FİNAL

23.8K 1K 179
                                    

Safir Tuna'nın evinin önünde durduğumuzda elimden tutup içeriye geçirdi. "Safir, kızacaksın ama, neden geldik buraya?"

"Neden kızayım güzelim? Biraz işimiz var."

Şifreli kutudan anahtarı alıp kapıyı açtı. "Geç bakalım."

Yine içerisi Safir Tuna gibi kokuyordu. Arkamı dönüp ona baktım. "Senin kokun neden her yere yayılıyor?"

Omuz silkip anahtarı partmantoya bıraktı. "Bilmem. Belki evin kokusu üzerime siniyordur." Deyip yatak odasına ilerledi. Ellerimiz beraber olduğu için bende arkasından ilerledim.

Elimi bırakıp gardıropu ittirdiğinde ne yapacağını anladım. Bana gizli diye düşündüğüm kapının hangi odaya açıldığını gösterecekti. Kalbim heyecanla çarptı.

Kapı açığa çıktığında elimi tekrardan tutup parmağımdaki yüzüğü kapının anahtar kısmına yaklaştırdı. "Bununla mı açılıyor?" Diye hayretle sorduğumda sadece başını salladı.

Yüzüğü yuvasına oturttuğunda kapıdan bir 'tık' sesi geldi ve açıldı. İçeriye bir adım attığında beni de arkasından çekti. Işığa dokundu ve oda aydınlandı. Gördüğüm manzarayla gözlerim doldu.

Kardeşinin resimleri ile doluydu duvar. Safir ve Kayra ile olan, annesiyle ve babasıyla olan, hatta arkadaşlarıyla bile olan fotoğrafları vardı. Kenarda bir bebek beşiği, dolap, tek kişilik yatak, oyuncaklar ve takı eşyaları... Her şeyini saklamışlardı. Bebekliğinden ölümüne kadar kullandığı her şey buradaydı.

"Bunlar..." Dedim ama gerisini getiremedim.

"Talya'nın eşyaları." Dedi. "Eğer bir gün kız çocuğumuz olursa beşiği onun için kullanalım." Dolabı açtı. İçinde yine küçük bebek kıyafetleri ve genç kıyafetleri vardı. "Bunları da o giysin. Sonra yine buraya saklarız. Takıları da taksın. Halasından kalan şeyleri kızımız kullansın."

Ağlıyordu. Gözleri dolu doluydu. Sesi de arada boğuklaşıyordu.

Onu kendime çekip sarıldığımda o da bana sarıldı. Elleri belimdeyken omzumda ağlamaya devam etti. Bir süre öyle kaldıktan sonra geri çekilerek burnunu çekti. "İyi ki yanımdasın. İyi ki benim kalbini sevdiğim kadınsın."

"Sen de benim iyikimsin. En mutlu, mutsuz anlarımı paylaştığım, kalbini sevdiğim adamsın."

Bir süre daha orada Talya'nın eşyalarına baktıktan sonra odadan çıktık.

Eğer bir kızımız olursa adını Talya koyacaktım. Hem de Talya'nın eşyalarını kullanacaktı. Halasının anısını yaşatsın istiyordum. Hem Safir Tuna'nın da hoşuna giderdi. Belki kardeşini hatırladığında üzülürdü ama varlığını unutmazdı.

...

Kayra ARSLANOĞLU

Abimle yengem evlenip kendi evlerine çıkınca bu ev de bana kalmıştı. Rahat rahat yaşıyordum. Bu akşam için de Mirel'i yemeğe çağırmıştım.

Onunla geleceği düşünüp düşünmemek hakkında bu gün konusacaktım. Ben ciddi düşünmek istiyordum. Ama bir yandan da erken diye düşünüyordum.

Mumları da yaktığımda masa hazırdı. Yemeği kendim hazırlamıştım. Romantik bir akşam yemeği için baya çabalamıştım umarım boşa gitmezdi.

Kapı çaldığında heyecanla koşarak kapıya vardım. Üstümü başımı düzeltip saçımı da geriye doğru yatırdım. Kapıyı açtığımda karşımda kırmızı, dizlerinde biten, uzun kollu elbiseyle karşımda Mirel duruyordu. O kadar tatlı ve albenili duruyordu ki kendimi ona çekilmekten alıkoyamıyordum.

