1.BÖLÜM

22.1K 567 25
                                    

"Kardeşinle evlenmem Burak. Benden bunu isteme." diyerek atıldım hemen. Resmen hayatım söz konusuydu.
"Evleneceksin küçük hanım,yoksa annen ölür." Dedi ve içkisinden bir yudum aldı.
"Burak lütfen başka bir şey iste onu yapayım,ama benden hayatımı mahfetmemi isteme." Diye yalvaran gözlerle ona bakmaya devam ettim.
"Baban beni kazıklayıp yurtdışına kaçmadan önce düşünecekti sizin hayatınızı." Dedi sert sesiyle. Babamdan nefret ediyorum!
"Tamam. Yapacağım. Yeter ki anneme bir şey yapma. Kardeşinle evleneceğim." İşte hayatımı alt üst edecek laflar ağzımdan dökülmüştü.
"Bravo küçük hanım,akıllanıyorsun. Yarına hazır ol,seni aldıracağım. Aile içinde bir nikah yapacağız. Şimdi çıkabilirsin." Dedi emir veren ses tonunda. Ya bu adamı ben öldürsem nasıl olur acaba? Ne dediğinin farkında değil mi bu?
"Sence de çok erken değil mi?" Dedim tek kaşımı kaldırarak.
"Değil Minel. Hadi çık artık, sabrımı zorlama." Dedi soğuk ve keskin sesiyle. Hemen ofisinden çıktım. Arabama binip hızlıca eve sürdüm. Eve geldiğimi duyunca annem merakla yanıma geldi. Burakla konuştuğumuz bütün şeyleri anlattım.
"Hayır Minel! Kesinlikle böyle bir şeye izin veremem, o manyağın kardeşiyle evlenemezsin." Diyerek atıldı hemen.
"Yapmak zorundayım anne,senin için yapmak zorundayım." Dedim ve anında annem bana sıkıca sarıldı. Belki de hayatımın en zorlu günlerini yaşayacaktım ama olsun, her şey annem içindi.

BURAK'IN AĞZINDAN
Minel ofisimden çıktıktan sonra Deniz'i aradım. Kısa sürede telefona cevap verdi.
"Efendim abi?" Diyerek açtı telefonu.
"Deniz seni ofisimde bekliyorum. Hızlı ol." Dedim ve telefonu suratına kapattım.
10-15 dakika sonra Deniz ofisten içeriye girdi ve koltuğa rahatça oturdu.
"Ne oldu abi, neden çağırdın beni?"
"Öncelikle, geçen gün kapıma dayanan bir kız oldu. Bil bakalım neden gelmiş? Kürtaj parası için! Bu kaçıncı Deniz? Yeter sıkıldım senin piçliklerinden." Diyerek sesimi yükselttim. Bir süre gözlerine baktıktan sonra devam ettim. "Buna bir çözüm buldum. Senin adam olacağın yok."
"Çözüm derken? Ne demek istiyorsun?" Dedi kaşlarını çatarak.
Rahat bir tavırla "Evleneceksin." dedim.
"Ne?! Abi şaka mı yapıyorsun? Olmaz,evlenmem hiç kimseyle. Bu yaşta hayatımı karartamam." Dehşetle konuştu.
"Kes sesini! Seni ilk uyardığımda akıllanacaktın. Ne okulunu doğru düzgün okuyorsun, ne de adam oluyorsun. Artık hayatını düzene sokup adam olacaksın." Böyle söylediğimde kafasını aşağı eğdi.
"Yarın hazır ol,nikah kıyılacak." Dedim tekrar konuşarak. Tam ağzını açmış bir şey söyleyecekken "Şimdi çıkabilirsin." dedim. Bir süre bana sinirli gözlerle baktıktan sonra hızlıca odamdan çıktı. Minel'in babasına büyük miktarda borç vermiştim. Ödemeleri yapmamasının üzerine biraz sıkıştırmış, tehdit etmiştim. Peki o ne yaptı? Korkak gibi kaçtı şerefsiz! Şimdi kızının hayatını karartarak ondan intikam alacaktım. Beni kazıklamanın karşılığı basit bir şey olmayacaktı. Minel'in hayatını karartacak kişinin Deniz olduğuna adım gibi emindim...

