Baekhyun dolandırılmıştı.
Evet. Chanyeol onu kandırmamıştı, dolandırmıştı resmen. Bir kere biz bize falan değildi ortam ve bin kişi olmasa da bir yirmi kişi vardı. Geçen tanıştığı diğer çocuklar dışında onlarla akran üniversiteli birkaç kız da vardı. Ama asıl sıkıntı bu değildi. Junmyeon kibarlık olsun diye ofistekileri de çağırmıştı ve her ne kadar bu ortamda tanıdık bir yüz olan Jongdae'nin olması iyi bir şey olsa da Hera da buradaydı.
Kızla resmen partileri sevmediğini söyleyip bir partide karşılaşmıştı. Geldiğinden beri sadece bir kez hoşgeldin demek için yanına uğrayan ve sonra arkadaşlarıyla köşede takılan Chanyeol'u da ayrıca gebertse yeriydi.
''Lütfen parti olduğunu bilmeden kandırılıp çağrıldığını söyle sunbae.''
''Hera..Çok üzgünüm.''
''İnanmıyorum sana sunbae!'' Sesi istediğinden fazla sinirli çıkmıştı ama yapacak bir şey yoktu. Baekhyun ayıp etmişti.
''Bak..Parti olduğunu bilerek geldim ama nedenlerim vardı..''
Nedenlerim neydi ki? diye düşündü bir anlığına. Bir cevabı yoktu. Chanyeol fazla ısrar etmişti o da daha fazla kıramamıştı,olan buydu. Ama bunu kıza söyleyemedi.
''Ayrıca..'' gözü yine köşede arkadaşlarıyla gülüşen çocuğu buldu. ''..şu an burada olmaktan hiç mutlu olmadığımı bilmelisin.''
Yanlarına Jongdae'nin gelmesiyle konuyu kapattılar. Birkaç yıllık değerlendirmenin ardından Baekhyun içeceğini yenilemek için mutfağa geçti.
''Gelmeni beklemiyordum.'' Junmyeon atıştırmalıkları kaselere koyarken gülerek söyledi.
''Son anda fikrim değişti.''
''Aslında daha önce geleceğini söylesen bu kadar insanı çağırmayacaktım. Kalabalık partileri sevmediğini biliyorum.''
Omuz silkti. ''Sorun değil. İnsanlarla olmayı hep sevdin ve bu senin partin.'' İçkisini bardağa doldurduktan sonra Junmyeon'un koyduğu cipslerden bir tane ağzına attı.
''Belki de bu-''
''Travmalarıma yardımcı mı olacak?'' Sesi alaylı çıksa da sinirlenmişti. Junmyeon olan şeylere bizzat şahit olmamış gibi rahat konuşamazdı.
''Peki peki özür dilerim. Ama Baekhyun,seni bir konuda uyarmalıyım.'' Kaşlarını kaldırdığında Junmyeon derin bir nefes aldı. ''Hera konusunda dikkatli olmalısın. Sana olan duygularını anlamamış olamazsın değil mi?''
Baekhyun tabiki farkındaydı ve umut vermediğinden de emindi.Yine de Junmyeon'un bu konuyu neden bu kadar önemsediğini biliyordu.Cevap vermeyip içeri geçti.İlk geldiğinden beri oturduğu tekli koltuğun etrafında Hera ve Jongdae yoktu.Derin bir nefes alıp içeceğinden yudum aldı.Herkesin kafasına taktığı kırmızı şapkalar salakçaydı,ayrıca Chanyeol'un kız arkadaşlarından birinin yaptığı zencefilli yılbaşı kurabiyelerinin tadı da rezildi. Ve Chanyeol da büyük bir gerizekalıydı.
''Chanyeol,ne zaman şarkı söyleyeceksin?''
Zencefilli kurabiyeyi yapan kızdı bu,ismi Yerim gibi bir şeydi.Geldiklerinden beri Chanyeol ile diğerlerine bir şeyler anlatıp gülüşüyorlardı.