"Hoşgeldin." Dedim o melül melül bana bakarken. Çok tatlı duruyor ve ısırmak istemiştim bir anda.

"Hoşbuldum."

"Geçsene." Deyip kenarı çekildim.

İçeriye girip ayağındaki beyaz topukluyu çıkardı. Ayağına terlik verip içeriye girdim. Arkamdan salona geldi. Sandalyeyi çekip, "buyrun hanımefendi." Dedim.

Masaya şaşkınlıkla bakmayı bırakıp, "teşekkürler beyefendi." Deyip sandalyeye oturdu. Beyaz çantasını sandalyenin başına takip bana döndü. Bende karşısındaki sandalyeyi çekip oturdum.

"Afiyet olsun." Dedim başlaması için.

"Sen mi yaptın hepsini?"

"Hm hım," dedim başımı sallayarak.

"Ellerine sağlık."

Yemeğe başladığımızda, "abin Simay'ı gerçekten çok seviyor. Bazı anlarına şahit oldum da." Dedi. "Tanışma hikayeleri de oldukça komik bu arada."

"Nasıl?" Dedim bilmediğim için. Sormak da hiç aklıma gelmemişti aslında.

"Aa sen bilmiyor muydun?" Diye sordu şaşkınca. "Simay'ın evinin yanında bina yapılıyordu. Simay da uykusuna oldukça düşkün bir insandır. Uyandırırsan dünyayı başına yıkar. Bu inşaatın sesi de Simay'ı uyandırmış. Simay da gitmiş inşaatı basmış milletten zorla patronun numarasını almış. Sonra da işte yazınca konuşmaya başlamışlar."

"Gerçekten böyle bir şey beklememiştim."

"Garipler işte. Bulmuşlar birbirlerini." Desi gülerek.

"Biz de bulduk bence."

Kıkırdadı. Tatlılığına gülümsedim bende. "Bence de."

"Bu arada sana bir şey sormak istiyorum."

"Sor tabii."

"Ben seninle ciddi düşünmek istiyorum. Seninle ilgili hayaller kurmak istiyorum. Eğer he dersen düşüneceğim. Reddedeceksen boşuna umut bağlamak istemiyorum."

Bana şaşkınca bakan kıza baktım. Cevabını merak ediyordum. "Bu bir teklif değil öyle düşünme. Böyle kuru kuru teklif yapılmaz. Bu tamamen düşünceni öğrenmek istememe bağlı."

"Anladım." Diye mırıldandı. "Aslında ben de hayal ediyorum bazen. İleride olsak nasıl oluruz diye. Bence bende istiyorum ama hemen değil."

"Yes be!" Diye sessizce sevindiğimde güldü. Galiba sessizce sevinmemiştim.

"O zaman geleceğimize." Deyip elimdeki kadehi ona doğru kaldırdım.

Mirel de kadehini kaldırdı bana doğru. "Geleceğimize"

𖥸𖥸

Şimdi ben size bir daha bir sonraki bölümde görüşürüz diyemeyecek miyim???

Gerçekten bana güzel bir aile oldunuz. Hepinizi çok sevdim ayrı ayrı değer verdim. Siz de beni sevmişsinizdir umarım.♥️🫂

Ucu açık bitti diyenler olursa, böyle bitmesi daha iyiydi. Eğer biraz daha uzatırsam sizi sıkardı. 'ne zaman evlenecekler? Artık çocukları olsun, çok uzatma...' diye sürekli bu şekilde mesajlar alıyordum. 

Özel bölüm konusuna gelince de üç ya da iki Özel bölüm gelecek. Fikir vermek isterseniz buraya yazın ki bende bölümde fikirlerinizi kullanabileyim. (Bölümü fikirlerini kullandıklarımın adına ithaf edeceğim.)

Eğer sormak istediğiniz bir şey varsa buraya yazabilirsiniz.

Bu defa özel bölümde görüşmek üzere.😻

DELİ GELİYORUM DEMEZ!! °Yarı Texting°Where stories live. Discover now