Koşulsuz İtaat

10.Bölüm

Chastityden kurtulup kendimi rahatlattım. Dilber Hanım'ın geleceği yok gibiydi. O yüzden tekrardan penisimi kafeslemedim. Elbiseleri giyip bir güzel uykuya geçtim. Rahatlamanın verdiği etkiyle mışıl mışıl uyumuşum.

Sabah erkenden gözümü açtım. Yapı gereği 5 6 saatlik uyku bana yetiyordu. Gece 1 gibi yatmıştım ama sabahın 7'sinde uyandım. Herhangi bir kapı sesi duymadığım için sahibemin gelmediğini anladım. Daha kuralları doğru düzgün belirleyememiştik zaten. Tuvalete gittim. Tuvaletimi yaptıktan sonra içimden duş almak geldi. Madem bir süreliğine serbestim sabah sabah mala vurdum ve anal temizliğimi yaptım. Kontrolü elden bırakmamak lazımdı. Dilber Hanım'ın anı anına tutmuyordu, uzun süre annemdi, oradan biliyorum.

Evde boş boş gezindim bir süre. Ekmek kalmamıştı muhtemelen. Saat 8i geçerken yanıma bir miktar para aldım ve anahtarı kaparak evden çıktım. Eski annem eve gelmemişti ve rahatsız edilmeyi sevmezdi. O yüzden kurcalamadım. Apartmanın giriş kapısını açtım ve tam kapatacakken gene Asya'ya denk geldim. Kapıyı elimle tuttum. Siyah adidas taytı, pembe cropları ve beyaz nike ayakkabılarıyla koşar adım yakınıma geldi. Fit, güzel bir vücuda sahipti. Minyon oluşu onu daha da çekici kılıyordu.

A"Çook teşekkür ederim. İyice kapıcım gibi oldun sen de. Teşekkürler ayrıca günaydıın."

Tebessüm ettim.

"Günaydın. Estağfurullah, ne demek. Her sabah spor diyorsun yani."

Enerjik bir halde cevapladı.

A"Öyle. Sağlıklı kalmak spordan geçiyor. Ayrıca güzel bir fizik için de önemli. Sen spor sevmez misin?"

Burun kıvırdım.

"Pek sayılmaz. Sabahın köründe kalkarım hep ama kendimi o evin dışına atmak zor geliyor."

Anladım der gibi kafasını salladı.

A"Yani, spor önemli ya. En azından sabah koşusu yapmaya bakmalısın. Ben spor dediysem sabahları bir koşu, yürüyüş yapıyorum. Öyle delisi değilim."

"Belki denerim. Teşekkürler tavsiye için, ben seni  tutmayayım. Buyurun."

Kapıyı sonuna kadar açtım ve elimle buyur ettim. Kıkırdadı.

A"Teşekkürler beyefendi."

Cilveli bir halde kapıdan geçti. Gözlerim ayakkabılarına takılmıştı. Muhtemelen 36 numara falandı. Kafamı salladım kendine gel dercesine. Ezik bir tiple ne işi olurdu. Kaldı ki beni, bu köle halimle kimse kabul etmezdi. Öbür türlü de ben düzgün hissetmezdim. Bir koşu gidip ekmeğimi aldım ve eve geçtim.

Yemeği yerken bir şeyler seyrettim. Boş boş evin içinde gezindim, oyunlar oynadım. Bir ara annemin ayakkabılarına göz attım ve koklayıp sarhoş ettim kendimi. Bu süre zarfında ne bir mesaj ne de bir arama geldi. Heyecanlıydım. Bu işin üzerine düşmeye başlamıştık. Bir sahibe kaybedip yenisini elde etmiştim. Heyecanım çok yüksekti. İtaat etme duygum zirvedeydi.

Birkaç saat daha geçti ve saat 18.00 ı buldu. Ümidi tam keserken bir mesaj belirdi. Yazan annemdi, artık ismini değiştirmiştim. Kraliçem olarak güncellemiştim. Akşam 20.00 gibi evde olurum, sert bir kahve yap köpekçik, yazmıştı. Emredersiniz yazıp yolladım. Gelmesine yakın bir vakte kadar boş boş televizyon seyrettim.

Kahve yapma vakti gelince direkt mutfağa yöneldim ve bildiğim kadarıyla bir kahve yaptım. Bu işlerde ustalaşıyorum diyebilirdim. Çok geçmeden kapı çaldı. Askılıktaki tasmayı aldım. Hevesliydim, bunu saklamaya gerek yoktu. Önce kapının deliğine bakıp emin oldum ve daha sonrasında kapıyı açtım. Hafifçe sallanıyordu, gene çakırkeyif olduğu belliydi.