''Evet ya,gitarın nerede?'' diğer kız söylediğinde Chanyeol kireç gibi bembeyaz kesildiğine emindi.Burada şarkı söylerse Baekhyun onun Loey olduğunu anlardı.Ayrıca hediyesine vereceği tepkiden çekindiği için akşamdan beri yanına gidemiyordu zaten.
''Ne şarkı söylemesi ya ahahaha'' yalandan güldüğünde Sehun ve diğerleri çırpınışlarını anlamıştı.
''Chanyeol ve şarkı söylemek mi? Bahçedeki karga ailesinden şarkı söylemelerini isteyelim daha iyi.'' Kyungsoo durumu kurtarmak için demişti ama Chanyeol bir karga ile kıyaslanmaktan rahatsız olmuştu. Öyle ki hırslı yanı neredeyse Karga da kimmiş lan diyip şarkı söylemeye başlamasına neden olacaktı.
''O zaman Lo-'' Chanyeol'un çığlık açıp Yerim'in ağzını kapatması ve kızı kendine çekip sarılması Baekhyun'u bir şeylerden şüphelenmesine sevk etmemiş,çocuğun yakın olmadığı bir insan var mı acaba diye düşünmeye itmişti.
''Abi şurada yeni yıla girmemize 20 dk kalmış cidden birisi şarkı mı söylemeli,hem de Chanyeol?'' Junmyeon son noktayı koyarken,ki durumu da kurtarmıştı,herkes 20 dakika kaldığını öğrenir öğrenmez içeceklerini tazelemeye çekilmişti. Baekhyun tenhalığı fırsat bilip bahçe kapısından dışarı çıktı.Hava soğuktu ama soğuğu dert etmezdi. İlerideki bahçe bankına oturup temiz havayı içine çekti.
''Hyung.'' Derin sesin sahibi Chanyeol'du. ''Selam.''
''Selam.'' Sesi kendinden beklemediği kadar kırgın çıkmıştı. Nedeni belliydi,gelmesi için zorlayan oydu ama geldiğinden beri yüzüne bile bakmamıştı.
''Soğuk değil mi?'' Kafasını iki yana salladı. ''Soğuğu severim.''
''Ben nefret ederim.'' Soğuktan hemen kızaran burnunu görünce güldü Baekhyun. Çocuk 1.90 dı ama o sert görünüşünün altında başka biri vardı. Baekhyun onu çocuksu bulmuyordu,bazen bir çocuğa göre fazla derin bakıyordu insanlara, hatta bazen beylik laflar ediyordu.
''Bu gece ben de senden nefret ediyorum haberin olsun.''
Chanyeol gözlerini büyütüp ona döndü. Böyle bir şey duymayı beklemiyordu.
''Bakma öyle. İnsan davet ettiği misafire böyle mi davranır?'' Baekhyun hiç olmadığı kadar düşüncelerinde açıktı şu an.
''Hyung..'' Devam etmeyip burnunu çektiğinde Baekhyun gülümsedi.
''Sana bir yılbaşı hediyesi aldım,şey..daha doğrusu yaptım. ''
''Ciddi misin?''
Chanyeol akşamdan beri cebinde sakladığı paketi çıkardı. Baekhyun soğuktan mı yoksa heyecandan mı titrediğini bilmiyordu. Özenle yapılmış paketi açıp içinden çıkana baktı.
Bir kar küresi.
İçeriden sesler geliyordu.
10!
9!
8!
7!
Üzerine yamuk bir el yazısıyla yazılmış şeye baktı.
5!
4!
Break Your Box
3!
2!
1!
''Mutlu Seneler!''
2024 dedi Baekhyun,güzel bir yıl ol.
2024
bize iyi davran len!! neyse iyi geceler güzellikler.yine 3 kişi falan okuyo kitabı,öpüyorum sizi muaah
YOU ARE READING
First Listener Problems (Problems Texting Serisi-4)
Short StoryBaekhyun Instagram'da gördüğü reklam üzerine,Spotify'da müzik dinlerken aynı anda o şarkıyı dinleyenlerle eşleştiren uygulama Makromusic'i telefonuna yüklemişti. Gel gelelim son zamanlarda tekrara aldığı,yalnızca 4201 dinlenmesi olan amatör bir şark...
