6.

78.7K 3.3K 481
                                    

Bu soğukta dışarıya çıkan kafamı kırmak istiyordum. Ne işim vardı bu soğukta AVM köşelerinde. Keşke sıcak yatağıma gitseydim. 

Ofisten çıkınca biraz dolanmak için AVM'ye gelmiştim. Esra ve Mirel'e haber verdiğimde onlar da gelmek istedi. Bende oturmuş salep içerek onları bekliyordum.

AVM'nin üçüncü katındaydım. Yürüyen merdivenden gelen kızları görünce el sallayıp burada olduğumu belli ettim. Beni fark edince direk bu tarafa yöneldiler. Yanıma geldiklerinde karşıma geçip oturdu ikiside.

"Az daha gelmeseydiniz keşke." Dedim sinirle.

"Napalım kızım. Anca gelebildik." Dedi Esra.

"Tabi o kadar süslenirseniz olacağı o."

Mirel, "hadi gidelim ne alacağız bakalım." Dedi. Onlar kalkarken ben yanımdaki kutunun içine salepin ücretini koydum.

Beraber mağazalara doğru gittiğimizde yine her zamanki gibi Mirel kıyafetlere yapışmış ve iki saat boyunca bize kıyafet beğendirmeye çalışmıştı. Esra makyaj malzemelerine koşarken ben kitaplara gitmiştim. Hepimizin farklı zevkleri vardı.

Ben kitap alırken diğerleri de istediklerini almış ve biraz daha gezip AVM den çıkmıştık. Kızları bana davet etmiştim. İkiside kabul edince ben arabamla Mirel Esra ile geldiği için onun arabasıyla bana geçtik.

Geldiğimiz gibi ceketleri çantaları çıkarıp atmıştık koltuklara. Esra'nın telefonu çaldığında bize, "geliyorum bir dakika." Dedi ve mutfağa geçti.

"Kesin yine sevgiliyle konuşuyor." Dedi Mirel.

"Bizim yok konuşamıyoruz. Bırakta olan konuşsun."

Dışarıdan hiç durmayan inşaat sesi hepimizi rahatsız ediyordu. Bitseydi de kurtulsaydık.

Esra 10 dakika sonra geldiğinde Mirel, "1 dakika dedin 10 dakika geçti be." Dedi.

Esra Mirel'e yandan bir bakış attı. "Ne istiyorsun sen benden ya?"

"Sevgilin olunca bizi unutma diye yapıyorum." Mirel ters yapıyordu. Belki kıskanıyordu bilmiyorum.

"Sen kıskanıyor musun beni?" Diye sordu yarı sinirli yarı alaylı bir sesle.

"Tabi kıskanıyorum kızım. Biz sapken senin neden sevgilin var?" Mirel'in sitemli sesi gülmeme sebep oldu. Cidden kıskanıyordu deli kız.

"Ya manyak mısın kızım sen?! Sana kaç kere çocuk buldum, ayarlayayım mı diye sordum. Her seferinde reddeden sen değil misin?" Ardından bana baktı. "Öyle değil mi Simay. Hep istemiyorum diyor sonra da bana patlıyor. "

"Tamam kızlar. Sakin olun." 

Esra'nın sevgilisi Baysoy Yapı konsept'in sahibi Sertuğ Baysoy'du. Birbirlerini babaları sayesinde tanımışlar. Sertuğ'un babası da, Esra'nın babası gibi mimarmış.

Esra sevgilisiyle olan olaylarından anlatırken dışardan daha şiddetli gelen inşaat sesiyle lafını yarıda kesti. "Ya bu ses ne kızım?! Nasıl dayanıyorsun sen buna?"

Sinirle konuşan Esra'ya döndüm. "Dayanamıyorum ki! Geçen gittim bastım inşaatı. Bağırdım biraz. Adamları çıldırttım, onlar da beni çıldırttı. En sonunda dayanamayıp patronlarının numarasını verdiler."

Mirel şaşkınlıkla yaslandığı koltuktan dikeldi. "Sakın bana aradım deme!" Dedi.

"Aramadım ama mesaj attım."

İkisi de aynı anda, "NE?" Diye bağırdı şaşkınlıkla.

"Ne bağırıyorsunuz be?"

Esra bağdaş kurdu oturduğu koltukta. "Kızım sen manyak mısın? Ne dedin peki? 'inşaatın sesini kes yoksa kafana yıkarım' mı?" Beni taklit ederek konuşması beni sinir etmişti.

"Hayır. Ya inşaatı durdur ya da gelip başına yıkayım dedim."

Mirel avuç içini başına vurdu sertçe. "Kızım sen harbi manyaksın."

"Ne yapsaydım? Ben günlerdir o ses yüzünden uyuyamıyorum. Lan saat sabahın 5'i bunlar çalışıyor. Abi o saatte ne işiniz var?"

"Ekmek parası." Dedi Mirel. Böyle konularda yumuşak karşılayan olurdu hep. Esra en asi, ben en deli, Mirel ise en duygusalımızdı.

Esra merakla konuşmaya devam etti. "Ee ne yazdın? O ne dedi?"

"İnşaatı durdurmasını, aksi taktirde başına yıkacağımı falan söyledim. İlk başta beni pek önemsemedi ama sonra bana yeni bir eve taşınmam için para teklif etti."

"Oha nasıl yani? Ne kadar verdi?" Mirel şaşkın şaşkın bakıyordu bana.

"Yeni eve taşınabileceğimi, ama ona yazmamam şartıyla kabul edebileceğimi söyledi. Ben de kabul etmedim. Benim evim Güzel, işyerime yakın. Ne gerek var?"

"Kızım sen harbi harbi süzme salaksın." Esra olsa aynalı sazan gibi atlardı ama.

"Ne var Esra? Ben sen miyim?"

"Ben olsan biraz aklın olurdu kızım."

"Ya kesin bir tartışmayı. Ben adamın nasıl biri olduğunu merak ettim. Acaba kaç yaşında, yakışıklı mı?" Mirel'den başka ne beklenirdi ki?

"Ne bileyim kızım sormadım."

Esra kalkıp balkondan inşaat alanına baktı. "OHA!"

Mirel ve ben panikle Esra'nın yanına koştuk. "Ne oldu?"

"Kılıç harfiyat mı yazıyor orada?" Kepçenin üzerine yazılan yazıdan bahsediyordu. "Evet?" Dedim sorarcasına.

"Sertuğ'un babasının ortağı  vardı. Onun harfiyatı bu ve Arslanoğlu holdinge bağlı. İnşallah düşündüğüm şey değildir."

Mirel ve ben hala anlamazca bakarken Esra bize baktı. Anlamsız bakışlarımı görünce, "Simay. GİDİPTE SAFIR TUNA ARSLANOĞLU'NA MI YAZDIN LAN?!

𖥸𖥸

DELİ GELİYORUM DEMEZ!! °Yarı Texting°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin