fiveteen ~ pray to God [final]

13 1 4
                                    

Chisa'dan

"Sana geldim yine, birkaç gün önceki gibi. Ama bu sefer toprağın altındasın. Sesimi duyuyor musun bilmiyorum. Belki de hissedebiliyorsundur, kalbimdeki acıyı."

Akan gözyaşlarıma, titreyen sesime engel olamadım. Canım yanıyordu, geçeceğini de sanmıyordum. Elimi hala nemli olan toprağa batırıp bir avuç aldım. Birkaç taş ve toprak parçası arkadaşımı esir almıştı. İki gün önce biri bunların olacağını söylese asla inanmazdım ama her şey tüm gerçekliğiyle önüme sunulmuştu, en acı şekilde.

"Her şey için pişman olduğumu söylesem ne değişir bilmiyorum. Çok üzgünüm, sana yaptığım tüm haksızlıklar için. Yaşadığın ve yaşattığım tüm acılar için özür dilerim. Seni görmediğim için... Hayır en çok da bunun için üzgünüm. Seni görmezden geldiğim için..."

Derin bir nefes almaya çalıştım ama yine ciğerlerim kapasitesini doldurmuş gibi sızlamaya başladı.

"Farkındaydım. Sana her seferinde 'en yakın dostum, can yoldaşım' deme sebebim, her şeyi bildiğim içindi. En çok acı veren de bu, biliyor musun? Ben senin hislerinin farkında olduğumu belirtseydim belki de şu an burada olmayacaktın."

Toprak bulaşan ellerimle gözyaşlarımın ıslattığı yanaklarımı silip devam ettim.

"Ama yapamazdım. Ben bir kez bu yoldan geçtim, olmayacağını bile bile seni de buna sürükleyemezdim. Şimdi daha mı iyi oldu diyorsundur. Biliyorum olmadı, her şey çok daha kötü hale geldi, olabileceği en boktan hale ve tüm bu olanların sorumlusu da benim. Ölmeyi en çok hakeden benim."

Cebimden çıkardığım şeyi toprak yığınının baş köşesine yerleştirdim. Bu küçük bir tokaydı.

"Saçlarını ördüğüm zaman hep bu tokaları takmamı isterdin hatırlıyorsundur. Bir gün sana kaybettiğimi söylemiştim ama yalandı. Bana seni hatırlatması için sakladım onu, senden bir parçaydı o benim için. Şimdi tekrar o güzel saçlarını örüp bu tokayı takabilsem keşke."

Son kez toprağı sıvazlayıp ayağa kalktım.

"Tekrar ve tekrar, sonsuza kadar özür dilerim senden. Eğer senin kadar cesaretli olsaydım kendimi bu dünyadan silerdim inan bana. Ama yapamıyorum. Ben burada bedenim ruhumdan ayrılmış gibi yaşarken umarım sen orada mutlu olursun. Tanrıya seni cennetine kabulü için dua edeceğim sevgilim."

Dudaklarımdan çıkan son kelime hıçkırıklarla ağlamama neden olurken artık dayanamamıştım. Koşarak mezarlığın kapısına ulaştım. Karşıya geçmem gerekiyordu, hiçbir şeyi ya da hiç kimseyi önemsemeden indim yola. Bundan sonra tanrının her an canımı alması için yalvaracaktım. Çünkü ben bunu yapabilecek kadar cesur değildim.

*12.9.23*

🎉 Du hast ꜱᴛʀᴀᴡʙᴇʀʀʏ ᴄᴀᴋᴇ ~ ᴄʜɪᴊᴜ [chisa & jurin] xɢ fertig gelesen 🎉
ꜱᴛʀᴀᴡʙᴇʀʀʏ ᴄᴀᴋᴇ ~ ᴄʜɪᴊᴜ [chisa & jurin] xɢWo Geschichten leben. Entdecke jetzt