Ben Minho Şekerim

12.5K 1.2K 3.7K
                                    

-4-

"Alo?"

"Felix! Ben Jisung."

"Jisung! Sonunda aradın."

"Yurtdışından seni arayamadım."

"Mesajlaştık ya, o yeter. Haftaya geliyor musun peki?"

"Aksine. Bugün geldim. Babam çağırdı. Semt gibi bir yere çoklu binalar dikecekmiş. Denetime gitmemi istedi. Zaten yurtdışında işim bitmişti. 1 hafta erken gelmiş oldum."

"Çoklu binalar mı? Babanla babamın ortak olması dışında hiçbir problem yok!"dedi sert bir şekilde Felix.

"Neden öyle dedin ki?"

"Yarın şirkette anlatacağım."

"Tamamdır."

Felix, Jisung'un geleceğini hatta geldiğini duyduğundan dolayı babasının söylediği lafları bir rafa kaldırmıştı. Şimdi ise hızla yarının gelmesi için lavanoya gitti ve gerekli bakımlarını yapıp yatağına yerleşti.

Sabah saat 7 gibi kalkmıştı Felix. Üzerine sabahlığını giydi ve aşağıya indi. Kahvaltı hazırlanmıştı.

"Günaydın Felix Bey."

"Ya abla! Yıllar geçti hala bey demeyi bırakamadın."

"Sabah şakası yaptım ya. En kızıyorsun. Kahvaltın hazır. Ben çıkıyorum. Birkaç işim var. Sen çıktıktan sonra gelip evi temizleyeceğim."

"Kendini çok yorma. Zaten bu hafta pek evde değildim."dedi Felix ve masadaki salatalığı ağzına atıp "Bu arada kahvaltı için teşekkürler."dedi.

"Rica ederim Felix'cim."dedi Jennie Abla ve Felix'in yanaklarını sıkıp evden "Afiyet olsun!"diye bağırarak çıktı.

Felix sonra giyinme odasına gidip siyah boğazlı bir tişört geçirdi üstüne ve altına bol bej renkli bir pantolon seçmişti. Üzerine de siyah kabanını giymişti ve evden çıkmıştı.

Jisung gelmeden şirkete gelmişti. Kısa bir süre ise Jisung gelmişti. Felix Jisung'u aylar sonra göreceği için heyecanlı bir şekilde oturduğu yerde ayaklarını sallıyordu. Sonunda odanın kapısındaki tıklama sesi ile dikleşti ve ayaklandı.

Felix kapıyı açtıktan sonra Jisung'u görünce hemen ona sarıldı.

"Uzamışın lan."dedi Jisung Felix'in saçlarını karıştırarak.

"Jisung!"

"Tamam, tamam."

"Ya saçlarımı bozdun."

"Aa böyle mi karşılanıyoruz?"

"Tamam, tamam."

"Ee anlat ne oldu?"

"Bak ş-"

"AMA!"dedi Jisung aniden. Felix bunun üzerine oturduğu yerden sıçradı.

"Ne ama?"

"Hani benim kahvem?"

"Kola!"

Hyunjin İvedik 9 | HyunlixWhere stories live. Discover now