5.BÖLÜM

532K 41.1K 94.1K
                                    

"Erdemle tutuşan bir sevgi,
Tutuşturur hep başka bir sevgiyi,
Yeter ki dışa vursun alevi..."

*DANTE ALİGHİERİ

*DANTE ALİGHİERİ

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.







******





Önündeki kapıya üç kere vurup kollarını yeniden kucağındaki kitaplara sardı Güldeste. Bir öne bir arkaya doğru sallanırken sabırla Ayşe teyzenin kapıya gelmesini bekledi. Bu yaklaşıp beş dakika sürebilirdi çünkü Ayşe teyze oldukça yavaştı. Ağrıyan bacakları ve evin içindeki merdivenler de kendisine pek destek olmuyordu. Yanaklarına hava doldurup sıkıntı ile üfledi. Beklemeye devam etti. O okuldayken kardeşine Ayşe teyze bakıyordu.

"Yine Timur'u uyutup televizyon başında uyuyakaldı kesin." diyen sesle irkilerek arkasını döndü.

Ayşe teyzenin tek torunu olan Adem'di gelen. Anne babası ayrılmıştı Adem'in. Annesi bir başkası ile evlenerek Isparta'ya gitmiş, Ayşe teyzenin oğlu olan babası ise çalışmak için Batum'daydı. Adem'e kol kanat geren babaannesi olmuştu. Sarı saçlı, mavi gözlü, beyaz tenli bir gençti. Kaşları bile sarıydı. Bazen güneşte kaşları öyle parlıyordu ki, Güldeste kendi kendine kaşları mı döküldü diye düşünmeden edemiyordu. Güldeste'den 2 yaş büyüktü. Liseyi geçen yıl bitirmişti. Lakin çok da başarılı olduğu söylenemezdi. Bulduğu her işte çalışıyor, çay toplamaya gidiyor, yaylalara çıkan servisleri sürerek para kazanıyordu. Güler yüzlüydü ama Güldeste anlamsızca hep utanıyordu.

Yine utandı. Bakışları mavi gözlere değdiği an gülümsemeye çalıştı. "Adem..." dedi belli belirsiz. "Beni korkuttun."

Derin bir nefes verdi Adem. Sıkıntılı bir nefesti ama Güldeste anlamadı. "Sen de hep korkaysun be Cüldeste." derken babaannesini taklit ediyordu. Güldeste'nin yanından geçip cebinden anahtarı çıkardı.

"Çünkü hep sessizce geliyorsun." diye homurdandı Güldeste.

Kapıyı açmıştı Âdem. Geri itelerken gülümsedi. "Ben sesliyim. Sen duymuyorsun demek ki." Elini ileri doğru uzattı. "Geç."

İçeri girdi Güldeste. Ayakkabılarını çıkarırken, "Çaydan mı geliyorsun?" diye sordu.

Âdem ayakkabılarını çıkarmış, üzerinde ki ince montu askılığa asıyordu. Onaylamayan bir mırıltı çıkardı. "Kasım amca rahatsızlanmış. Çay ocağına bakar mısın dedi. Oradaydım."

"Yine boş iş yani..." diye homurdandı Güldeste. Çantasını çıkarıp kapı yanına bırakırken elindeki kitapları da çantasının içine yerleştirmek için yere eğilmişti. Kitapları yere bırakıp çantasını açmaya başladı. Aynı saniyelerde Adem de yanında eğilmiş, kenara bıraktığı kitaplardan birini almıştı.

BÜLBÜL KAPANI Where stories live. Discover now