Skinner Kutusu ve Zihin Kontrolü

13 2 1
                                    

Dünyayı yönetenlerin çok iyi bildikleri ve kullandıkları iki ilim vardır: psikoloji ve sosyoloji! Sizlere Davranışçı psikoloji ekolünün önde gelen temsilcilerinden Skinner'in ünlü kutusundan söz edeceğim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Dünyayı yönetenlerin çok iyi bildikleri ve kullandıkları iki ilim vardır: psikoloji ve sosyoloji! Sizlere Davranışçı psikoloji ekolünün önde gelen temsilcilerinden Skinner'in ünlü kutusundan söz edeceğim. Skinner kuramını bu kutuyla yaptığı deneyler üzerine dayandırılmış ve dünyada büyük kabul görmüştür. Skinner'in kuramı şu önermeye dayalıdır:

Organizmanın davranış değişikliği (öğrenme) kendi davranışlarının sonucuna bağlıdır! Yani siz bir davranış sergilediğinizde onun size geri dönüşüne göre bir davranışı yapmayı veya yapmamayı öğrenirsiniz! İşte öğrenme denen şey böylelikle gerçekleşmiş olur. Şimdi gelelim Skinner kutusuna:

Kutunun içerisine uzun süre aç bırakılmış bir fare bırakılıyor. Burası önemli zira organizmanın davranışlarını istenilen istikamette yönelendirmek için fizyolojik ihtiyaçlar bakımından yoksunluk işin püf noktası itici gücün kaynağı! Karanlık kutunun içine bırakılan fare açlıktan perişan olmuş halde karanlıktan kurtulmak ve karnını doyurabilecek bir şeyler bulma umuduyla sağı solu yokluyor. O da ne? Bir manivelaya denk geliyor. Tesadüfen denk geldiği bu alete basınca yiyecek geliyor. İşte sihirli davranış manivelaya basma!!! Fare deli gibi manivelaya asılıyor, çünkü karnını doyuracak sihirli davranışı öğrenmiştir!

Ancak bu davranış içerde aralıklarla yanan sarı ışığa denk gelince yiyecek yerine alttan elektrik şokunu yiyor! Bir süre sonra elektrik şoku yiye yiye trafoya girmiş kediye dönen farenin aklı başına gelmiştir ve pedala basma davranışının ışığa denk gelmemesi gerektiğini de öğrenir. Böylelikle bizim çilekeş gariban fare epey bir hırpalanmış olsa da pedala ne zaman basıp basmayacağını, ortamın kanunlarına göre karnını nasıl doyuracağını öğrenmiş oluyor! Şimdi can alıcı soruyu soruyorum: organizmanın bir davranışı öğrenmesini belirleyen kendi davranışları mıdır yoksa içinde bulunduğu kutunun sahibi midir?

Hepimiz kutunun içindeyiz! Herkese geçmiş olsun!! Aynen bu fare gibi davranışlarımızı kontrol ediyorlar! Önce insanların ihtiyaç alanlarını kontrol ediyorlar sonra da sizi uygun kıvama, yani istenilen davranışı yapmaya istekli hale getirmek için aynen bu fare gibi ihtiyaçlarınızdan mahrum bırakıyorlar. Nasıl olsa tüm musluklar onların elinde. Gıda mı? Hemen kıtlık manipülasyonu başlatıyorlar? Petrol mu? Hemen vanaları kısıyorlar! Bir kesimi yoksulluğa mahkum edip sizi onlarla korkutuyorlar! Elde etmek için her şeyinizi ortaya koyacağınız güzel hayatları gözünüze sokuyorlar!

Dünyayı elde etmek için böbreklerinizi satacağınız ürünlerle dolduruyorlar! İhtiyaç olmayan şeyleri en elzem ihtiyaçlarmış gibi zihninize kodluyorlar! Yani dünyayı önce Skinner'in kutusuna çeviriyorlar sonra siz de tıpkı o fare gibi içinde bulunduğunuz hayattan çıkmak veya içinde olmak istediğiniz hayat için deli gibi çırpınmaya başlıyorsunuz. Sonrasında içinizden istedikleri profilden insanları ve davranışları seçip onları ödüllendiriyorlar! Ondan sonrasında ise sosyal öğrenme yani "model alma" yoluyla öğrenme dediğimiz süreç başlıyor! Saçmalayarak fenomen olan ve paraya boğulan insanların türemesi ve onlara özenen insanların hayatlarını dahi tehlikeye atarak akla ziyan saçmalıklar peşinde koşmasının izahı bu! İşte sizi tıpkı o fare gibi terbiye ediyorlar!!!

İşin sırrı ışık ve manivelada değil işin sırrı kutunun sahibi kim olduğu! Labirent ölümcül koşu filmini mutlaka izleyin!!! 

Yazar:
Ali Çiğdem

26 Eylül 2022 Pazartesi

Araştırma ve Makaleler 3Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin