Aslında bu berbat zamanın içerisindeyken hiçbir yere bölüm atmak istememiştim ama bunu yazmaya ihtiyacım olduğunu hissettim . Allah depremde yakını olanların ve oradakilerin yardımcısı olsun .
"Y/n !" Nefes nefese uyandırıldın . Ne olduğunu bile anlamamıştın . Hissettiğin tek şey yanağındaki ıslaklık ve belini sarmış olan sıcak kollar olmuştu ilk önce . Sonra onun kokusunu çektin içine . Gördüğün kabusun ardından seni uyandırmıştı ve seni kucaklıyordu . Ağzından bir hıçkırık kaçırdın .
"Levi ..." Kolları belinden yukarı , sırtına ve saçlarına ulaştı . Sıkıca sardı seni . İkiniz de farkında değildiniz ama sarılırken kendinizi öne geri geri sallıyordunuz . Saçlarına özlem ve hasret dolu bir öpücük bıraktı .
"Buradayım !.. Y/n buradayım !.. Buradayım canım , buradayım ..." Titrek bir nefes verdi . Kollarını boynuna dolarken başını da omzuna koydun .
"L-levi ... G-gitme ..." Başıyla reddetti dediğini .
"Gitmeyeceğim ! Söz veriyorum , gitmeyeceğim ! Bir daha gitmeyeceğim !" Kendisinin de gözleri dolmaya başlıyordu . Onun ağladığını görmeni istemediği için durumu değiştirmeye çalıştı . Sarılmayı nazikçe bırakıp yüzünü avuçlarının arasına aldı .
"Tamam , ağlama hadi . Rüyaydı , bitti . Tamam mı ?" Ağlamanı geçirmek için gözlerini birbirine bastırdın .
"Sakinleşiyoruz , tamam mı canım ? Derin nefes al , tut , bırak . Bak böyle ." Senin için nefes egzersizini kendisi de yapmaya başladı . Onu dinleyerek dediklerini yaptın . Sakinleştiğinden emin olduktan sonra komidinin üzerinden bir bardak su içirdi sana .
"Yavaşça iç . Aferin ..." Bardağı geri bıraktıktan sonra ateşini kontrol etti .
"Ateşin yok ama terlemişsin ." Burnunu çektin .
"Duş almak istiyorum ..." Alnına dudaklarını değdirdi .
"Tamam , bak şöyle yapalım . Duş alalım , hazırlanalım , sen biraz beklerken ben ikimize senin sevdiğin kahveden ve sandviçten yapayım , sonra da gidip deniz havası alırken gün doğumuyla birlikte kahvaltı yapalım , ne dersin ?" Tebessüm etmeye çalıştın ama olmamıştı . Başınla kabul ettin .
"Olur ..." Gülümsedi . Yanağından tutup nazikçe öptü seni .
"Tamam o zaman . Ben gidip suyu ve kıyafetlerini ayarlayacağım . Bir yere gitmeye çalışma . Bana seslen . Anlaştık mı ?"
"Evet , biliyorum ."
"Güzel ." Son kez saçını okşadıktan sonra banyoya gitti . Her şeyi ayarladığından emin olduğunda yanına döndü .
"Tamam , hadi gidelim ." Yatakta kendini iterek ayaklarının aşağı sarkmasını sağladın . Bir kolunu bacaklarının altına , diğer kolunu da beline sardıktan sonra sana baktı .
"Sıkıca tutun şimdi ." Kollarını boynuna doladın düşmemek için . Aslında ikiniz de düşmeyeceğini biliyordunuz . Senin düşmene sebep olmazdı asla . Ama bunun aranızda bir bağ kurduğuna inandığınız için devam ettiniz .
"En sevdiğin elbiseni ayarladım giymen için . Onu giydiğinde mutlu olduğunu biliyorum ." Banyoya vardığınızda seni üstü kapalı olan klozete oturttu ilk önce . Üstündekilerden kurtuldu ve onları kirliye attı . Seni tekrar kucağına alıp küvetin içine oturttu . Kendi üstü ıslanmasın diye tişörtünü de çıkardı . Bakışlarını bacaklarına götürdün . Bunu fark edip çenenden tutarak kendisine bakmanı sağladı .
"Bunun hakkında konuşmuştuk ." Nefes bıraktın havaya .
