BÖLÜM 29

740 60 71
                                    

İki hafta sonra...

Vegas duştan çıktığında Petenin odada olmadığını görünce hazırlanıp aşağı indiğini düşünerek hızlıca giyindi ve aşağı indi.

-Pete?

-Burdayım.

Venicenin odasında okul hazırlığını yaparken hazır olmadığını görünce şaşırdı.

-Pete neden hazır değilsin?

-Biraz kırgınlığım var şirkete gelmeyeceğim Vegas.

-Veniceyi okula bıraktıktan sonra doktora gideriz o zaman hazırlan hadi.

-Yok, gerek yok dinlenmek istiyorum sadece.

-Pete uzun zamandır sürekli hasta gibisin enerjinde düşük doktora görünmelisin bence.

-Gerek yok dedim abartma hafif bir kırgınlık sadece.

Vegas en son ettikleri kavgadan beridir aralarındaki soğukluğun bir türlü geçmemesinden oldukça rahatsızdı. Petenin kendini geri çekmesi, özür dilemesine rağmen Pat ile aynı ortama geldiklerinde gerilmesinden rahatsızdı. Ama her an kavga çıkarmaya meyilli olan adamın üzerine gitmek istemiyordu. Derin bir nefes aldı kendini sakinleştirerek Venice döndü.

-Aslanım hazırsan çıkalım hadi.

-Hazırım baba.

Venice Petenin boynuna sıkıca sarılıp yanaklarından öptü.

-Akşama görüşürüz babacım.

-Görüşürüz bebeğim.

Vegas elinden tutan Venice ile kapıya yöneldiğinde Pete onları takip etti. Kapıdan çıkmadan Peteyi belinden sararak kendine çekti ve öptü.

-Kendini kötü hissedersen ara hemen gelirim bebeğim tamam mı?

-Tamam merak etme, Pat ile konuştum bazı işlerle ilgili senin yanına gelecek yardımcı olursun değil mi?

-Tamam olurum.

Vegas Peteyi tekrar öpüp arabanın yanında duran Venicenin yanına geçti, çocuğu arka koltuğa oturttuktan sonra şoför koltuğuna geçip arabayı çalıştırdı ve evden uzaklaştı. Pete kapıyı kapatıp odasına geçti, tüm gün sadece yatmak istiyordu. Yatağına geçip uzandı yorganı başına kadar çektiğinde sebebini bilmediği şekilde ağlamaya başladı... Ağlarken daha da içlenip sesini yükseltti, sesini yükselttikçe neden ağladığını bilmediği için ağladı... Garip bir döngüde kaldığı için ne olduğunu anlayamazken sinirleri daha çok bozuldu. Yaklaşık bir saat sonra sakinleştiğinde,  çalan telefonuna baktı. Buraya geldiğinde tanıştığı  arkadaşı Mark arıyordu. Vegasın duvarlarını yıkıp arkadaşlık yapmasına izin verdiği bir kaç kişiden biriydi Mark.

-Alo Mark.

-Pete nasılsın?

-İyiyim sen?

-Bende iyiyim. Çocuklarla kahvaltıya gidiyoruz, sonrasında kahve falan içip vakit geçireceğiz gelmek ister misin?

-Pek keyfim yok Mark. Evde dinleniyorum.

-Hadi ama... Ne zamandır görüşmedik. Hem senin içinde değişiklik olur.

Pete pek işine gelmese de belki ruh haline iyi gelir diye kabul etti.

-Tamam konum atın bana geleceğim.

-Süper görüşürüz o zaman.

Mark telefonu kapattığında, Pete kalkıp ilk önce duş aldı. Kendini iyi hissetmek için güzel bir şeyler giyinmek istedi, dolabın önünde uzun uzun bakınsa da denediği hiç bir şeyi kendine yakıştıramadı. En sonunda karar verdiği siyah krobunun üzerine giydiği kısa ceket ve onun takımı olan  pantolonla ayna karşısına geçti. Takı dolabından aldığı takılarını da taktıktan sonra aynaya yaklaştı.

YETİM (VEGASPETE)Where stories live. Discover now