9; yine üzülen sensin

1.5K 233 147
                                    

oy vermeyip yorum yapmayanlar sınavdan kalıyormuş diye duydum✍🏻

•••

Oturduğum makyaj masasında, aynadaki ağlamaklı görüntümü izliyordum. Dolu gözler, ısırmaktan kızarmış dudaklar ve asık suratımla beraber tam bir fiyaskoydum.

Tek başımaydım. Kilitlediğim odanın dışından bana söylenen cümleleri görmezden geliyor, öylece makyaj masasında oturmaya devam ediyordum. Öğlen 3-4 civarıydı ve Taehyung'un annesinin tuttuğu kuaförler sabahtan beri buradaydı. Kapının dışındakileri sinirlendirdiğimin bilincindeydim. Öyle ki, makyajımın çoktan bitmesi gerekiyordu fakat başlamalarına izin vermemiştim. Duş almamıştım, kıyafetlerim ve aksesuarlarım hazır değildi, saçlarım karmakarışıktı ve asık suratım ne kadar mutsuz olduğumu bağırıyordu.

Sabah Taehyung'la ettiğimiz kavga, bugüne olan tüm heyecanımı yok etmişti.

Her şey normaldi. Erkenden kendi kendime uyanmıştım ve kahvaltıya inmiştim. Herkes kahvaltı masasındaydı ve davetli listesini konuşuyorlardı. Ben de aralarına katılıp listeyi incelerken, listenin en sonundaki isme takılıp kalmıştım. Yanlışlıkla davet edildiğini düşünmüştüm fakat gerçeklik ortadaydı.

Çünkü sevgili eşim Kim Taehyung, eski nişanlısı Jang Wonyoung'u bizzat kendisinin davet ettiğini rahatlıkla söylemişti.

Sakin kalmaya ve direkt kavga çıkarmamaya gerçekten çalışmıştım. Ben sorgulamaya, o da açıklamaya başlamıştı. Fakat bana verdiği cevaplar öyle keyfiydi ki, git gide sinirleniyor, asabileşiyordum. Sonra ise birden kavgaya tutuşmuştuk ve birbirimize kalp kırıcı ağır cümleler kurarken düşünmemiştik bile.

Öyle ki, Taehyung'un ailesi bile büyük bir şokla izlemişti bizi.

Şimdi ise buradaydım ve Taehyung'un hangi cehennemde olduğunu bilmiyordum. Umrumda da değildi. Sinirlerim çok bozuktu ve akşam kutlamaya gitmek bile istemiyordum.

Sandalyeden kalkıp odanın ortasında durdum ve ne yapacağımı bilemezcesine boş boş etrafımı izledim. Bana kalırsa yatağıma girip tüm sinirimi atana kadar ağlar ve sonrasında uyurdum ama kapımı durmadan çalıp duran kişilerin beni rahat bırakmayacağını biliyordum.

Ellerimle yüzümü ovuştururken, Jimin'in, "Jungkook!" diye seslenişini duydum. Anında kapıya doğru yaklaşırken, "Jimin?" diye mırıldandım umutla. Şu an en çok arkadaşlarıma ihtiyacım vardı. "Biziz bebeğim. Aç kapıyı hadi, söz sadece üçümüz olacağız."

Kapının kilidini açıp kulpu indirdim ve kapıyı hafifçe araladım. En önde duran Jimin ve Yoongi içeri girerken, diğerlerine göz attım. Taehyung'un annesi, birkaç hizmetli ve koruma duruyordu.

"Jungkook çok geç kaldık! Artık seni hazırlamaya başlasınlar." dedi Taehyung'un annesi çatık kaşlarıyla.

"Bayan Kim, lütfen bize biraz zaman verin. Jungkook kendini iyi hissettiğinde, size izin verecektir zaten." dedi Yoongi arkamdan.

Taehyung'un annesi sinirle başını salladı. "Hiç planladığım gibi ilerlemiyor. Sadece üç saatimiz kaldı ve ikisi de hazır değil!"

Söylene söylene merdivenlere yöneldiğinde, kapıyı kapatıp kilitledim ve yatağımıza kurulmuş olan arkadaşlarımın arasına oturdum.

"Bayan Kim olayı anlattı bize. Öncelikle söylemeliyim ki, Taehyung'tan nefret etmek için bir nedenim daha oluştu." dedi Yoongi.

Dudaklarımı büzerek ona baktım. "Evde mi o?"

"Değil. Kavganızdan sonra çıkıp gitmiş o da. Telefonları da açmıyormuş."

Gözlerimi devirerek yatağa uzandım ve tavanı izlemeye başladım. "Eski nişanlısını nasıl davet eder anlamıyorum. Bir de tepki göstermeme sinirlendi. Sanki normal karşılayacaktım, aptal."

Vernem Nidahen | TaekookWhere stories live. Discover now