Kalp atışlarım zirveye ulaşmışken bunu belli etmemek için dudaklarımı araladım

~Yetinmek zorundasın hatta boynuma sokulup kokumu bile ciğerlerine çekemiceksin

Kafasını boynumdan uzaklaştırıp yüzüme "hadi bakalım" dermişçesine baktı ve içeri doğru yürüdü arkasından kalp atışlarımın dengelenmesini dileyerek gittim içeri girmemle Ada'nın yüzünde oluşan sırıtmayla yanağını kaşıyarak gözleriyle beni ifade etti bu sanırım kızarmışsın anlamına geliyordu çünkü elimi yanağıma götürdüğümde gözlerini "evet" anlamında kapayıp açtı annemde sanki öz evladıymış gibi Uras ile konuşmakla meşguldü

~Uras hoşgeldin yavrum

~Hoşbulduk anne

Uras'ın ağzından çıkan "anne" lafıyla direk kafamı ona çevirdim "anne" sözü ona çok yakışmıştı mal mal sırıtırken daha yeni fark ettiğim şeyle kafamı sallayıp Uras'ın üstünü süzdüm 

Uras'ın ağzından çıkan "anne" lafıyla direk kafamı ona çevirdim "anne" sözü ona çok yakışmıştı mal mal sırıtırken daha yeni fark ettiğim şeyle kafamı sallayıp Uras'ın üstünü süzdüm 

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Bakışlarımı yüzüne çıkardığımda göz göze gelmemizle kafamı masaya çevirdim Uras ilk kıkırdayıp sonra hafif öksürüp, konuştu

~Biz çıkalım artık

Deniz dışında herkes bize "görüşürüz" dedikten sonra evden çıkıp arabaya bindik koltuğa oturur oturmaz olacakları bildiğim için kemerimi bağlayıp arkama yaslandım tahmin ettiğim gibi Uras arabayı abartı bir hızda sürüyordu arabanın sessizliğini bozan telefonumun bildirim sesiyle telefona baktım e tahmin etmesi zor olmasa gerek tabikide mesajı atan kişi Bartu olmuştu

BARTU

<Deniz arabada sana bir şarkı çaldı ve düğününde bu şarkıyı başka türlü duyucaksın dedi hatırlıyor musun?

>O kişinin sen olduğunu tahmin etmiştim

<Evet bendim
<Öyle bir şey olmicak

>Neden

<Kafede olduğu gibi olay çıksın istemiyorum

Cevabımı yazamadan araba aniden durdu sarsıntıyla telefon elimden yere düştü kafamı önümüze çevirdiğimde önümüz boştu Uras'ın bu kadar ani fren yapması için hiçbir açıklaması olamazdı kaşlarımı çatıp Uras'a döndüğümde o da aynı sinirle bana bakıyordu sanki arabayı ben durdurdum

~Uras hayvan mısın birden fren mi yapılır önümüz boşken

Bana cevap vermeden yerdeki telefonumu alıp cebine koydu ve arabayı çalıştırdı

~Uras ver telefonumu
~Uras ver
~Uras versene telefonumu
~Ya öküz ver telefonumu

Bir süre daha ben telefonumu almak için nefesimi boşa harcarken araba hızla giderken limanın önünde aniden durdu ben telefonumu vermesi için konuşmaya devam ederken Uras canımı feci şekilde acıtacak kadar sertlikle kolumdan tutup biraz kendine çekti ve suratıma bağırdı

MirasWhere stories live. Discover now