"Oğlumm çok iyi lan."

"Çok zekiyim ama di mi?"diyip güldü Felix.

"Hem de nasıl!"

"İyi hadi ben gidiyorum. Sende baya dirayetli görünüyorsun. Sana kolay gelsin. Mesain bitince daha fazla çalışamazsın haberin olsun. Görevliye soracağım şirkette misin diye!"

"Tamam, tamam. Eve geçeceğim direkt. Söz."

"Güzel."diyip sırttı Felix ve "Hadi, görüşürüz."diyip odadan çıktı.

"Hadi bak geldim o kadar!"

"Minho sen gurursuz musun?"

"Evet."

"Al işte."

"Hadi in ya! Jisung hadi!! İçeri almıyorlar beni."

"Of. Resepsiyona arattır beni. İzin verdiğimi söyleceğim."

"Yavrum be."

Minho telefonu kapattı ve hızlı adımlarla resepsiyona gitti.

"Merhaba Abla!"

"Off! Git, git."

"Yo."

"Abi sen şu Hyunjin'in arkadaşısın di mi?"

"Oha! Tanıyor musun? Nereden bildin?"

"Kopyasısın da ondan."

"Öyleyizdi- hey ben daha yakışıklıyım."

"Tamam. Neyse, ne istiyorsun yine?"

"Jisung resepsiyondan aramanı söyledi."

"Aynen. Öyle demiştir. Jisung Bey sizinle ilgilenmez beyfendi."

"Beyfendi babandır."

"Öyle zaten."

"Bak kızımm."

"Ya. İlgilenmiyor beyfendi sizinle."

"Bok ilgilenmez. Ne varmış bende. Aşık o bana?"

"Jisung Bey!"diyip güldü Jihyo. "Sen onu benim götüme anlat."

"Ara da bir göt ol o zaman."

"İyi. Bak arıyorum."
"Çalıyor. Açtı.
Merhaba Bay Jisung. Birisi sizi bekliyor. Gelmesine izin veriyor m-"

"Gelsin."

"Peki. İyi günler efendim."dedi ve telefonu garip bir surat ifadesiyle kapattı.

"Oda?"

"9. Kat. Asansörün olduğu koridorun sonundan sola dön."

"Göt gibi kaldın."diyip gülerek gitti Minho.

"Ulan ne büyük yer."
Minho etrafta salak salak dolanıyor odayı bulmaya çalışıyordu.

"Minho?"

Hyunjin İvedik 9 | HyunlixWhere stories live. Discover now