ᴄʜᴀᴘᴛᴇʀ⁹: confusion and smile

524 80 20
                                    

Oy ve yorumu unutmayın!
İyi okumalar dilerim.

Gözlerindeki yaşları silerken burnunu çekerek bir soru daha sormak adına ağzını araladı. Kafasını bu sırada yanındaki omuza yaslamıştı. 'Kalbimin acısını alamaz mısın?' Aldığı cevapsa sadece küçük bir tebessüm olmuştu.

Bazı insanlar hayatın yorucu olduğunu söylerler. Her zaman bir şeylerin yolunda gitmediğini, engellerden bıktıklarını ve daha nicesini.

Peki hayat mı yorucudur yoksa bizim yaşadığımız şeyler midir yorgun hissetmemize sebep olan?

Bence bizim yaşadıklarımız bizi yorar. Karşımıza bir takım engeller çıktığında bunları atlatabilmek için verdiğimiz uğraşlardır, mutlu olabilmek için gösterdiğimiz çabalardır bizi yoran.

Bugün içersinde oldukça fazla şey yaşamıştım. Kafam aşırı doluydu. Normalde yaptığım hâl ve hareketleri sorgulayarak, düşünerek yapmaya çalışan birisiyken üst üste gelen olaylarla karşı karşıya kalmam beni dumura uğratmıştı.

Her zaman yaptığım gibi derinlemesine düşünecek bir vakit bulamamıştım. Yatmadan önce kendi gün içinde yaptıklarımı sorgular, sonra kendime biraz kızıp uyurdum.

Ama bugün olaylar yüzünden bütün herşey tepetaklak olmuştu. Zihnim bir toz bulutuna dönmüştü. Hangi olaya nasıl tepki vermem gerektiğini bilemiyordum çünkü her şey fazlasıyla üst üste gelmişti.

Ben zihnimi toparlamaya çalışırken gelen sesler ile birlikte oturduğum banktan kafamı arkama çevirmiştim.

Taehyung içeri girip girmeyeceğimi sormuş, bense dışarıda oturmak istediğimi söylemiştim. Büyük ihtimalle hasta olacaktım ama şu an bundan daha mühim şeyler vardı.

Taehyung'ta cevabım ile birlikte bankta aramızda boşluk kalacak şekilde oturmuştu. Ben düşüncelerimi ve aklımı toparlamaya çalışırken o ise sessizce oturuyordu.

Belki o da kendi düşüncelerinde kaybolmuştu.

Sıkıntılı bir nefes verirken gelen kişileri görmem ile beynime dank eden gerçek endişenin saniyeler içinde etrafımı sarmasına neden olmuştu.

Yanımdaki delta da sese taraf dönmüş, gelenleri görmesi ile oflayarak banktan kalkmak adına ayaklanmıştı.

Ancak kıyafetinden tutmam ile ayağa kalkamadan geri banka oturmuştu.
O an telaşla ne yaptığımı fark etmiş, ardından elimi kıyafetinden çekmiştim.

"Onlara, daha yeni olanları ve duyduğun o şeyi anlatacak mısın?"

Bize doğru gelen Jimin ve Yoongi ile yerimde kıpırdanarak gözlerimi cevap istercesine karşımdaki harelere dikmiştim.

"Anlatmamı istemiyorsan anlatmam, sonuçta bu senin özelin. Ama şu eşcinsellik konusunda endişe etmene gerek yok, bunu bil. Bizimkilerden kimse seni yargılamaz. Ne zaman kendin söylemek istiyorsan o zaman söylersin. Ve,"

Derin bir nefes aldıktan sonra cümlesine devam etti.

"Ve benim öğrenmem büyük ihtimalle hoşuna gitmedi. Ama korkma, kimseye sen istemediğin sürece bahsetmem."

My School At NightHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin