Takip

7.7K 498 86
                                    

Necati ER

"Serseri bu göbüşü nerde yaptın sen?"

Elime aldığımda kafasını döndürüp göbeğini gizledi. Başından öpüp koluma sardım. Gözleri maviş.

Gözlerimi annesine çevirdiğimde yeşilliğin içine uzanmış, gözleri kapalıydı. Kulakları dik duruyor. Asilliğe bak. Anne asilliği var kedide. Bir kere elimi çizdi ama anlaştık sonra. Yavrularının bakıcısıyım.

"Anne kapatıyorum. Canım sıkılıyor yine."

Başımı çevirdiğimde gördüğüm kişiyle yerimde doğruldum. Beni fark etti. Gözlerini elime çevirdi. Bakışları yavru kedideyken telefonu kapatıp cebine sıkıştırdı. Bana döndü tekrar.

"Minnak sevgilim." dediğinde duraksadım. Elimdeki yavru kediye küçük bir bakış atıp tekrar bana döndü.

"Kediye dedim." dedi gülerek. Sonra sahte kızgınlıkla kaşlarını çattı. "Sürekli burdasın. Alışıyorlar sana."

Sesi sonlara doğru kısıldı. Gülmemek için kendimi tuttum. Kediyi de kolumda düzelttim bi'.

"Şu anneyi görüyor musun? O asilzâde anne, yavrularına bakıcılık yapmamı istedi. Bakıcılık yapıyorum."

Gözleri irileşti. Sıcaktan yanakları al al olmuş. Gözlerini anneye çevirdiğinde anne kedi gözlerini açıp tekrar kapattı. Gülnur bana döndü. İsmi çok uyumlu ona.

"Anladım." dedi durgunca. Oynadığım oyuna dahil oldu. Çocuk ruhlu biri. Gülümsedim.

"Versene bana. Biraz seviyim." deyip elini uzattığında eline verdim. Başından öpüp anne edasında kollarını sardı yavrucuğa. Annemi özledim.

"Benim kedim var." dedi heyecanla başını kaldırarak. "Ama büyük."

Gülümsedim. Tekrar kediye döndü. Gözlerim yavaştan ağrımaya başladı. Son zamanlar göz ağrılarım arttı. Gözlerimi çok yordum sanırım.

"Ağlama tamam. Veriyim, sen de sev."

Başımı kaldırdığımda bilmiş bilmiş duruyordu karşımda. Al yanaklarıyla yavru kediyi uzattı bana. Güldüm. Gözlerim sulandı muhtemelen.

"Ağlamıyorum." dedim onun gibi bilmiş tavır takınarak. Elinden aldım yavru kediyi. "Gözlerim ağrıyor sadece." dediğimde dikkatini bana verdi.

"Ya..." dedi sonunu uzatarak. "Nazar değmiş olabilir." dediğinde mahcuptu bakışları. Ekledi. "Benim nazarım değmiş olabilir. Çok güzel... Yani göz rengin çok güzel."

Hayran ve utangaç bakışları ile gözlerimi kaçırıp tekrar ona döndüm. Teşekkür ettim memnun hâlde. Utandım.

"Senin gözlerin... Yani göz rengin de çok güzel bence. Kahverengi."

Teşekkür etti benim gibi. Bakışları çok yoğun. Çok başka biri. Her insanın ruhuna dokunacak bir sıcaklığı var.

"Güneş çok bunaltıcı. Başıma güneş geçti sanki." deyip elini başına getirdi. Gözlerini etrafta gezdirir gibi yapıp bana döndü en son.

"Kendine iyi bak." dedi sadece. Yanımdan ayrıldı. Başımı serseriye çevirdim. Kollarımda uyumuş. Sıcaktan mayışmış. Yanağını sıktım. Yumuşacık.

"Necati..."

Yüzümdeki sırıtışla başımı kaldırdım. Mehmet Selim.

"Kardeşim-"

"Ne yapıyorsun?" diye çıkıştı. Duraksadım.

"Kedi seviyorum. Stres falan kalmıyor. Sen de sev." deyip ona uzattığımda oralı olmadı.

"Sana açık konuşacağım. Gülnur ile aranda bir şey mi var?"

Kaşlarımı çattım. Ona ne?

"Hayırdır-"

"Boşuna ümitlenme. O kız öyle şeyler düşünmüyor çünkü. Birinci sınıf zaten."

Mesele anlaşıldı. Yavru kediyi kolumda düzelttim.

"Tamam." dedim ciddiyetle. "Kardeşim habire sözümü kesiyorsun. Lise öğrencisi miyiz biz? Koca adamız. Kız kavgası mı yapacağız?"

"Aynen yapmayalım." dedi ciddiyetle. Başımı salladım. Ona bakmayı sürdürdüğümde yanımdan ayrıldı. Başımı iki yana salladım. Yavru kediyi annesinin yanına bıraktım.

Fakülteye doğru ilerlerken telefonu elime aldım. Bildirimlere bakarken bir bildirim dikkatimi çekti.

oren.gulnurr seni takip etmeye başladı.

^^

Düşünceleriniz?

Takip?

Kendinize iyi bakın. En güzele emanetsiniz 🌹

TakipEdiliyoruz.

Sonradan Gelen | Texting Where stories live. Discover now