"Özür dilerim ." Yanağını öptükten sonra saçlarını yıkadı . Gözlerini kapatıp havadaki şampuan kokusunun ve saçında gezen ellerin seni rahatlatmasına izin verdin . Daha sonra saçlarını duruladı . Duş jeli döküp köpürttüğü liflle vücudunu temizledi . Her hareketi özenliydi . İncinmeni istemiyordu . Duşunu almanı sağladıktan sonra seni havluya sardı .
"Hadi çıkalım artık buradan ." Seni nazikçe tekrar kucağına aldı . Odanıza döndüğünüzde önce seni koltuğa oturtup kuruladı . Sonra iç çamaşırını giymene yardım etti . Birkaç hafta önce bu anların seni ne kadar utandırıp ağlattığını hatırladınız birlikte , ama kimse bunun lafını etmek istemedi . Gidip iki tane krem getirdi . Önünde diz çöktü ve kremlerden birini açıp dizlerin ve bacaklarındaki dikiş izlerine sürdü acıtmamaya çalışarak . Onun bu çabasına rağmen istese de acıtamayacağını bildiğin için titrek bir nefes bıraktın . Göz teması kurdunuz . Dizlerinize minik birer öpücük bıraktı . Hissedemediğin için suçluluk duydun o an kalbinde . Eline diğer kremi aldı ve sol bileğini tuttu nazikçe . Bir süre bileğinin üzerindeki izlere baktı . Her seferdinde onlara uzun uzun bakıp kendini suçluyordu bunlar için . Ama sonra tekrar kendine 'Artık buradayım .' diye hatırlatıp sakinleşiyordu . Geçmeye başlayan izlere krem sürdü . Gözlerini kapatıp bileğine bastırdı dudaklarını . Derin bir nefes bırakıp giyinmene yardım etti . Onun da dediği gibi en sevdiğin lila , dizlerine denk gelen tül elbiseyi giymiştin .
"Sen saçlarını tararken ben de yiyecekleri hazırlarım şimdi , olur mu ?" Başınla kabul ettin .
"Hemen dönerim , söz ." Dediğiyle gitti hızlıca . Sen saçlarınla işini bitirmek üzereyken elinde yemek sepetiyle döndü .
"Bitti mi işin ?"
"Az kaldı ." Anladığını belirtti .
"Ben de üstümü değişeyim , çıkalım sonra ." Dediği gibi yaptınız . Sen işini bitirdiğinde seni sandalyene oturttu . Sepeti kucağına verdikten sonra evden çıktınız . Elbisenle aynı renkte olan babetlerini giydirdi . Asansöre bindiniz ve çok beklemeden aşağı kata varmıştınız . Apartmandan çıktığınız gibi denizin tuzlu kokusu içinizi doldurdu . Sabahın erken saatleri olduğu için tüm banklar boştu . Apartmanın tam karşısında durana gittiniz . Senin kalkmana yardım edip banka oturttu . Sepetten sandviçleri ve kahvelerinizi çıkardıktan sonra sepeti sandalyene koydu . Yanına oturdu ve senin de yaptığın gibi sandviçini ısırırken denizi seyretmeye başladı . Oluşan sessizliği yine o bozdu .
"Özür dilerim . O gün yanında olmadığım için . Seni koruyabilirdim . Şimdi yürüyebiliyor olabilirdin . Koşabilirdin ." Üzüntüsünü hissederek ona baktın .
"Levi , orada olman bir şey değiştirmezdi . Biliyorsun . Her türlü yürüyemeyecektim ben o durumda ."
"Ama üzülüyorsun . Ve benim orada olmamış olmam da seni üzüyor ."
"Bunun bir önemi yok ."
"Var ." Kaşlarını çattın .
"Hayır , yok . Kendini suçlamayı kesmen hakkında seni uyarmıştım ." Burun kemerini sıktı . Derin bir nefes verdi .
"Haklısın , saçmalık ... Kapatalım bu konuyu ." Sana baktığında uzun zamandır yapmadığın şeylerden birini gördü , gülümsediğini . Kendini tebessüm etmekten alı koyamadı .
"Seni seviyorum Levi ."
"Ben de seni seviyorum Y/n ."
YOU ARE READING
『𝙇𝙚𝙫𝙞 𝙊𝙣𝙚-𝙎𝙝𝙤𝙩𝙨』
FanfictionGecenin bir yarılarında aklıma gelen Levi x Reader hikayelerini yazacağım . Modern Au da yazacağım . Bazıları iki üç partlık olabilir .