Başlama tarihi 3 mart 2022
"Sera" tok sesi ile gözlerine baktım.
"Efendim?" titreyen sesim ile yüzümde gezdirdi gözlerini.
"Seni sevebilir miyim?"
(Sera ve Atakanın hikayesidir)
15.05.23 🏅 #romantik
15.05.23 🏅 #eğlence
17.05.23 🏅#mahalle
17.05.23...
Kahvaltıdan sonra ajansta olan işleri halletmiş prova için konser alanına gidiyorduk.
Sera son derece sakin ve mutluydu.
Onun bu sakinliği benide esir almıştı. "Sevgilim?" Dedi bana doğru dönüp.
"Senin iki ismin var dimi?" Hatırlamış olma ihtimalini anımsadım. Olamazdı verdiğim ilaçlar geçmişi silip atıyordu.
"Evet." Dedim şüphe çekmemek için çünkü Sera emin olmadığı bir şeyi sormazdı.
"Kaan ismini kim koydu veya Atakan." Sorduğu soru ile rahatladım. Hiç bir şey hatırlamıyordu.
"Atakanı annem koymuş bir hikayesi yok ama öyle esinlenmiş. Kaan ise." Duraksadım çünkü bana kaan diye ilk Sera seslenmişti.
Bizim evde bana kaan diyen ölüm emrini vermişti babam. Çünkü babama ihanet eden abim koymuştu bu ismi.
Kendisini tanımıyordum onunla ilgili bilgi sahibi bile değildim. Sera diyene kadar böyle bir isme bile sahip olduğumu bilmiyordum.
"Bilmiyorum herhalde akla gelmiş öylesine." Diye geçiştirdim. Anlayışla salladı başını.
Araba durduğunda aynı anda indik. "Çok sıcakmış bugün." Başımla onayladım onu.
"Yeni batarist geliyormuş gruba yazmışlar. Umarım diğeri gibi kafadan kontak değildir. Her notayı unutan adam mı olur." Sözleri beni uzaklara götürecek kadar derindi.
Oysaki kendisi her şeyi unutmuştu.
Sen yaptın.
Zorundaydım.
Sera hala seni seviyorken anlat bence. Çünkü nefret edeceği gerçekleri başkasından duyarsa o silah bu sefer gerçekten patlar.
"Kes sesini" Seranın bana dönmesi ile dışardan konuştuğumu anladım.
"Benim Serocan sanada uğradı galiba." Dedi alayla. Onun Serocan değilde benim atocan uğradı diyebiliriz.
"Senden bulaştı bana da." Dedim muzipçe. Kaşlarını çattı. "Delinin zoruna bak. Gerçekleri söylemesini ben mi istedim." Dedi kaşlarımı çattım.
Tamam sakinim.
"Sera bitsin şu iş seni bir yere götürücem." Heyecanla el çırptı. "Sürprizleri severim." Kahkaha attım.
"Bende seni severim." Söylediğim şey ile utandı. "Sen utana biliyor muydun?" Başını önüne eğdi ve alana ilerledi.
Telefonum çaldı. "Sevgilim sen gir ben cevaplayıp geliyorum." Başını salladı ve gözden kayboldu.
"Efendim."
"Rizeye geldin ve beni görmeden mi gittin." Duyduğum ses ile sinirlerim gerildi.
"Ne var amca." Kısık bir gülüş sundu.
"Amcana saygıda kalmamış." Başımı iki yanıma salladım istemsizce.
"Kendi kızına dünyayı zehir eden birine saygı duymayacağım." Kahkaha sesi geldi hemde bir değil iki tane.
"Kes sesini onun hakkında düşündüğün tek bir şey bile seni öldürmem için bana neden." Ölümü o kadar ağır olacaktı ki.
Hele bir gerçekler tamamı ile ortaya çıksın. "Ne o ailenin katilini koynuna almak gibi bir planın varmış. Bakarsın her şeyi hatırlar ve senide öldürür. Yine sar başa yaparsın. Biri onu senin baş ucunda elinde silahla bulur ve yine benim mükemmel kızım her şeyi unutmuş olur." Duyduğum şeyler hoş olmasada zevk vericiydi.
"Ben kimseye Sera'yı nasıl gördüğümü söylemedim." Dedim sessizlik oluştu.
"Adım adım geliyorsun bana Ertan. Sonunun ölüm olduğunu bildiğin halde." Boynumu kütlettim.
"Bana hiç bir şey yapamazsın. Başı secdeye giden adamın eli kan kokarmı?" Güldüm.
"Ettiğim secde ne seni ilgilendirir ne bir başkasını. Elime bulaşan kanı ise bir beni bir Allah'ı ilgilendirir. Dikkat et nefesim ensende." Telefonu yüzüne kapattım.
"Ulu orta konuştuğun konulara bak ruh hastası abim benim." Dedi Ayla. Göz devirdim.
"Racon diyincede sen he." Burnumdan sesli bir nefes aldım. "Bence sera'ya anlat bu hallerini görse dibi düşer." Göz devirdim.
"Beni görmek isteseydi belki. Ama her şeyi hatırladığı gibi benden utanıyor ve saçma sapan yalanlar ile hayatımdan çıkıyor." Başını salladı.
"Bence her şeyi bilmesi lazım bir gün çocuğunuz olduktan sonra sen yokken her şeyi hatırlayıp yaparsa kendine bunu. Serasız kalmaya razı mısın kucağında bebeğinle." Düşüncesi bile kasvete düşürdü beni.
"Ayla sus güzelim sus." Omuz silkti. "Sonra haklıymışsın diye gelme yine." Haklıydı.
İçeriye girdiğim gibi gelen sesler ile telefonumu çıkarttım. Artık tam vakti idi.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Atrl: Bir ömre bin ömür eden kalbine. 🤍
3948: şaka mı?
3949: evet bir yakışıklı daha kayıp gitti ellerimizden.
9348: ölsem inanmam
3847: sanki ayrılacaktı bunlar öyle gibi şeyler vardı.
3884: adam siz bok attıkça daha çok yapışıyor kıza gerçek aşk bu be
230.466 beğeni 54.757 yorum
****
Muck bebeklerim
Sizi seviyom
Her gün bölüm atan yazar geri döndü iki okuun üfleyin nazar değmesin ajjdjsksk
