"Özür dilerim. Aptallık edip, önyargılı davrandım." Ege bunu dediğinde şaşırmıştım. Açıkçası şu anda Ege'nin özür dilemesini beklemiyordum.

"Eg-" Dediğimde sözümü kesti ve devam etti konuşmaya.

"Senin de Aylin gibi olacağını düşündüm, benimle dalga geçiceğini düşündüm. Ve beni sevmemenden korktum. Ama sen hiç ona benzemiyorsun. Tekrardan özür dilerim, keşke hiç karışmamış olsaydınız, keşke en başından beri benim ablam sen olsaydın." Ege bunları dediğinde benimde gözlerimden yaşlar akmaya başladı.

Ege kafasını göğsümden kaldırıp bana baktı ve ellerini kaldırıp gözyaşlarımı sildi.

"Beni affedebilir misin abla?"

Abla.

Bana abla dedi.

Ege'nin dediğine gülümsedim ve yanağını öptüm.

"Sen az önce bana abla mı dedin? "

"Demeyeyim mi?"

"De! Herzaman de." Bunu dediğimde güldü ve kafasını boynuma gömdü.

Hani süründürecektin?

Aaa kim demiş onu? Hem demişsem bile o amip beyinliler için demişimdir.

"Tamam yeter artık, yarın okul var uyumamız gerekiyor."

"Benimle birlikte uyusan olmaz mı?" Demişti masum bir şekilde.

Ama bu velet böyle yaparsa ben dayanamam erirdim.

Gülüp kafamı olumlu bir şekilde salladım.

Ege mutlulukla yorganın içine girdiğinde bende yanına uzandım.

Uzandıktan hemen sonra bir şey oldu.

Bu hormonlu velet benden uzun olduğu için beni kollarının arasına alıp kendi göğsüne yasladı kafamı.

Şimdi birşey derdimde neysse.

***

"Şu velete bak, kıza ahtapot gibi sarılmış." Yanlış anlamadıysam amip beyinli Kuzey söylemişti bunu.

"Şşhh konuşmayın, uyandırıcaksınız." Dedi Melek hanım.

"Anne yeter, sabahtan beri fotoğraf çekiyorsun." Bunu Nemrut suratlı söylemişti.

"Anne yeter, ablamı uyandırıcaksınız."

"Abla mı?" Dediler hep birlikte.

"Sen bu kıza ablamı dedin Ege." Kuzey bunu dediğinde artık dayanamadım ve çaktırmadan yanımdaki yastığı aldım ve bir an da Kuzey'e fırlattım.

"Tam on ikiden!" Hafif bağırarak söylemişti bunu Ege.

"Ablan star bebeğim." Yanağından makas alarak konuştuğumda gülmüştü.

"Tamam. Yeter bu kadar çocuklar. Deniz, Ege hadi okula geç kalıcaksınız." Melek hanım bunu dediğinde bütün morelim bozulmuştu.

Herkes odadan çıktığında ben de Ege'nin göğsünden kalktım. Ben yataktan kaltıktan sonra Ege'de kalmış ve yanağımdan öpüp odasındaki banyoya girmişti. Ben de odadan çıkıp asansöre bindim ve kat numarasına bastım.

Asansör durunca direkt koşar adımlarla odama girdim ve hazırlanmaya başladım. Önce banyoya girip işlerimi hallettim ve hemen sonrada kıyafet odasına girdim.

Melek hanım dün okul formasını getirmişti buraya. O yüzden okul formamı giyip, masanın yanındaki çantamıda alıp aşağı inmeye başladım.

ARIN DENİZ (Gerçek ailem) Where stories live. Discover now