15.

108 7 0
                                    

  Carla perdeyi sonuna kadar açmıştı ve,
Beklediğimden bin kat daha kötü olan yüzünü görmüştüm.

Sarının en güzel tonunu taşıyan saçlarının diplerinde kan vardı. Kurumuş olandan.
Mavi gözleri umudumdu. Ama şimdi umutsuz kalmıştım.  Yüzü sargı bezlerinden görünmüyordu. Kollarında, boynunda, her tarafında yaralar vardı.

Ben farkında olmadan, yanaklarımdan bir sürü yaş  süzülmüştü.

Ben o evden çıkarken annem bana ne demişti?

"Git Bulut! Kardeşini bulmadan eve geri dönme! Keşke kaybolan sen olaydın da bir daha o çirkin yüzünü göremeseydim. O çocuğu bulacaksın ve sağsalim olacak. Duydun mu? Bu bir emirdir."

Üzgünüm anne, seni yüzüstü bıraktım.
Denis iyi durumda değil ve bu kısmen benim suçum.

"Arama yapmak istiyorum."

Titreyen sesimle ancak bu kadarını söyleyebilmiştim.
Arez elimdeki kelepçeleri bırakmadan cebinden tuşlu bir telefon çıkardı.

"Haftada bir arama iznin var."

Elinden telefonu aldım

Bildiğim numarayı girip kulağıma yasladım telefonu.

"Burası RTEC studio. Buyrun kime bakmıştınız?"
"Alexander Jacob's la konuşmak istiyorum."
"Sizi menajerine bağlıyorum efendim."
.
"Buyrun? İsmim Aura, isteğiniz nedir?"
"Alexander  Jacob's la konuşmak istiyorum."
"Kendinizi tanıtır mısınız?"
"Ben, bunu size söyleyemem. Sadece ona kardeşin arıyor diyin lütfen."
"Bay Winter? Siz misiniz?"
"Hayır "
"Üzgünüm bayım ama korkarım yalan söylüyorsunuz. Bay Alex'in tek bir kardeşi var"
"Lütfen, sadece telefonu ona verin."
"Üzgünüm efendim, telefonu kapatın lütfen."
"Sizden rica ediyorum. Tek isteğim onunla konuşmak."
"Üzgünüm ama 'vampir' olduğunuzdan şüpheleniyorum. Neden Bay Alex le konuşmak istiyorsunuz bayım?"
"Bunu size söyleyemem. Rica ediyorum lütfen."
"Üzgünüm bayım. Telefonu kapatıyorum. Birdaha aramayın yoksa polise başvururum."
"METEEE"

Telefon kapanmadan önce, biraz buğulu bir şekilde  birinin "BEKL-" dediğini duymuştum.

Dizlerimin üstüne çöktüm. Kelepçeli ellerimle yüzümü sıvazlayarak oturduğum yerde ne kadar ağladım bilmiyorum.

Carla yanıma eğildi,

"Hey, neden biraz uzanmıyorsun? Denis birazdan uyanır herhalde, uyanmassa onu gerçek bir hastaneye alacaklar. Sen dinlen biraz. Ağlama hem. Göz yaşları cilde zarar verir, yazık olur yüzüne."

Ayağa  kalktım ve hiçbir şey söylemeden Sedyelerden birine uzandım.
Ben onu orda yalnız bırakmasaydım, bunlar ona yinede olacak mıydı?

Kısmen benim hatam dediğim hata, tamamen benim hatamdı aslında değil mi?

Sahi, neden kaçmıştı ki evden?
Evden kaçmasaydı, böyle şeyler hiç başımıza gelir miydi ki?

________________________
;-; ağlıyorm💍

Boş Kafes (bxb)Where stories live. Discover now