1 | Çalım

11.1K 555 190
                                    

Selam!! Çok heyecanlıyım, ithaf ettiğim arkadaşlarım kendilerini biliyor. Bol bol yorum yaparsanız sizi yerim, biz bizeyiz hadi!!

Ayrıca, İyi ki doğdun Bigem! Senin dilemediğin dilekleri ben senin için diledim bile.

Ayrıca, İyi ki doğdun Bigem! Senin dilemediğin dilekleri ben senin için diledim bile

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


1.

"İnan yine seni seçerdim bütün şehir karşımda dursa."

-Bigem Akyol.

Bugün, 6 Eylül 2022 Perşembe. Yani benim 20. doğum günüm.

Ben küçükken doğum günlerim ya okulun açıldığı güne denk gelirdi ya da okulun açılmasına çok az kaldığı için ben deli gibi stresli olurdum. Bu yüzden yıllarca doğum günümden nefret ettim ve içten içe bir yaz ayında doğmuş olmayı istedim.

Bu durumu ne zaman aştığımı hatırlamıyorum ama hayatımın bir evresinde mumları üflemeyi sevmeye başladım. Çünkü o gün dilediğim dileklerin gerçek olacağına inanıyordum ve bu benim için doğum günlerimi kutlamaya değer kılıyordu.

Sonra yıllar içinde klasik şeyler yaşandı. Ben hayal kırıklığıyla tanıştım, her dileğin kabul olamayacağını fark ettim ve doğum günlerimle arama tekrar mesafe koydum.

Zaten doğum günü kutlamalarımın tümü ailemle ve tek arkadaşım olan üst komşumla kestiğim pastalardan ibaret olduğu için, kendimi bugüne kadar doğum günümü kutlamış sayabilir miyim bilmiyorum. Ama bugün çok uzun zaman sonra dilek dilemek istiyorum çünkü ilk defa şükredeceğim çok şey olduğunu biliyorum.

Bu senenin geçtiğimiz yıllardan en büyük farkı üniversite sayesinde değişen hayatım ve edindiğim arkadaşlarım. Bütün hayatım boyunca çevremde bir arkadaştan fazlası olmadığından ve onunla da hiç aynı okulda okumadığımızdan hayatımda ilk defa, son üç yıldır bir arkadaş ortamına sahibim.

Hiçbir zaman çevresi kalabalık tiplerden olmadım, öyle olmayı bırak okulda düzgün iletişim kurabildiğim kişi sayısı bile çok azdı. Sanırım ilkokuldan beri yaşıtlarımın yaptığı şeyleri yapmaktan keyif almıyordum.

Kimsenin okuma alışkanlığı yokken ben sıramın üstüne kalın kalın kitaplar koyar onları okurdum. Onlar teneffüste bahçeye çıkar oyun oynarlardı ve beni çağırmazlardı, ben de inat eder çağırılmadığım yere gitmezdim. Bu yüzden gitsem oyuna alırlar mıydı hiç öğrenemedim ve okuduğum kitaplardaki gibi dostluklar kuracağım günleri bekledim.

Yalnız bir çocuk olduğum için keyif aldığım ne varsa sıkı sıkı ona sarılmaya çalışıyordum. Başka bir çarem de yoktu doğrusu.

Üçlü SavunmaWhere stories live. Discover now