Final

2.6K 54 32
                                    

5 yıl sonra
Aynada kendisine bakan kadın uzun siyah paltosunuda omuzlarına attı ve işte şimdi tam olmuştu.

Bugün onun için çok önemli bir gündü

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Bugün onun için çok önemli bir gündü. Yıllardır hayalini kurduğu o çocuk kliniğinin açılışı vardı. Bu klinik uzun zamandır istediği bir şeydi. En önemliside kliniği sayesinde ihtiyaçı olan çocuklara daha rahat uğraşacaktı. Kendi odasından çıkıp Denizin odasına gitti. Kızı hazırdı bile oda annesi gibi tercihi siyahtan yana yapmıştı.

Büyümüştü Deniz

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Büyümüştü Deniz. 10 yaşındaydı ama yaşadıkları onu olgun bir kız yapmıştı. Yaşına göre fazlasıyla anlayışlı ve dikkatliydi. Annesinin odaya girmesiyle ayağa kalktı.
"Annecim çok güzel olmuşsun" dedi hayranlıkla, kızının alnına bir öpücük konduran Arzu
"Sende çok güzelsin bebeğim" dedi aynı hayranlıkla. Anne kız bir birlerine resmen aşıktılar. El ele tutup aşağı indiler. 2 katlı ve kocaman bahçesi olan evlerinden çıkıp arabaya bindiler ve yola koyurdular.
"Anne her kes ordamı olacak?" Diye sordu Deniz
"Evet kızım her kes orda olacak. Hatta bazıları bizden önce gitmiş bile" dedi. Vardıklarında tamda Arzunun tahmin ettiği gibi Elif ve Selim burdaydı. Yanlarına gittiler.
"Ev sahibi olarak bu kadar geciktiğim için özür dilerim" dedi ve arkadaşlarına sarıldı.
"Gecikmedin canım biz erkenden geldik yardıma ihtiyaç olursa diye" dedi Selim önce Arzuya sarıldı sonra Denizi kucağına alıp ölmeye başladı
"Yaaa amca ben 10 yaşına geldim hala her gördüğünde kucağına mı alacaksın" dedi sitemle.
"Allah Allah sen 20 yaşında gelsen 30 yaşına gelsen ben seni her gördüğümde böyle seveceğim küçük hanım hiç şikayet etme boşuna beni kandıramazsın" dedi gülerek.  Zaman ilerlerdikçe her kes tek tek gelmeye başladı. Arzunun anne babası, eski çalışma arkadaşları, Barış ve Meliste gelmişti. O an bir araba durdu kapısı açıldığında içinden Onur ve oğlu Efe çıktı. Efe koşarak annesine sarıldı.
"Oğlum hoşgeldin" dedi Onuru es geçerek.  Onursa artık alışmıştı bu duruma o yüzden ses etmedi.
"Hoşbulduk. Arzu teyze hayırlı olsun" dedi
"Teşekkür ederim canım benim" dedi Arzu. Efe her ne kadar öğrendiklerini hazmetmeye çalışsada Elife anne deme konusunda hala tam kendisini hazır hiss etmiyordu. Uzun bir süre anne babasıyla konuşmadı. Annesi sandığı kadın zaten ona pek iyi davranmazdı onun öz annesi olmadığına pek üzülmesede öz annesinin onu istememesi onun için atlatması zordu. Onurun Elife yaptıklarını ona anlatmamıştılar. Çünkü bunu kaldıramazdı ama Onur yinede bütün bu olanların onun suçu olduğunu Elifin suçsuz olduğunu uygun bir dille söylemişti. Ve uzun bir zaman sonra yavaş yavaş annesine ve yeni tanıdığı insanlara alışmaya başlamıştı. Elif ve Onursa inkamsızdan da öteydi. Onur karısından boşanmıştı ve yıllardır Elifin peşinden koşuyordu ama Elif tavrını en başından beri ortaya koymuştu ve asla ona yüz vermiyordu. Tabi birde Selim vardı gördüğü ilk günden beri Eliften hoşlanan Selim Elifin yaşadığı travmayı öğrendikten sonra ona zaman tanıdı ama duygularından emin olan adam her ne kadar niyetinde ciddi olsada bunu Elife söylemeye henüz cesaret edemiyordu.
Arzu gelen misafirlerle ilgilenirken kendisine taraf gelen adamla duraksadı.
"Hayırlı olsun Arzu" dedi Cihan bey bütün samimiyetiyle
"Teşekkür ederim Cihan bey"
