive oluyorum. 😍

Arya ~

Gün tam bir curcuna ile başlamıştı. Kahvaltı bile etmeden otele gelmiş ve yerleşmiştik. Kalender Kandemir'e yakışacak en iyi daire, kral dairesi tutulmuştu.

Oyun fuarı biraz uzak bir yerde olduğundan misafirler için otel komple kiralanmıştı. Otel asansörünün -2 yazan düğmesine bastığında oyun fuarına direkt gidilebiliyordu.

Dışarıdan bakıldığında 2 katlı fuar alanı ve yarısından sonra yükselen otel göz dolduruyordu. Kalender, "Yengen için hemen kahvaltılık hazırlat. Zaten yorulacak, güzel bir kahvaltı yapsın." diyerek Mert'e talimatını verdi.

"Sen yapmayacak mısın?" diye sorduğumda, "Ucundan yaparım, ilk gün programım o kadar yoğun ki nefes alacak vaktim olur mu? O bile şüpheli." dedi.

Bekir abi dediğim gibi dolu dolu bir program hazırlamış gibiydi. Herkes odada oradan oraya koşturuyordu. Yale eliyle bir odayı işaret edip "Burada saç makyaj yapalım, şuraya da konfeksiyon askısına elbiseleri yerleştirelim." diye yanındaki insanlara talimat veriyordu.

Ardından bana hitaben, "Arya hanım saç makyaja girdikten sonra, elbise değişim reelsleri çekeceğiz. Bir de herkesi davet ettiğiniz, etkinliğin başladığına dair hikaye atılacak. Aşağısı efsane kalabalık, tüm yılların rekoru diyorlar. " diyerek elindekileri bir yana götürüp, bana bakmadan konuştu.

Kafamı olumlu olarak sallayıp Kalender'e döndüğümde, aşkla beni izlediğini fark ettim. "İki gün Kalender. İki güncük." dedi kendi kendine.

Kulağına doğru yaklaşıp, "Dün gece altımda inliyordun ama, yetmedi mi?" diye sordum, bir yandan elimi dizinde varla yok arası gezdirdim.

"Arya!" dedi. "Hııh söyle kocacığım." dedim ona duygularımı belli eden bakışımla.

"Ateşle oynuyorsun yapma! Biliyorsun, ben çevremizdeki insanları umursamam güzelim." dedi.

"Nee? Yalan mı söylüyorum. Dün ben mutfakta.. buradan çikolata yalarken.. baya da inliyordun. Bu durumda altımda inlemiş olmuyor musun?" dedim bakışlarımla vücudunu ima ederek.

Nefesi hızlandığında raydan her an çıkabileceğini hissettim. Aslında hiçte bir şey söylememiştim ama tutku ve arzuyla bakıyordu.

"Tüm kasların gerildi?" dediğimde, "Seni şuan kucağıma alıp neden yatak odasına götürmüyorum? Çünkü kaslarıma mani oluyorum.

Bedenim beni hiç dinlemiyor Arya. Çünkü benim güzel karım, bu kadar kişinin içinde beni kışkırtmaya doyamıyor." dediğinde tebessüm ettim.

"Kim? Ben? Seni.. kışkırtmak? Hıııh ne zaman yapmışım?" dediğimde imayla bana baktı. Dün yapmıştım di mi? Tüüh çok yakın zamandaydı, bu durumdan yırtamam da.

Kahvaltı geldiğinde hızlıca atıştırdım, Kalender kendi elleriyle ilaçlarımı verdi, sonra da bana su doldurdu.

"Yorulmak yok tamam mı? Uzun süre ayakta kalmakta yok? Açılış bitince hemen spor ayakkabılara dönüyorsun. Ağrın olursa, ne olursa olsun bana haber veriyorsun. Duydun mu beni hayatım?" dediğinde ilaçlarımı ağzıma atıyordum.

ARKWhere stories live. Discover now