✨ BÖLÜM 9 ✨

34 18 0
                                    

Eser gittikten sonra su içip diğerlerinin yanına gitmiş ve burnumu tutmadan suya balıklama atlamıştım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Eser gittikten sonra su içip diğerlerinin yanına gitmiş ve burnumu tutmadan suya balıklama atlamıştım.

Zaten burnuma yeterince su girmişti. İki kere Ahmet bir iki kere kendim sayesinde.

Sonuç olarak Ahmet beni ayağımdan çekip suya bir daha sokmuştu ve ikinci kez burnum acımıştı.

Kendim sayesinde olanlarsa ikiden fazlaydıda neyse.
Selim'in üzerine atladığımda burnumu tutacak zaman bulamamıştım ve bugün suya atladığım zaman dilimlerinde suyun uyguladığı kuvvetle burn umdaki elin çıktığıda olmuştu.

Ek olarak şuan sudan çıkarken burnum yanıyordu. Genzime kadar su kaçtığından bir çok kere öksürmüştüm.

Şuansa burnumun kemikli üst kısmını tutarak yüzüyordum.

Gün ilerledikçe girip çıkıp sohbet edip durmuştuk.
Eğlenceli bir bir günlük tatil
Günü geçirmiştik.

Günun sonunda saat altıya varmıştı. Eve gitme kararı alındığında eşyalari toplamıştık ve yemekleri plastik geri dönüşümlük kaplara koyduğumuzdan kapları atmış ve son kalan yemekleri çocukların ağzına tıkmıştık.

Hala yarım kap kurabiye olsada taşınacak çok ş,ey kalmaması garip bir mutluluk veriyordu. Biz taşımasak bile.

Üzerimde havluyla titriyordum. Sudan çıktıktan sonra ayağımda terliklerimizle şoka girip dondurma almak için ilerliyorduk. Her gelişimizin gidişinde dondurma alırdık.

Bulabildiğimiz dondurmayı aldıktan sonra şoktan çıktığımda havanın sıcak olduğunu bile düşünmüştüm.

Kafamı çevirip digerlerine baktığımda tum kızların yüz ifadelerinden üşüdüğünü anladım Selim Özge'nin üstünden havluyu çekip aldı ve kendi havlusunu sırtına koydu.

Aynısını Fatih bana, Ahmet İlayda'ya yapınca her zaman yaptığım gibi gülümsedim.
Fatih "Havlularınız nemli üzerinizde sizi üşütmekten başka bir işe yaramaz" gibi bir açıklama yapmıştı havluyu üzerime koyarken.

Araba görüş alanımıza girdiğinde ön kapışması için hızlıca koştuk İlayda en zayıfımız olarak aradan tüyüp öne geçmeyi başaran isim olmuştu.

Arabayı bu sefer Selim kullanacaktı. Ahmet kullanmak için baskı yapmıştı ama son gidişimizde gidiş gelişi tek başına kendisi hallettiğinden bu sefer izin vermemiştik. Yol uzundu ve Ahmet'te bir insan olarak yolda uyuma hakkına sahip olmalıydı.

Arabanın arkasına geçtiğimde bu sefer ortaya düşmüştüm.
Soldan sırayla Ahmet, Özge, ben, Fatih şeklinde sıralanmıştık.

Bu sefer uyumak yerine telefonumu kurcalamaya başladım, kayalıklarda uyumuştum sonuçta. İlayda'da sadece kayalıklarda uyumuştu fakat oda eline telefonunu aldı.

Ahmet direk cama kafasını dayayıp gözlerini kapattı. Ahmet'in son zamanlarda çok uyuması, sürekli halsiz olması ve çoğu şeye çok çabuk sinirlenmesi gözümden kaçmamıştı.

Kuzey TacıWhere stories live. Discover now