Araştırma ve Makaleler 3

Hz. Hızır Aramızda Yaşıyor

Birçok insanın karşılaşmak istediği o
esrarengiz zaât en zor zamanlarda
Allah'ın izniyle birçok insana yardım
eden insanların karşısına farklı kılıklarda çıkan gizemli ilimlere vakıf o kişi.

Akıllarda sorular var kimdir bu zaât?Hala hayatta mıdır? onunla nasıl karşılaşabilirim? Benim sıkıntılarım için nasıl yardıma gelir? Peki karşılaşsam onu nasıl tanırım?

Gelin Hz  Hızır'ın sırlar dolu hayatını beraber inceleyelim.

Hızır Aleyhisselam Hz. Musa
aleyhisselam döneminde yaşayan kendisine ilahi bilgi ve hikmet öğretilen kişidir. Hızır Aleyhisselam ledün ilmine hakimdir. Yani Allah tarafından kendisine rahmet ve ilim bahşedilmiştir. Peki nedir bu
ledün ilmi Allahu Teala kur'an-ı
Kerim'de ledünni ilmin varlığından
bahsederken Hızır hakkında şöyle buyurur;

"Derken kullarımızdan bir kul buldular ki biz ona katımızdan bir rahmet vermiş kendisine tarafımızdan bir ilim öğretmiştik".

Ledün ilmi Allah'ın dilediği kullarına
özel olarak vermiş olduğu ilmi ifade
eder. Yani olayların arkasında yer alan sırları ve bununla birlikte gizli
bilgileri bilme yeteneğidir. Okuyarak
veya eğitim alarak ledün ilmine
ulaşılamaz gizlidir yalnızca Allah'ın
izniyle ulaşılır. Peki bu ilme sahip olan Hz. Hızır'ı görenler o ilimden faydalananlar var mı? Aslında tarih boyunca birçok Allah dostu Hz. Hızırla görüştüklerini haber verirler.

Mesela İbrahim Bin Ethem Hazretleri yazılarında sahrada Hızır'ı gördüğünü onun uyarısıyla züht yani tasavvuf yoluna girdiğini ve kendisinden İsm-i Azam-ı öğrendiğini anlatır.

Bayadi Bestami Hazretlerinin Hızır'la birlikte yürüdüğü Ahmet Yesevi'nin babası Şeyh İbrahim'in on bin müridiyle birlikte Hızır'a arkadaş olduğu söylenir.

Bunun gibi birçok muteber insanın
onlarca hatırasında Hızır'a dair bilgiler vardır. Peki Hz. Hızır hala hayatta mıdır? Hayattaysa bu nasıl mümkün olabilir?

Bediüzzaman Said Nursi hazretleri bu soruyu hayatın farklı tabakalarının
olduğunu anlatarak cevaplar Hz. Hızır'ın ise ikinci hayat tabakasında bulunduğunu belirtir.

Hayat tabakalarını anlamak için
şehitleri düşünebiliriz. Şehitlerin hayat tabakası normal ölen insanlar gibi değildir. Şehitler ölü sayılmayıp farklı bir hayat tarzı onlar için geçerlidir. işte Bediüzzaman Hazretleri bunun gibi 5 farklı Hayat tabakasının olduğundan bahseder.

Hz. Hızır'ınsa ikinci hayat
tabakasında bulunduğunu söyleyerek bu tabakada daha serbest bir hayat tarzının olduğunu bir vakitte birçok yerlerde bulunabileceğini Kur'an'da ise bize Hızırdan ders alan bir zattan ve büyük bir buluşmadan bahsedilir.

Büyük peygamberlerden olan Hz. Musa aleyhisselamla Hızır'ın buluşmasından Hz. Musa aleyhisselam ve Hz. Hızır'ın yolculuğu ilim öğrenmeye sabrın önemi olayların ardındaki sırrı bilme gibi birçok konuda bize örnek olan bir kıssadır.

Bir gün Hz. Musa aleyhisselam vaaz
ederken ona kendisinden daha hikmet ve ilim sahibi kimsenin olup olmadığı sorulur.

Hz. Musa aleyhisselam hayır yoktur diye cevap verince de cenab-ı hak bir vahiy ile Hızır'ın kendisinden daha âlim olduğunu bildirir. Bunun üzerine Hz. Musa aleyhisselam hizmetinde bulunan genç bir delikanlıyla Hz. Hızır'ı bulmak üzere uzun bir yolculuğa çıkar ikisi iki denizin birleştiği yere ulaşınca yolculukta yemek için aldıkları
balıklarını unuturlar ve balık bir
delikten kayıp denizi boylar.
Hz. Musa aleyhisselam oradan bir süre uzaklaştıktan sonra yemek için
delikanlıdan balığı çıkarmasını ister ve balığın denize dalıp kaybolduğunu fark ederler Hz. Musa'nın Hızır'ı bulmasının alameti bu balığın kaybolması olduğundan derhal oraya geri dönüp orada Hızır aleyhisselamı bulurlar ve büyük buluşma gerçekleşir.