⋆10⋆

14 3 0
                                    

Hogwarts'da havalar soğumaya başlamıştı ve bütün öğrenciler kar yağmasını bekliyordu. Yurt odamın camından dışarıya bakarken masamın üstünde oturan bombay cinsi kedime baktım.

"Bugün nasılsın Calcifer? Beni özledin mi?"

Calcifer'ın yanına ilerlediğimde bana sürtünmeye başladı. Hogwarts'a ilk başladığım zaman dedemle birlikte sahiplenmiştik.

Biraz sonra kapım çalındı. Ve Daphne içeri girip koşarak yatağımın içine girdi ve yorganı kafasına kadar çekti.

"Daphne, Sorun nedir?"

Yatağın önünde eğilip ona bakarken sordum.

"Bana her şeyi anlatabilirsin, biliyorsun. Biz arkadaşız."

"Anlatmak istemiyorum."

"Pekâla. Ama anlatmak istersen dinlerim."

Ayağa kalktım ve kapım tekrar çalındı. Bu sefer Lorenzo gelmişti. Yatağımda yatan Daphne'yi görünce beni konuşmak için dışarı çağırdı.

Yurt odamın kapısını kapatıp konuşmaya başladık.

"Hogsmeade'e gidelim mi? Gerçekten çok sıkıldım."

"Olabilir, ama Daphne şuan çok üzgün, nedenini söylemiyor."

"Neden onuda çağırmıyoruz? Onu mutlu edebiliriz."

"Aaa evet! Harika bir fikir bu Lorenzo!"

Odama girip yavaşça Daphne'nin önünde eğildim. Yorgandan çıkan sarı saçları ile oynarken konuşmaya başladım.

"Daphne, biraz kafa dağıtmak ister misin?"

Daphne yorganı açıp bana baktı ve onay verircesine kafasını salladı.

"Tamam. Hadi hazırlanalım."

Lorenzo dışarı çıktı ve dolabımdaki boğazlı bordo kazağı üstüme geçirdim. Daphne içinde bir tane kalın kazak.

⋇⊶⊰❣⊱⊷⋇

"Theodore'un burada olacağını söylememiştin ama!"

"Hey! Bana kızmasana! Ne yapayım? Tek mi kalsın?!"

"O zaman Mattheo'yu da çağırmalıydın!"

"Çağırdım zaten!"

"NE"

Lorenzo ile birlikte herkesin önünde fısıldaşarak tartışıyorduk en son dayanamayıp ensesine sertçe vurdum. Daphne ve Theodore'a belli etmeyerek hiç bir şey olmamış gibi konuşmaya devam ettim.

"Bugün cuma çeneni kapa Lorenzo!"

Theodore:
"Ense değil miydi o?"

Daphne Theodore'a dönerek cevap verdi.

"Sadece yanlış olan o mu? Bugün Salı"

Arkamı dönüp ikisine sırıttım. Lorenzo kolumun altında savaş mücadelesi verirken.

"Mattheo nerede kaldı?"

Mattheo:
"Geldiiim!"

"Hoşgeldiin!"

Hava cidden çok soğuktu, kafamı sıcak tutamadığım zaman, kafam üşürse eğer günün sonunda her zaman baş ağrısı çekerim. Ve ağrı kesici alsam bile ağrısı geçmez. Hogsmeade'e varana kadar 'umarım bu akşam ağrı çekmem' diye ümit ettim.

Hogsmeade'e vardık fakat hepimiz ayrı yerleri gezmek istiyoruz. Bu yüzden plan yapmamız lazımdı.

"Pekala tamam. Dağılmaya ne dersiniz? İşimiz bittiğinde burada buluşuruz?"

𝐒𝐭𝐨𝐫𝐲 𝐨𝐟 𝐌𝐚𝐱 𝐓𝐡𝐨𝐦𝐩𝐬𝐨𝐧 || 𝑯𝑷⋆𝑭𝒂𝒏𝒇𝒊𝒄𝒕𝒊𝒐𝒏          Where stories live. Discover now