Remmy

493 50 18
                                    

Yeni bir ders gününü bitirdikten sonra odama doğru adımladım, bugün diğer günlere göre daha çok öğrenci geldi. Onları görünce çok sevinmiş ve geçen kendim için yaptığım kekten vermiştim.

Dersimin genel olarak çok dikkatli dinledikleri için mutlu olmuştum ama bu beni yormuştu da. Dikkatlerini toplamak için ekstra çaba sarf etmiştim ama böyle öğrenmeye hevesli öğrenciler görücek isem bunu sonsuza dek yapabilirdim.

Yatağıma uzandığımda akşam yemeğine 1 saat kaldığını gördüm ve o zamana kadar dinlenebilirdim. Yorganı üzerime çekip gözlerimi kapattım, güzel bir güzellik uykusu diledim kendime..

Remus'un ağzından

Akşam saati geldiğinde yemek için büyük salona ilerledim, daha pek fazla öğrenci gelmemişti. Diğer profesörleri beklerken gözüm Luna'yı arıyordu, En sonunda bütün öğretmenler gelip onun gelmediğini görünce endişelendim... Ya Sirius onu bulduysa?

Yan tarafıma dönüp Snape'e doğru konuşarak, "Severus, Luna'yı bugün hiç gördün mü?" dedim. O ise, "Bugün bayan Stark'ı hiç görmedim Lupin." soğuk sesiyle konuştuğunda ona kötü bir bakış attım ki o bana bakmadığı için bunu görmemişti.

"Luna'yı en son heyecanlı bir şekilde sınıfından çıkarken gördüm Remus. O bayağı mutlu görünüyordu.." dedi minevra.

"Teşekkür ederim Minevra." Ona teşekkür ettikten sonra yemeğimi hızlıca bitirip Luna'nın odasına doğru ilerledim.

~

Gözümü bir şeyin düşme sesiyle açtığımda karşımda yanlış bir şey yapmış gibi duran Remus vardı. Ona sorgular bir biçimde bakıp şu anda ne olduğunu sorguluyordum, En son ne olmuştu? ahh, uyumuştum.

"Remus?" diye ona seslendikten sonra yatakta doğruldum ve sırtımı yastığıma yasladım, başımı ovup esnedim. "Seni uyandırdığım için özür dilerim Luna... Akşam yemeğine gelmeyince seni merak etmiştim." dediğinde hemen saate baktım.

"Bugün galiba çok yoruldum, uyuyakalmışım ki uyuduğumu bile anlamadım. İçim geçmiş olmalı.." Hâla kendime gelmeye çalışıyordum, gün içinde uyuyunca aptal gibi oluyordum.

Remus gülerek yanıma doğru ilerledi ve yatağıma oturdu, "İstersen dinlenmeye devam et Luna.." Eli saçıma doğru gitti ve büyük ihtimal ile dağınık olan yeri düzeltti.

Utanmış bir gülücük attım ona doğru çünkü ilk kez beni böyle görüyordu.. "Tamam, yarın olduğunda beni böyle dağınık gördüğünü unutucaksın, tamam mı?" dedim. "Hey, ama sen benim dağınık halimi gördün?" diye söylediğime itiraz etti.

"Hadi ama Remus, Uyuyordun. Şu an çok utanıyorum.. En azından sen o durumda uyuyordun ve farkında değildin.. Ki çok yakışıklı duruyordun, dağınık değil." diye itiraf ettim.

"uyumuyordum ki." diye itiraf ettiğinde şaşırarak, "Ne?" dedim tatlı bir şaşkınlık ifadesine büründüm. "Sadece gözümü açamayacak kadar yorgundum.. bilirsin dönüşümden sonra yorgun olurdum.." dedi.

Snape'in yaptığı iksir sayesinde artık o kadar kötü bir şekilde dönüşüm geçirmiyordu. "Bugün çok fazla öğrenci geldi dersim için, çok mutlu oldum ama onların dikkatini toplamak için çok fazla paraladım kendimi." dedim.

"Alış böyle derslere çünkü Hogwarts'ta bir ilk olarak çocuklar senin dersi anlatış biçimin sayesinde aritmansiyi sevmeye başladılar..." Remus bunu söylerken yüzü komik bir biçime büründüğünde, "Öyle mi???? Bazen bazı öğrencilerin beni sevmediğini düşünüyordum.." diyerek ona karşı burnumu kırıştırdım.

"Senden? nefret etmek? Aslında herkes senin hakkında iyi konuşuyorlar ve biliyor musun bütün öğrenciler bana senin nerede olduğunu soruyorlar, kıskanıyorum." dediğinde kahkaha attım. "İyi o zaman..".

Yataktan kalkarak banyoma doğru ilerledim, "Kendime çeki düzen vereyim sonra hemen koşarak geleceğim Remus.." dediğimde beni onayladı.

