ASKER HATTI | Texting

Özel Bölüm ||

Bu gidişat neyin nesiydi bilmiyordum ama bu hayat bizi böyle yakamızdan tutacaksa, rahat bir şekilde yaşamayı tercih ederdim. Akif Cesur görevdeydi. 1 haftadan beri yoktu ve onsuz bir ev, ev değildi.

Her ev, evde olmuyordu zaten. Bazen bir insan olabiliyordu ve Akif'im Cesur'um benim hayatımda gördüğüm en güzel şeydi. Annesi onu benim için doğurmuştu resmen! Annesiyle tanışmıştım. Mezarına gitmiştim. Çok güzeldi...

Akif Cesur'un hayatı hiç kolay değildi. Olmamıştı. Annesi bir ayyaşa tutulmuştu. Ayşen annem, Akif Cesur'un annesi eğer bir ayyaşa tutulmasaydı hayatı nasıl olurdu? Herkes hayatında yanlışlar yapardı, tıpkı benim gibi. Peki ya Akif'im Cesur'umun ne suçu vardı?

Babası neden onu küçükken çok dövmüştü? Fiziksek olarak değil, ruhen. Her şiddet fiziksel olmazdı ki zaten. Ayşen annem fiziksel de, ruhsal de şiddet görmüştü. Ayşen annemi göremesem de onu çok seviyordum; tıpkı annem gibi. Akif Cesur annemi göremese de Melek annemi çok seviyordu. Annemin ismi kendisi gibi Melek'ti.

Bir şeytana kanmıştı, hayatı zindan olmuştu.

Ayşen annem ve Melek annem, iki şeytana kanmışlardı. Hayatları mecazi anlamda zindan olmamıştı, somut anlamda zindan olmuştu. Bazen bir sandalye kırılırdı Melek annemin üstünde bazen bir tabak ama hayatta kalırdı.

Sadece benim için.

Ayşen annemin ayyaş kocası alkol aldığı için ayyaş değildi. Gençlik yıllarında çok acı çektirmişti kocası Ayşen anneme. Akif Cesur böyle anlatmıştı. Eroin bağımlısı bir baba, hemşire bir anneydi Akif Cesur'un ailesi. Akif Cesur'un dediğine göre annesi bir tek babasını tedavi edememişti.

Zaten aşk böyle bir şey değil miydi? Eroin gibi bağımlı yapar, tedavisini olurken de ölürdün fakat Ayşen annem kocasını tedavi etmeye çalışırken kendi ölmüştü. Acıdan, kedersen, depresyondan...

Akif Cesur annesi gibi yiğitti, babasına hiçbir yönden çekmemişti.

Akif Cesur korkak değildi.

Bunca geçen zaman bakıyordum da bazen iyi ki diyordum. İyi ki Demir ile tanışmışım. Demir ile tanışmasam nasıl Akif Cesur ile bir hayata adım atacaktım? Bu düşünce iğrenç ve korkuluydu ama bazen de insanın en korktuğu şey başına gelirdi. Benim en korktuğun şey ise başıma gelmişti. O zaten allahından bulsundu ama işte ne bileyim... ya kader bizi birleştirmeseydi? Düşünemiyordum bile.

Telefonum çaldı aniden. Telefona bir kaplan edasıyla atıldım. Akif Cesur, kocam, evimin poturcuk meyvesi arıyordu.

Poturcuk meyvesi?

Açtım hemen. Hoparlöre aldım, bebişim de duysundu.

"Aloooooo," dedim bağırarak. "Aşk tanem! Bir tanem! Ne yapıyor benim aslan kocam dağlarda? Terör mü estiriyor benim aslan kocam ha ne yapıyor?! Rapor ver karıcığına hemen!!!"

Güldü ilk önce. Şu an nasıl bir tepki verdiğini biliyordum. Gülünce dudağının hemen yanındaki çukurlar belirginleşiyordu. Orası açılmıştı ilk önce. Daha sonra ise başını sallamıştı iki yana ve kalbi teklemişti.

Kalbinin teklemesi benimle birdi. Bak kesin âşıktı bana bu!

"Yeni geldik buraya. Birazdan geleceğim yanına, karıcığım. Umarım kendini çok yormadın? Ben gitmeden yemek yapıp koymuştum buzdolabına." dedi hesap sorarcasına. Güldüm. Bu bir haftada hiçbir şey yapmamıştım. Çünkü artık benim de arkadaşlarım vardı! Komşular yani... yine hüsran ama en azından iyi anlaşıyorduk? Bu da bir şeydi canım... onlar yemek getirmişlerdi sağ olsunlar.