Bir Küçük Market Meselesi (Texting)

Özel Bölüm 4) -Part2 (son)

Merhaba.

Nasılsınız?

Onları son kez okuyacağınız bölüme hoş geldiniz canlarım.

Fazla uzatmayacağım.

Keyifli okumalar dilerim.

🐢🐢🐢

__________________________

Merih'den;

Düğüne 10 saat kala;

"Aslan sabah sabah senin yüzünden yollara düştük. İnşallah işimiz erken biter. Yoksa seni öldüreceğim. "

Aslan esneyerek yandan bir bakış attı. O benim aksime gayet rahattı. Sonuçta düğün onun düğünü değildi. Ama ben onun düğününde görecektim onu.

"Gidiyoruz işte Merihim bebeğim. Abartma istersen."

Şu an bankaya gidiyorduk. Çünkü dün damatlığı çaldırmıştık. Bugün para çekip yeni damatlığı alacaktık. Umarım Mehir fark etmezdi. Ona bu durumu nasıl açıklardım bilmiyorum. Dün şüphelenmemesi benim yararıma olmuştu.

Sonunda bankanın önüne geldiğimizde rahat bir nefes aldım. Halletmiş sayılırdık.

"Merih bankayla bakışacak mısın daha, yoksa içeri girecek miyiz? "

Aslanı ittirip içeri girdim. Kalabalık da görünmüyordu. Beş dakikaya çıkardık.

Cihazdan sıra numarası alıp ayakta beklemeye başladım. Aslan çoktan oturmuştu.

Tabii beyefendi çok stresliydi. Dinlenmek onun en büyük hakkıydı.

Biraz sonra sıra tam bize geldiğinde kapı gürültüyle açıldı ve iki adam içeri girdi.

Düzeltiyorum, iki maskeli ve silahlı adam içeri girdi.

Aslan'a baktım hemen. Yanımda ayaklı bir felaket çekiciyle dolaşıyordum. Filmlere konu olan bu absürt sahne şu an yaşanıyordu. Ve bu kesinlikle Aslanla birlikte olduğum için başıma geliyordu.

"Eller yukarı, hareket edeni vururum! "

Elimle Aslanı gösterip 'lütfen bundan başlayın' demek istedim ama o an bir kal gelmişti.

Adamlardan biri bana doğru yaklaşınca korkuyla yutkundum. Düğün öncesi galiba gidiciydim.

Umarım Mehir düğünde takılan altınları benim yerime de yerdi.

Adam tam önümde durduğunda bakışmaya başladık.

"Kardeş iyiysek böyle devam edelim dilersen? "

Dediklerini anlamadığım için gülümseyerek başımı salladım.

Adam derin bir nefes alıp "Kardeş çekilsene şurdan! "

Diğer silahlı adama baktım. Silahı bana doğru tutmuştu.

"Çekilemem hırsız bey. "

Adam ağzı açık kalakladı. "Bunca yıllık hırsızım, bana ilk böyle seslenen hıyar sensin vallaha. "

"O sizin hırsızlığınız. "

Adam bir anda yakama yapışınca neye uğradığımı şaşırdım.

"Kardeş çekilsene lan! Seninle mi uğraşacağız bir de. "

Yakamı kurtarıp geri eski yerime döndüm.

"Beyefendi çekilemem diyorum. Hareket etmeyin dediniz ya. Vurulamam."

"Lan şu hıyara söyle çekilsin. Hareket etme dediğin için etmiyor. Öldürtecek kendini bana! "