Selam canım gençler ve genç kalanlar bu hafta bölümü erken yayınlamaya çalışacağım. Çünkü bu platformda çok fazla genç var. Ve hafta sonu yks sınavı olduğu için bölümü hafta sonuna bırakmak istemedim. Söylemek istediğim bazı şeyler ve dileklerim var.
Öncelikle gençleri çok seven destekleyen ve önemli gören biri olarak hayat yolunda attığınız bu adımda hedefleriniz uğruna sarf ettiğiniz emekleriniz için sizi tebrik ediyorum. Umarım çabalarınızın karşılığını alacağınız, kolaylıkla, başarıyla geçen bir sınav olur. Heyecanlanmayın demiyorum demekle olmuyor. Ama şunu unutmayın sizler çok değerlisiniz hiçbir sınav sonucu bunun ölçütü olamaz. Tıkandığınız yerde derin nefes alın ve devam edin. Sonuçlar ne olursa olsun umutla geleceğe yürümekten ve hayallerinizden vazgeçmeyin. Sınava giren herkese başarılar diliyorum, sorular hep bildiğiniz yerlerden gelsin ve şansınız bol olsun. Dualarım iyi dileklerim sizlerle. Haydi bakalım sınavı hallettikten sonra görüşürüz bol keyifli okumalar dilerim.
******
Eğer kirli bir ırmağı içine alıyorsan, bozulmadan kalabilmek için deniz olmalısn.
Dostoyevski
Ben yerde Çınar'ın üstüne düşmüş vaziyetteyken Kartal bey ve abimi bize öfke ile bakarken görünce resmen donup kalmıştım. Bir yandan Çınar beni öldürecek gibi bakıyordu diğer yandan bizden hesap soran bir adet Kartal ve Egemen vardı. Şimdi ne yapsam ne söylesem olmayacaktı. Acaba bana ne ceza verirlerdi? Alt tarafı kazara üstüne düştüm desem ne olurdu ki, tam da öyle olmamış mıydı? Ben de haklıydım ama Çınar'dan intikam almasa mıydım? Saniyeler içinde beynimden geçen düşünceler zihnimde cirit atarken bu kadar öfke dolu bakış arasında kalmışken şimdi ben ne demeliydim acaba? Çok mantıklı olmalıydım? Yok yok bu olayda mantık işe yaramazdı şımarık kız çocuğu tavrı belki işe yarayabilirdi? Ya da mağdur edebiyatı mı yapsam derken Çınar sevgili abisine bakıp " Abi hoşgeldiniz, biz şey..." diye kem küm yaparken bana bakıp dişlerinin arasından "Kızım hala üstümdesin kalksana üzerimden. "diye fısıldayarak bağırdı. Evet evet fısıldayarak bağırmak diye bir şey olduğunu şu anda keşfetmiştim. Dişleri sıkarken aynı zamanda alev fışkıran gözler ve vurgulanarak söylenen kelimeler tam da olarak buydu işte fısıldayarak bağırmak... Bana ne kadar kızgın olduğunu biliyor ve korkuyordum. Korktuğum çok fazla kişi vardı şu anda. Ben de onun kulağına doğru eğilerek. " Ya ne diycez şimdi. Lütfen mantıklı bir şey bul. Beni zor durumda bırakma valla ben de seni zor duruma düşürürüm. " Çınar ise hin bir şekilde gözlerini kıstı. " Elime düştün çekirge. "
Abim dayanamayıp yanımıza hışımla geldi " Açıklamanı çok merak ediyorum ufaklık. " diyerek beni belimden tutup kaldırdı ve yere bıraktı. Ben ise şımarık bir şekilde ona sarıldım. "Abicim iyi ki geldin çok sıkılmıştım. " Çınar da ayağa kalktı ve Kartal'a doğru yürüdü. " Abi senin bu kızın laftan anlamıyor. Tutturdu ben eve gideceğim annemi özledim diye. Sabah bir kalktım ki kaçmaya çalışıyor onu yakalayayım derken ayağım kaydı. Kaçmasın diye koluna yapışınca ikimiz de düştük. "
Kartal bana bakıyordu. " Elya gerçekten doğrumu, kaçmaya mı çalışıyorsun kızım? Sen böyle bir sorumsuzluğu nasıl yaparsın? "
Ona öfkelenmiştim. Bana değil de Çınar'a güveniyor, ona inanıyordu. Hani beni özlemiştin Kartal bey, hani ömrün bana hasret geçmişti diye dşünmekten kendimi alıkoyamıyordum.
BẠN ĐANG ĐỌC
İLLÜZYON- Yeni Hayatım
Teen FictionSıradan yaşamını sürdürmekte olan Elya bir gün içinde iki kez kaçırıldığında sıradan hayatının aslında bir illüzyondan ibaret olduğunu öğrenir. Gerçekler Elya'yı zorladığı kadar ona bunu yaşatanları da zorlayacak, o günden sonra hayat gerçek sih...
