Nuevo Destino ~ Pedri González

0.2

"uyan artık raika..."

sesin sahibi pedro gonzalez'di,tam karşımda kolumdan dürtükleyerek beni uyandırmaya çalışıyordu

elinde telefonum olduğunu farkettiğimde ellerimle gözlerimi ovuşturup elindeki telefonumu aldım ve yattığım yerde biraz doğruldum

"valverde arıyor,sanırım jude ile..." dediğinde telefonumun son aramalarına girip baktım

jude'u aradıktan sonra bir sürü arama gelmişti telefonuma,camavinga'dan,vinicius'tan,toni kroos'tan,valverde'den,ama jude'dan bir arama yoktu

en son arayan valverde olduğu için onu arayıp telefonu kulağıma yaklaştırdım

"nerdesin sen raika?"

"sevgilim misin federico,beni sevgilim umursamıyor" diyip başımı eğdiğimde tekrar moralim bozulmuştu,zaten bozuktu ama bu durum git gide artıyor gibiydi

"jude burda,yanımda,ama senle konuşacak kadar ayık değil" dediğinde karşımdaki pedri'ye bakarak göz devirmiştim,ona devirmediğimi biliyordu

"beni saatlerce orda bekletirkende içiyor muydu?" dediğimde valverde'nin sesi bir süre çıkmamıştı

"ben kapatıyorum federico,bana ulaşmak isterse arayabilir,ayıkken..." diyip telefonu kapattığımda elimdeki telefonu sımsıkı tuttum,bir yerlere fırlatmamak için zor duruyordum

"ne kadar ilginç bir ilişki" dediğinde karşımdaki pedri'ye baktım,onu ilgilendirmiyordu ilişkim

"başarı odaklı insanların anlayabileceği bir şey bu yaptığı hırs,sen anlamazsın" diyip koltuktan kalktığımda masanın üstündeki çantamı koluma taktım

"evine getirdiğin için sağol pedri,madrid'e geldiğinde ödeşiriz..." diyip kapıya yöneldim ve ayakkabılarımı giymeye çalışırken arkadan "gerek yok,jude hırsından beni evinde zehirler falan,ondan daha iyi olduğumu kaldıramaz belki..." dediğinde son kez pedri'ye bakıp gülümsedim ve evinden çıktım

daha fazla orda kalmamda mantık yoktu,açıkcası barcelona'dan ne zaman giderdim bilmiyorum bile,şimdi,akşam,yarın

🇪🇸

"jude'u biliyorsun..."

"lanet olsun,biliyorum,çok iyi biliyorum,ama her mağlubiyetinde tek onun üzülmesi yetmiyormuş gibi benide üzüp kırıyor,çok oluyor artık bu,anla beni vini..." dediğimde vinicius mahcupça başını eğmişti

jude ile olan bu sorunları zaten en iyi real madrid oyuncuları bilirdi,en çokta vini ve valverde...

"valverde ileymiş..."

"biliyorum" dediğimde vini zar zor başını kaldırıp bana bakmıştı "jude çok hırslı,bu takıma gelmesi onu dahada kariyerine odaklanmasını sağladı,o biraz sadece dozunu kaçırıyor..." demişti,dozunu mu kaçırmak,biraz mı?

"ben ne yapacağımı bilmiyorum..." diyip ellerimle yüzümü kapattığımda vinicius yavaşça yanıma gelip kollarını bedenime sımsıkı sarmıştı

"jude seni çok seviyor raika..." demişti vini',bunu biliyordum,bende onu çok seviyordum ama böyle yaparak beni ve herkesi kendinden uzaklaştırıyordu

🇪🇸

vinicius ile jude'un kaldığı otele gitmiştik,ona her zamanki gibi kırgındım

vini otele girmeden önce kolumdan tutup beni durdurmuştu ve ellerini omuzlarıma koyduğunda beni tam karşısına almıştı

"ne hissediyorsan ve düşünüyorsan haklısın raika,ama..."

"biliyorum vini',o böyle..." diyip başımı eğdiğimde vinicius ellerini omuzlarımdan çekmişti,bir buçuk yıllık sevgilimi bana mı anlatıyordu