Oy ve yorum atmayı unutmayın ask okuyucularımm iyi okumalarr❤️✨

Oy Sınırı: 30

                            °°°°°°°°°°





Uras ilk karşılık vermiş olsasa hemen ardından birden dudaklarımdan ayrılıp benden uzaklaştı "Sen ciddi misin?" başımı onaylarcasına aşağı yukarı salladığımda yüzünde kocaman bir gülümseme oluştu. Mükemmel bir gülümseme...








Bu sefer Uras ellerini yüzüme yerleştirip beni kendine çekti. Dudaklarımız özlemle birbiriyle buluştu bedenlerimiz dudaklarımızdaki tutkuyla birleştiğinde Urasın elleri kalçama inmişti ve beni yavaşça masaya doğru geri geri götürürken aynı zamanda kendine çekiyordu. Benim ellerim Urasın omuzlarındaydı ve kalçam masaya çarptığı an artık nefesim tükenmişti. Urasın yüzünü yüzümden uzaklaştırıp başımı omzuna yasladım nefesimi düzenlemeye çalışırken Uras hâlâ gülüyordu "Bugün o kadar kötü bir gündü ki tahmin bile edemezsin. Ama sen, tek bir cümlenle her şeyi düzelttin. Seni çok seviyorum." son cümlesini fısıldayarak söylediğinde hâlâ garip hissediyordum bu sözleri Uras Karakayadan duymak çok garipti









"Uras yemek yemezsek ölücem açlıktan." Uras yeniden güldü "Bende aynı durumdayım." bende güldüğümde birbirimizden uzaklaştık ve sandalyelerimize oturduk. Yemekleri de masaya dizdiğimizde aile yemeğimiz hazırdı. Hiç konuşmadan yemeği yerken Uras benden çok daha önce bitirmişti ve beni izliyordu "Bir insan yemek yerken böyle izlenmez sayın Uras Karakaya."




"Bir insan bu kadar güzel olursa her türlü izlenir sayın Lara Karakaya."









Utanarak gülümsedim ve başımı yere eğdim. Uras eliyle çenemi tuttu ve ona bakmamı sağladı bu sırada sandalyesi ile birlikte bana yaklaşmıştı "Lara. Ne olursa olsun bir daha senden uzak kalmamı isteme benden olur mu? Senden şirkette olduğum süre içinde uzak kalmak bile bana çok zor gelirken günlerce uzağında olmak dayanılmaz bir durum. Sana yalvarıyorum Lara Karakaya. Yalvarırım bir daha beni sensiz bırakma."









Buruk bir gülümsemeyle Urasın boynuna sarıldım o da belime sarıldığında şuan çok huzurluyduk. İkimizde birbirimizde huzur bulmuş ve rahatlamıştık. "Eve mi gitsek artık?" Uras boynuma birkaç dudak darbesi bırakıp konuştu ve yeniden buseleri boynuma kondurmaya devam etti. "Senin işin yok muydu?" fısıldayarak sorduğum soruya Uras aynı şekil fısıldayarak cevap verdi. Boynuma dökülen sıcak nefesi gıdıklanmamı sağlıyordu
"İşimden çok daha önemli bir kadın var ve ben şuan o kadına olan özlemimi sonlandırmak istiyorum."










"Gidelim o zaman." dediğimde Uras boynuma son bir buse bırakıp ayağa kalktı elini bana uzattığında elinden tutup bende ayağa kalktım. Uras elimi tutarak kapıya yürüdüğünde onu durdurdum "Masayı toplasaydık."
"Ben güvenliğe söylerim toplar boşver." başımla onayladım. Uras arkamızdan bizi kovalayan varmış gibi koşar adımlarla ilerliyordu. Özlemiş seni tabi koşar adımlarla ilerler








Arabada ikimizde hiç konuşmuyorken Uras sessizliği bozdu "Biraz aksiyon ister misin?" yüzümü buruşturup Urasa baktım "Nasıl bir aksiyon?" diye sorduğumda Uras sırıtıp arabayı birden sağa kırdı. Araba giderek hızlanırken Uras bir sağ şeride bir sol şeride geçerek arabaların arasından geçiyordu. "Yavaş!" diye uyardığımda küçük bir kahkaha attı "Sen kocana güven ve anın tadını çıkar karıcım." ona baktığımda gayet ciddi olduğunu gördüm bu seferde ben gülmeye başladığımda Urasın da hoşuna gitmişti ki o da kıkırdadı
"Çıkaralım bakalım keyfini."









MirasWhere stories live. Discover now