3. BÖLÜM : BIÇAK

43 11 4
                                    


Herkese iyi okumalar! Oy vermeyi unutmayın!








Bir hikaye böylece son bulmuştu. Başlamadan bitmek neymiş işte
O zaman öğrendi
İnsanoğlu;
Kendi kibri yüzünden
Bir hikayeye muhtaç oldu
O hikayenin son sayfalarıydı bunlar
Biten, aslında yeniden başlayan

Sevilmek ne demek diye sorarsan
Bir gün ;
İste o zaman ahım ulaşsın sana
Yeryüzünde bir kalbi sevgiye layık görmek
Sihirbazların yapabileceği bir şeydir aslında
Benim kalbimde sen varken
Sihirbazlara gerek var mıdır sence

3. BÖLÜM: BIÇAK

İki yıl. Sadece bana iki yıl önce bunları yaşayacağımı söyleseydiniz, size ağız dolusu kahkaha bahsederdim. Dalga geçer, komik bir senaryo olduğunu bile ima ederdim.

Lakin bunların hepsi gerçekti. Yaşanan, inanan, gülen, ağlayan. Hepsi birer birer gerçekti. Kendimi bu dipsiz kuyudan su çekerken bulmak beni o kuyunun dibine atmıştı aslında. Onun beni sevdiğine inanmak ise o kuyunun dibine sinmemi sağlardı sadece.

Aslında sevdiğim insanın bana yalan söylemesi, aldatmasıyla eş değerdi belkide. Tek fark yalan söylerken ruhumu, aldatırken bedenime ihanetti etmesiydi.

İki seneki ben, bunlar için öngörülemez bir ümitsizliğe doğru gider, ve ordan sağ çıkamazdım. Çünkü  o kadar büyük bir sevgi vardıki içimde onu nereye koyacağımı, kime emanet edeceğimi bilemezdim. Tahmin edemezdim.

Kalbimin yara alması alışılır bir durumdu, yaraydı bu.  kanayan, kabuk tutan, yara bandı tutmayan. İlk kez seni seviyorum dediğim kişi, kalbimin sahibi olduğu kadar katiliydi.

Kalp davasındayız  suçun birini öldürmek, sen ise suçlu.
Müebbet ise az kalır kalbimin yanında. Senin kalbin hala atarken, benimki ölümün kıyısında. Bir bıçak gerekirdi kan akıtmaya, senin ise bıçağın sözlerin aslında. Şimdi karşıma geçmiş susuyorsun, bir aslanın kükrediği gibi kedinin patilerinin arasındaki tırnaklarını çıkardığı gibi kuşanman lazımdı değil mi? Sen ise susuyorsun. Gözlerime bakiyorsun. Gözlerinden ne anlatmak istendiğini ne yazık ki anlayamıyorum. Sen gözlerinle bile yalan söylüyorsun.

Çıkıp gitmek istiyorum o partiden sen ise uzanıp kolumu tutuyorsun gitme demek ister gibi. İnanıyorum sana eskisi gibi sen ise gidiyorsun.

Bana gitme demedin hiç bir zaman ben öyle anlamak istedim. Bunu biliyorum, inan bana gerçekten bunu biliyorum, biliyordum.
Huylu huyundan vazgeçmez misali inanmak, güvenmek istedim yalnızca. haklısın güven olmaz sana. Bana güvenerek hayatının hatasını yapıyorsun dediğini, yalnızca hatırla.

Sahte bir aşka imza atmıştık biz. Sahte aşk mı olur ? Dediğim dün gibi aklımda olurmuş. Buna inanmak yalnızca ölüm kokan bir gecede seni düşlerken geldi aklıma. Parti sabahı beni tanımamazlıktan gelen sana! Senin kahpeliğin kanında. Oysa çok mutluydun değil mi öyle söylemiştin, özlemiştin beni, dudaklarından çıkan yalanların bir kaç tanesi yalnızca.

Sabah uyandığımda beni terk ettiğini hatırla gece gelmem için yalvardığında, beni değil, tenimi istediğin için cağırdığını , idrak etmem senin kollarındayken olmuştu yalnızca.

BIÇAK VE YARABANDI Where stories live. Discover now