Miras

17

Sinirim en üst seviyeye çıkmıştı sırf her şey mahvolmasın diye bu kadar uzun süredir sabrediyordum ama bu fazla olmuştu, artık gemileri yakma vakti gelmişti

"Uras ya doğru düzgün bir açıklama yaparsın ya da bu evden gidersin"
"Ya da vazgeçtim direkt gidiyorsun!"
"Hadi yanındaki kadınları da al yürü git bu evden!"

Uras anında değişen yüz ifadesi ve çatık kaşlarıyla kolumu tutup sıktı "Sen kimin evinden kimi kovuyorsun?" kolumu geri çekip Uras'ı itekledim normalde kıpırdamazdı ama sarhoş olduğu için geriye doğru gitmişti. Kapının kulpunu tutup sinsice gülümsedim ardından ilk iki kadına sonra Uras'ın gözlerinin içine baktım ve yeniden ciddileştim

"Uras Karakaya'nın evinden Uras Karakaya'yı kovuyorum var mı?"
"Evet bencede diceğin bir şey yok adi alçak pislik herif"
"Şimdi al şu kadınları ve yol al"

Uras kapıyı kapatıcağımı anlayıp kapıya yürüdüğü an kapıyı kapattım tam kapattığım an kapıya vurulmaya başlandı ve dışarıdan Uras'ın bağırışları geldi "Lara aç şu kapıyı" "Seni öldürmemi istemiyorsan aç" Uras'ın bu tehditkar bağırışları devam ederken yatak odasına çıktım gardıropu açıp kıyafetleri yere fırlattım ve işte, kıyafetlerin arkasında bir silah vardı eve ilk geldiğimizde Uras'ın oraya sakladığını görmüştüm. Silahı alıp mermi dolu mu diye baktım, doluydu

Geri aşağıya indiğimde Uras hala beni öldürmekle tehdit ediyordu o anda kapıyı açtım ve üstüme doğru gelen Uras'ın yüzüne silahı doğrulttum, anında durmuş ve şok olmuştu bunu beklemediği belliydi

"Hadi öldürsene ya"
"Lütfen beni öldürmeyi dene Uras"
"Dene de gör bakalım mermi nasıl kafanın ortasına giriyor"

"Lara bırak onu!"

"Yok ya niye öldür diye mi?"

"Daha silahı bile doğru düzgün tutamıyorsun seni şuanda da öldürürüm"
"Ver şunu bana hadi"

"Aaa yok yanındaki iki kadın vermeyi çok istiyor herhalde sana onlar versin ama başka bir şeyi"

Uras dönüp korkup geriye kaçmış kadınlara baktığı an kapıyı kapattım ve üst üste üç kere kilitledim, tüm camları kilitleyip garaja çıkan kapıyı da kilitledim ve son olarak bahçe kapısını kilitledim böylece Uras'a eve girecek yer bırakmamıştım ama tabiki korkuyordum, sarhoş ve psikopat bir adamın suratına silah doğrultmuştum

Artık gözlerim uykusuzluktan kapanırken yatak odasına çıkıp nolur ne olmaz diye kapının önüne birkaç ağır eşya koydum ve balkon kapısının önüne makyaj masası ile balkondaki sandalyeler ve küçük masayı çektim kapıyı kapatmadan aradan geçip aşağıya baktım Uras'ın arabası hala oradaydı ve arabasına yaslanmış tek başına duruyordu ve sonra bana baktı hafif sırıtıp elini silah şekli gibi orta ve işaret parmağı hariç tüm parmaklarını kapatıp elini bana uzattı ve "piuv" diyerek elini sıkmış gibi hafif oynattı ardından elini dik olarak dudaklarına yaklaştırıp kapatılmamış iki parmağına üfledi ardından bir psikopat gibi gülmeye başladı

Bu garipti, gerçekten garipti. Uras ilk tanıştığımızda da gıcıktı ama bir şeyler olmuştu, Uras değişmişti. Hemde 2 günde. İçeri girip kapıyı yeniden kapatıp kilitledim ve kapının önüne birkaç eşya daha koydum çünkü Uras daha yeni açık açık beni öldüreceğini göstermişti ve bu korkunçtu