Hikayem basitti aslında, ödevim için modelim olmasını isteyecektim. Çabucak bitmesini istediğim, sıkıcı bir işten ibaretti. Renksiz hayatımın, renksiz olaylarından bir tanesiydi.
Tabii, nereden bilebilirdim ki solmuş renklerimi kendi renkleri ile r...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
" Sonu mutlu bitsin istediğim bir hikaye var. "
****
Burnunu havaya dikti, Mavi. " Buraya bana laf etmeye mi geldin. " dikkat edilirse eğer titreyen sesini fark edebilirdi. Dik durmaya çalışıyordu ama o dik duruş karşısında ki insan yüzünden her an yıkılabilirdi.
İçinde kabul etmesi ne kadar zor olsa da özlemle yanan bir yer vardı. Mavi , o özlemi uzun zamandır farkındaydı ama bir şekilde üzerini örtmeyi başarmıştı.
" Bağışla, niyetim sana laf etmek değil. Eskiler eski de kaldı. Çürüdü gitti."
Her kelimden çıkarılacak çok anlam vardı. Ya da, Mavi öyle düşünüyordu. Laf etmek değildi diyordu sözde ama inanmıyordu buna.
Eli ile ufak masayı gösterdi,Mavi." İstersen şöyle oturalım, bir şeyler içmek istersen getirebilirim. "
" Gerek yok, " dedi ufak masanın demir sandalyesini çekip otururken. " Konuşup gideceğim. "
Mavi, sakin adımlarla ilerleyip oturdu. Hava soğuktu ve o üzerine bir şey almamıştı. Havanın etkisi ile omuzları titriyordu.
Karşısında oturan kadının bakışları omuzlarına kaydı. " İçeri girebiliriz, sadece sigara içmek istediğim için dışarıya çıkmak istemiştim. "
" Hayır iyi geliyor...sigara içmediğini sanıyordum. "
" Öyleydi ama bazı şeyler değişti. Bağımlısı değilim ama canım istiyor bazen."
Uydur bakalım şimdi bir yalan uydurabilirsen uydurabilirsen !
" Aa, şey. Bir an açıkçası unuttum senin geleceğini ve, " boğazını temizledi yalandan. " İşler de yoğundu, yani sonradan aklıma geldi ama bırakamadım burayı. "
Geriye yaslanıp, kollarını birbirine doladı. Yüzünde ukala bir ifade vardı. " Ve bana söyleme gereği hiç duymadın ? "
" Öyle demiyelim tabii de. Yani fırsat olmadı, kusura bakma tekrardan. "
" Pekala, " dedi ceketinin cebinden paketini çıkartıp içerisinden bir dal alırken. Dudaklarının arasına yerleştirip ucunu ateşledi. " Şu çizim işini olabildiğince hızlı halledelim, işlerim yoğun ve pek vaktim yok açıkçası. "
