~6~

157 18 59
                                    

Bugün Akane'nin yanına gidicektim. Dün yanına gitmediğim için kendimi suçlu hissediyordum.

Yolda giderken aklıma diğer köylerden gelen shinobilerin henüz gitmediği geldi. Bu da bir ay boyunca köyde casuslar olabileceği ve köyün özel konuları hakkında bilgi çalıp bize saldırmayı düşünebilecekleri geldi. Ama umursamadım biraz dikkatli olsam yeterdi. Hokage bu konuda önlem almıştır zaten.

...

Hastaneye gelmiş Akane'nin odasının yerini öğrenmeyi beklerken Misaro'nun bana seslendiğini duydum.

"Jun, bu tarafa."

Ona doğru dönüp "Misaro, sende mi buradaydın?" Diye sordum. Yanıma gelip "Evet, Akane'nin yanına gelmiştim." Diye cevapladı beni.

Ona gülümseyerek "Bende onu görmeye gelmiştim. Dün yanına gelemediğim için kendimi suçlu hissettim de." Demiştim.

Misaro aklına birşey gelmiş gibi hemen "Ah doğru, sen şimdi daha iyi misin?" Diye sordu.

"İyiyim teşekkür ederim." Diye karşılık verdim ona. Misaro ile konuşurken odaya doğru gitmeye başlamıştık bile. İçeri girdiğimizde Akane oturmuş kitap okuyordu.

Sırıtarak "Önemli bir yeri bölmüyorum değil mi?" Dedim ve yatağın yanına gittim. Akane beni gördüğü gibi "Jun, HOŞGELDİN." Dedi ve kitabı Misaro'ya atarak bana sarıldı. Bende ona karşılık vermiştim.

"Hoşbuldum ve geçmiş olsun. İyisin değil mi?" Diye sordum hemen. Akane bana sarılışını ve bağırarak konuşmasını bir kenara bırakmadan "EVET İYİYİM!" Demişti.

Akane anlam veremediğim bir şekilde bağırıyordu ve bana sarıldığı için kulağımı sağır etmeye çalışıyormuş gibi hissetmeme neden oluyordu.

"Akane neden bağırıyorsun?" Diye sorduğumda Akane arkamda duran Misaro'yu işaret ederek "Çünkü bu kız bana çok kızdı ve ona bağırıp, kızacakken sen içeri girdin." Dedi.

Misaro'nun Akane'ye olan bakışları beni bile korkutmaya yetmişti.
"Misaro herşey yolunda mı? Neden Akane'ye kızıyordun?"

Misaro, sessiz kaldığında bunun fırtınadan önceki sessizlik olduğunu anlamıştım. Misaro derin bir nefes alıp "Çünkü, BU GERİZEKALI İLAÇLARINI ALMIYOR!!! YATIP DİNLENMESİ GEREKİRKEN BAŞKA İSLERE BAŞVURUYOR!!!! İKİ DAKİKA ONU YANLIZ BIRAKTIM VE O HASTANEDEN KAÇMAYA ÇALIŞTI!! SENCE KIZMAM ANORMAL Mİ!?" Demişti. Tek nefeste bağırarak söyledikleri sırasında yüz ifadesi korkunç bir hal almıştı.

Akane'ye göz ucu ile baktığımda yüzündeki korku dolu ifadeyi görmemek imkansızdı. Aslında ben de korkmuştum.

Misaro normalde aramızda en ciddi, en agresif, en espiritüel, en korkunç olanımızdı. Onun şimdiki sinirli halini daha öncede görmüştüm ve o zaman sol bileğim kırılmıştı...

Onu sakinleştirmek için ellerimi kaldırıp sallayarak konuşmaya başladım. "Ş-şey M-misaro a-abartma öyle değild-"

Misaro, sözümü kesip "SEN SUS!! SENİDE BİLİYORUZ!! HERŞEYE KENDİ BAŞINA KOŞTUĞUN VE KENDİ SAĞLIĞINI UMURSAMADIĞIN İÇİN SÜREKLİ YARALANIYORSUN BE!!  BUNA BENZER DAHA PEK ÇOK ÖRNEKTE VEREBİLİRİM!!" Demişti.

Misaro sakinleşene kadar büyük uğraşlar sarf etmiştik. Misaro sakinleştikten sonra onlarla daha fazla durmayıp eve doğru yola koyulmuştum.

Aslında eve gitmek yerine antrenman yapmaya gitmeliydim ama canım antrenman yapmak istemiyordu. Şuan için yeterince güçlü olduğumu düşünüyorumdum.

Hataneden çıktıktan sonra eve doğru yol almaya başlamıştım. Bugün Fuji ve Mei göreve gidiceklerdi. O yüzden yanlızdım. Bende yemek için kutu ramen almaya gittim.

Ōtsutsuki Gücünde Uzumaki (Gaara x Jun) Where stories live. Discover now