2.BÖLÜM

439 329 25
                                    

𝐊𝐢𝐭𝐚𝐛𝛊𝐦𝐚 𝗼̈𝐳𝐞𝐥 𝐛𝐢𝐫 𝐯𝐢𝐝𝐞𝐨 𝐡𝐚𝐳𝛊𝐫𝐥𝐚𝐝𝛊𝐦 𝐢𝐳𝐥e𝐦𝐞𝐲𝐢 𝐮𝐧𝐮𝐭𝐦𝐚𝐲𝛊𝐧 𝐩𝛊𝐭𝛊𝐫𝐜𝛊𝐤𝐥𝐚𝐫𝛊𝐦 ♥️

~𝐊𝐢𝐭𝐚𝐛𝛊𝐦𝛊𝐧 𝐢𝐧𝐬𝐭𝐚𝐠𝐫𝐚𝐦 𝐡𝐞𝐬𝐚𝐛𝛊
𝐭𝐮𝐭𝐬𝐚𝐤𝐬𝐞𝐫𝐢𝐬𝐢𝐨𝐟𝐢𝐜𝐚𝐥𝐥

~𝐁𝐞𝐧𝐢𝐦 𝐬̧𝐚𝐡𝐬𝐢 𝐤𝐞𝐧𝐝𝐢 𝐡𝐞𝐬𝐚𝐛𝛊𝐦
𝐞𝐬𝐫𝐚𝐬𝐚𝐠𝐢𝐧𝐧

𝐊𝐞𝐲𝐢𝐟𝐥𝐢 𝐨𝐤𝐮𝐦𝐚𝐥𝐚𝐫 𝐝𝐢𝐥𝐞𝐫𝐢𝐦 𝐠𝐮̈𝐳𝐞𝐥 𝐨𝐤𝐮𝐲𝐮𝐜𝐮𝐥𝐚𝐫𝛊𝐦...

...

Çaresizlik hissi artık beni aşıyordu. Sözüm, dilim yetmediği bir zamandaydım. Benim mutluluğumun sebebi babamdı; Bu üzüntümü, bu çaresizliğimi , bu halimin perişanlığını tek bir çaresi var : O da babam. Rüyalarıma geliyor artık; kollarını bana doğru uzatmış, masum gülümsemeyle, bir peri gibi uçarak bana doğru geliyor. Bense ondan uzak ona doğru koşuyor, babamın bu hayaline tekrar canlanıyor, pervanelerin ateşe attığı gibi kendini, ben de senin hayalinin ateşine bırakıyordum kendimi. Tam sana kavuştum zanederken uyanıyorum ve yine sarıldığım tek şey sadece ve sadece yastık.

Ah kahretsin!!

Yastığa sarılarak gözlerimi yavaşça aralayıp perdeleri sonuna kadar açık olan camdan dışarı bakıyordum. Havanın güzelliği biraz mutluluk biraz huzur getiriyordu içime. Şimdi nasıl yaşıyorum peki? Şimdi yaşıyor muyum acaba?

Gözüm dışardan rüzgarın hafif esintisinden dolayı salanan ağaca ilişti. Şuan sadece ağacı görüyor ve odanın içine sadece onu yansıtıyordum.

Kızmıyorum o ağaca ...Onun ne suçu var ki? Oda toprakla beslenmiş, gıdasını yaşam iksirini bu topraklardan almış yapayalnız, hayatta tutunmaya çalışan bir ağaç, tıpkı benim gibi hiç kimsesi kalmayan tek başına ayakta durmaya çalışan ve sadece ve sadece yanlız.
Odama giren evimizin çalışanı Hayriye teyze :

"Haydi ama Denizcim okula geç kalıcaksın," deyip odaya iyice ilişti.

Büyük bir isteksizlikle yorganı üzerimden çekip dirseklerimin üzerinden doğruldum. "Kalkarım ama bir şartla," diyerek yanağımı ona çevirdim. Hayriş ne istediğimi anlayıp yanıma gelip yanağıma şirince bir buse kondurdu. Bu sabah güne neşeyle başlamıştım ve geri kalan günümede neşeyle geçmesini umayarak mutlulukla sırıtıp yatağımla vedalaştım Heyriye teyze beni yanlız bıraktığında bende okul için hazırlanmaya başladım kısık çıkan sesimle "lanet olasıca okul," dedim bıkkınlıkla.

Her ne kadar da okula gitmek istemesemde bir yandan arkadaşlarımı özlediğimi farkedip gitmem daha iyi olucağını düşündüm. Aksi halde evde annem ve abimle yanlız kalmak dahi istemiyordum. Daha fazla düşünmeden odamdaki aynadan yansımama baktım. Çok solgun gözüküyordum, banyoya geçip yüzümü yıkadim, sonra odama geçip üzerimi giyinip ardından yüzüme hafif dokunuşlar yaptım.

Saçlarımada fön çekip arkadan at kuyruğu yaparak topladım. Evet böyle daha iyi gözüküyorum diyebilirdim. İyiydim ve iyi olucaktım.

Şifonyerin üzerinde duran babamın doğum günüm de aldığı kolyemi alıp dudaklarıma götürerek öptüm. Benim için ondan bana kalan tek hatıraydı benim için fazlasıyla değerliydi.

Kolyeyi boynuma taktım ve dokunarak gözlerimi kapatıp içimden dualar ettim. Sonra gözlerimi açıp son kez aynadan kendime bakarak kollarımı yukarı kaldırıp yumruk yaptım: "Söyleyin onlara Deniz Aslan geri geliyor" diyerek saçma espirime güldüm , daha çok içime kapanık duygularımı beli etmeyen bir insandım, buda neyin nesiydi yavaştan arkadaşım Efla' ya benziyordum ve şuan yaptığım saçma espiri ondan bana bulaşmış olmalı diye düşündüm.

TUTSAKΌπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα