Gülnur Ören

14.7K 895 263
                                    

Kulağıma gelen alarm sesiyle gözlerimi araladım. Telefonumu elime aldım hemen. Alarmı kapattım. Ekran kilidini açıp ne var ne yok diye bakmaya başladım. O sırada bilinmeyen bir numaradan mesaj geldi.

Bilinmeyen numara| Günaydın Gülnur Ören

Yerimden doğruldum hızla. Yayınevi mi acaba? Adımı, soyadımı nerden bilsinler yoksa.

Siz| Günaydın. Buyurun?

Yazıyor...

Bilinmeyen numara| Yoğunlukta olduğum için bazı şeyler üst üste geldi. Kabalığımdan ötürü özür dilerim. Görüşme teklifinizi kabul ediyorum. Yardımcı olmak isterim size. Ben Mehmet Selim YURTOĞLU.

Uff sen miydin, diye geçirdim içimden. Neyse her şerde bir hayır vardır. Düşündüm.

Siz| Anlıyorum. Ben görüşmek istemiyorum artık. Başarılar.

Yazıyor...

Bilinmeyen numara| Ben görüşmek istiyorum

Ne?

Bilinmeyen numara| Yani bir amacınız var ve bu amaçta heyecanlı ve isteklisiniz

Bilinmeyen numara| Hevesinizi kırmak istemiyorum

Siz| Merak etmeyin sizin bir lafınızla hevesim kırılmaz

Siz| Sizin trip ve kaprislerinizden büyük benim hayalim

Siz| Selametle

Görüldü

Mesajı silip yataktan kalktım. Derse geç kalmayım. Bismillah.

_____

Koşar adım dersliğe doğru ilerlerken önüme çıkan kişiyle duraksadım. Yemekhanede bana ufaklık diyen develik.

Develik mi?

Ne diyorum ben?

"Merhaba, hatırladın mı beni?"

Tepkisiz yüzüne baktım. Boğazını temizleyip elindeki kitapları düzeltti. Kitaplar dikkatimi çekti. Bizim bölümün kitaplarına benziyor. Aklıma gelenle duraksadım. Mehmet Selim YURTOĞLU?

"Mehmet Selim YURTOĞLU sen misin?" dedim sinirle. Yüzündeki gülümseme soldu. Kaşlarımı çattım.

"Yok. Ben Kıvanç. Üçüncü sınıfım ben. Ne alakan var onunla?"

Duraksadım. "Bir alakam yok." dedim düşünceli hâlde. Yanından geçerken sesiyle duraksadım.

"Yemekhaneye gelecek misin bugün? Konuşalım mı? Yani tanışırız."

Arkamı döndüm. Nasıl yani?

"Şey benim abim var. Abilik yapmanıza gerek yok." deyip baş selamı verdim. Donup kaldı. Dersliğe geçtim. Abimin bir lafı var ama neyse. Bende kalsın.

______

İyi ki mühendislik, iyi ki İstanbul, iyi ki Gülnur'um ben...

İçten içe gülerek notlarımı almaya devam ettim. Annem bana önce iş, sonra eş diye dua ederdi. İşim oldu ve çalıştım. Sonra hayallerim için tekrar üniversite sınavına girdim ve kazandım. Öğrencilik yıllarıma geri döndüm. Eş de nasip artık. Belki olmaz. Sıralamada ekleme oldu.

"Bugünlük bu kadar. Bir sonraki derste görüşürüz."

Hocamız derslikten çıktığında toparlanmaya başladım. Bugünlük dersim de bitti.

"Gülnur Ören... Aranızda Gülnur Ören'i tanıyan var mı?"

Başımı kaldırdım hızla. Gözleriyle dersliği turladı. Bu kim?

Çantamı elime alıp yerimden kalktım. "Benim. Siz kimsiniz?" dedim ciddiyetle. Gözlerini bana çevirdiğinde gerildim ister istemez. Gözlerini kırpmadan bana baktı. Gözlerimi kaçırıp tekrar ona döndüm. Boğazını temizledi.

"Ben... Ben Mehmet Selim YURTOĞLU."

^^

Sonunda aranan kişi bulundu.

Düşünceleriniz?

BundanSonraNeOlacak?

Sonradan Gelen | Texting Where stories live. Discover now