"Sonunda hayalin gerçekleşti. Çok güzel bir yer umarım hedeflediğin yere kadar gidersin"
"Umarım. Aslında tam olarak hedeflediğim yerdeyim ama benim hedefler bitmez. Yine bir şeyler bulurum kendime" dedi gülerek.
Deniz koşarak dedesinin yanına geldi
"Dede seni çok özledim" dedi ona sarılarak
"Canım benim" dedi ve derince kokladı torununu ona sarılırken gözleri dolmuştu. Onları izleyen Arzuda duygulanmıştı. Cihan bey hem dinç ve yaşına göre fazlasıyla genç görünümlü bir adamdı ama yaşadıkları onu yaşlandırmıştı.
"Bugün geldim gelir gelmezde seni görmeye geldim. Çok özlemişim seni" dedi.
"Aslan nasıl?" Diye sordu bu sefer Deniz
" iyi Aslanda çok iyi biliyor musun oda geldi"
"Gerçekten mi?" Dedi Deniz gözleri büyüyerek
"Evet ve oda seni çok özlemiş ama yarın geri dönecek. Gitmeden önce istersen tabi annende izin verilse sizi akşam yemeğe davet etmek istiyorum hem Aslanı görürsün hemde ben sana doyamadım" dedi torununu bir kez daha öperek. Annesine beklentiyle baktı Deniz
"Tabi çok mutlu oluruz. Hem bende Aslanı görmek istiyorum" dedi.
"Harika o zaman ben gideyim şimdi akşam görüşürüz" dedi onlarla vedalaşıp gitti. Artık yavaş yavaş misafirler gitmeye başlamıştı. Arzuda işleriyle uğraşıyordu. Denizse Efeyle birlikte oturmuş bir şeyler konuşuyordu daha doğrusu Efe konuşuyordu ama Denizin aklı başka yerdeydi sanki. Bu durumu fark eden Arzu onlara yaklaştı.
"Ne yapıyorsunuz bakayım" dedi
"Denizin neşesini yerine getirmeye çalıyorum Arzu teyze"
"Bitanem ne oldu?"
"Yok bir şey anne iyiyim" desede bu yalandı tabi, Efenin yanlarından ayrılmasıyla kızının ellerini tuttu
"Hadi anneciğim anlat bana noldu?" Dedi samimiyetle
"Ben... ben babamı özledim" dedi gözleri dolarak. Onun sözleriyle Arzu duraksadı. Gözlerini sımsıkı kapattı. Açtığında kızının gözünden düşen bir damla yaş sanki onun kalbine bir ateş gibi düştü.
"Yanına gitmek ister misin?" Diye sordu. Kafasını salladı Deniz.
"Hadi o zaman gidelim" dedi ve kızının elinden tutup dışarı çıktı. 
"Arzu nereye?" Diye sordu Elif
"Geliyoruz şimdi" arkadaşının sesinden iyi olmadığını anlayan Elif
"Bir şey mi oldu?" Diye sordu
"Yok 2 saate döneriz" dedi ve arabaya bindi. Yol boyu ikiside konuşmadı. Vardıklarında Arzu kızının elinden tuttu ve mezarlar arasından Ateşin adının yazıldığı mezarın başında durdular. Ateş o gün üzerine sıkılan kurşunlarla birlikte o tepeden düşmüştü. Tam Meleğin düştüğü yerden düşüp ölmüştü. Müdahale etmeye bile varmamıştılar. Olduğu yerde ölmüştü. Yusuf ve Ayşe hapise girerken Ateş arkasında çok fazla enkaz bırakmıştı. Ölümü medyadada büyük yankı uyandırmıştı. Günlerce haber kanalları bu olayı konuşuyordu böyle bir durumda çocuklardanda fazla saklayamadılar tabi.
Deniz annesinin elini bıraktı.  Mezarın kenarına oturdu ve eliyle toprağına dokundu. Çok özlüyordu babasını çünkü onunla çok az vakit geçirmişti. Doyamamıştı babasına. Kızını izleyen Arzu en çok bu yüzden suçluyordu kendisini. Kızı onun yüzünden babasına bu kadar hasretti ona göre.
"Seni çok özledim baba, seninle 1 yıl bile birlikte olamadık ama benim kalbimde bir ömür boyu sürecek kadar büyük bir sevgi bıraktın bana. Kokunu hala hatırlıyorum biliyor musun? Yüzünü, gülüşünü, sesini... asla unutmayacağım bunları. Seni çok seviyorum" dedi ve ayağa kalktı. Kızının ağlayan yüzüne bakan Arzu
"Bebeğim" deyip sarıldı kızına.
"Bir daha onu asla göremeyeceğim"
"Özür dilerim annecim"..

Gözümden Düşdüğün An Where stories live. Discover now