Üzerimi düzeltip yanına gittiğimde yatağımdan kalkmış olduğunu ve kanepemde oturduğunu gördüm, hemen onun yanına ilerledim ve kanepenin diğer köşesine oturdum.

"Bensiz yemek nasıldı??" diye soru yöneltirken kanepede azıcık yayıldım. "Sıkıcıydı.. Snape'e yumruk atmamak için kendimi zor tuttum." dediğinde eğlenceyle güldüm. "Onun yüzüne yumruk atmak için her şeyi yapardım." derken elimi yumruk yapıp elime vurdum.

"Gençken ona yumruk atardım, şu an pek yapmak olumlu olmaz ama keşke gençken daha çok yapsaydım." dediğinde gözlerim genişledi.

"Bana Snape ile aynı zamanda okuduğunu mu söylüyorsun? çabuk bana onu dövdüğün zamanları anlat." dedikten sonra anılarını dinlemek için biraz ona yaklaştım.

"Bilirsin.. Herkesin bir arkadaş grubu vardır, Benim grubumda çapulculardı. Severus'a sümsükus der ve onu döverdik... Çok eğlenceliydi ama ben genellikle gizli dövendim." dediğinde ona şaşırarak baktım.

"Sakın bana 5. yılımda bulduğum çapulcu haritasının sizin gruba ait olduğunu söyleme!" derken heyecanla ona yaklaşmıştım. O ise ellerini sanki yakalanmış gibi kaldırarak, "Söylemeyeceğim ama öyle olduğunu bil." dedi heyecan ile.

"dur, bekle... Moon- Moony? Moony değil mi? diye sorduğumda bana heyecanla bakıp kafasıyla onayladı.. "Ohh.. Haritayı bulduğumda sadece 15 dakika inceleyebildim. Sonra bir grup büyük çocuk elimden almıştı!! sadece adınızı ve birkaç küçük şeyleri hatırlıyorum.." dedim.

"Bugün sana kendim hakkında çok bilgi verdim... Bunu kimse bilmez." derken bana göz kırptığında kalbimin hızlandığını hissettim. "O zaman sana kendim hakkında kimsenin bilmediği bir şeyi söyleyeyim.. ikinci adım Amaris ve bu isime sahip olmamın nedeni annemin bir rüya görmesiymiş.."

"Amaris... Çok güzel bir isim. Peki neden bunu kimsenin bilmediğini öğrenebilir miyim?" diye sorduğunda, "Ailem bana Amaris derdi... Onlar öldükten sonra daha kullanamadım.." Dediğimde elimi destek için bacağıma gitti, Bacağımı okşarken, "Neyse, boşver şimdi bunları..." dediğinde gülümsedim.

Ona biraz daha yaklaşıp, "Şu anda sarılabilir miyiz?" dediğimde beni belimden tutup kendine çekti... Eli sırtımı okşuyordu, "Şimdi daha iyi hissediyor musun?" Eli hâla sırtımdayken hafifçe geri çekildi..

"Evet.. Teşekkür ederim Remmy. Hâla pek atlatmış değilim, sadece 1 yıl geçti üzerinden." dediğimde hafifçe arkasına yaslanırken eli bacağımı okşadı.

"Merak etme, geçicek. İstediğin zaman benimle konuşabilirsin.. Yanındayım." dediğinde gülümsedim. "Bu arada Remmy'yi beğendim." ona tatlıca gülümseyip, "Takma isim takmakta iyiyim galibaaa." dediğimde burnuma vurdu, "Öylesin... nana." Bana taktığı isimle gülümsedim.

"Nana?.. bayıldım. Hayatımda aldığım en güzel takma isim." dediğimde ikimizde kahkaha atarken Remus saatine baktı. "Yasak saate yaklaşıyoruz.. Dumbledore bugün için nöbet tutmamı istedi.." dediğinde homurdanarak, "Yani gitmen mi gerekiyor?" diye sordum.

"maalesef... Sende dinlenmeye devam et." dediğinde hafifçe ayağa kalkarak onu kapıya doğru geçirdim. "Görüşürüz... dikkat et." diyerek ona el salladım. "Görüşürüz fıstık." derken yanığımdan makas aldı, arkasını dönüp giderken nefes almayı unutmuştum.

Gittiğinde ise kapıyı kapatıp, kapıya yaslandım. Bu adam beni eritiyor... gerçekten çok yakışıklı ve mükemmel. Yatağıma doğru ilerleyip uyumak için yatağıma yayıldım.

~

Slayyyy!!!!!

Remusum kociişiimm, yerim seni. Ellerim ağrıdığı için yazmayı bıraktım çy anda.
Bazen hızlı ilerliyormul gibi hissediyorum ama kocam ya

Nasıl giidyorrr. bir şey eklememi ister misiniz?
Beğendiniz mi?
vote atmayı unutmayın!!!

My kind of love •Remus LupinWhere stories live. Discover now