MİNEL'İN AĞZINDAN

Sabah uyandığımda yaşayacağım güne lanet ettim. Yastığımın yanında duran telefonumu elime aldım ve bildirimlere baktım. Burak mesaj atmıştı
"Günaydın. 3 gibi hazır ol,malum bugün evleniyorsun :)" -Burak
Bu adamı öldürsem kaç sene hapiste yatarım acaba? Ama yaptıkları her şey için pişman olacaklar! Hem Burak, hem de o salak kardeşi!Deniz.. Deniz'i magazinden tanıyordum. Her gün farklı bir olayla, farklı bir kızla gündeme geliyordu. Yakışıklı olabilirdi ama bu benim için bir şeyi ifade etmiyordu. Beyin yok yakışıklılığı neye yarar? Saate baktığımda gözlerim büyüdü. Saat 11'di! Ben nikaha nasıl yetişecektim? Dur bir ya ne bu heyecan? Bir kendine gel. Hayatını mahvetmeye gidiyorsun, mutlu bir yuva kurmaya değil. Yatağımdan kalktım ve rahatlamak için bir duş aldım. Annem de o sırada kahvaltı hazırlamıştı. Hızlıca kahvaltı yaptım ve hazırlanmaya başladım. Annem de bana yardım ediyordu. Beyaz göğüs dekolteli mini dar bir elbise giyindim ve saçlarımın uçlarına maşa yaptım. Elbise seçimim bilerek böyleydi. Belki ailesi geri kafalı bir ailedir ve böyle bir Gelin istemezler. Ne kadar zekiyim.. Makyajımı da fazla abartmadan yaptım. Tam o sırada kapı çaldı. Koşarak gidip açtım. Karşımda Burak'ın şöförünü görünce suratımı buruşturdum.
"Minel Hanım hazırsanız çıkalım." Dedi gülümseyerek.
"Tamam geliyoruz." Dedim ve ayakkabılığa doğru yürüdüm. Beyaz topuklularımı aldım ve ayağıma geçirdim. Annem de hazırlıklarını tamamladıktan sonra evden çıktık.

Burak'ların yalısına geldiğimizde Burak bizi kapıda karşıladı.
"Gelin hanım,çok şıksınız." Alayla konuştu. Gözlerimi devirdim. Bu hareketime gülümsedi. Allah'ım sen sabır ver.
"Teşekkürler." Dedim soğukça.
"Hadi geçelim nikaha." Dedi elini kapıya doğru uzatarak. Derin bir nefes aldıktan sonra eve doğru ilerlemeye başladım.

Nikah masasına oturduk ve nikah memuru aceleyle nikahı kıydı. Anneme baktığımda gözünden bir damla yaş aktı. Üzülmesini istemiyordum. Bu yüzden zorla da olsa gülümsedim. Ağzımı oynatarak sessizce "Ben iyiyim." dedim.

"Hadi bakalım Deniz karını da al ve evinize gidin." dedi Burak ve tekrar gözlerimi devirdim. Bir de evimiz vardı doğru. İçerisindeki hiçbir eşyayı benim seçmediğim, hatta daha önce hiç görmediğim ama benim olan ev.. En kısa zamanda kurtulacağım ev.. Şimdiden aklımda planlar kurmaya başlamıştım. Deniz Bey'i bezdirip, boşatacaktım. Daha sonra da mağdur kız ayaklarını oynar ve bu saçma işten kurtulurdum. Ayrıca ben bununla aynı evde ne yapacaktım? Ya bu sapıksa? Ya gerdek gecesi isterse? Aha vallaha ben bunun gözünden anladım. Bu sapık. Yemin ediyorum ki sapık. Ben adamın gözünden anlarım. Allah'ım beni bu sapıktan bir an önce kurtar. Çok amin.

Deniz Burak'ın söylediklerine kafa sallayıp bana döndü. Asık suratıyla "Hadi gidelim." dedi ve önden yürümeye başladı. Arkasından gitmeden önce Anneme döndüm. Ona sıkıca sarıldıktan sonra kulağına fısıldamaya başladım. "Beni merak etme, başa çıkacağım ve  en kısa sürede kurtulacağım. Her zaman da seni arayacağım. Sakın üzülme, çünkü ben üzülmüyorum." Söylediklerimden sonra geri çekildim. Beni öptü ve tebessüm etti.Burak,
"Merak etme, Fisun Hanımı biz evine bıraktıracağız." dediğinde kafamı salladım ve tekrar anneme sarıldım. Deniz'in anne ve babasını da öptükten sonra evden çıktım. Deniz arabasında beni bekliyordu. Gidip arabasına bindim ve EVİMİZE sürmeye başladı.

Eve gelince salona geçip oturdum. Deniz'de yanıma geldi ve alayla gülerek konuştu. "Ee sevgili karıcım ne yapalım şimdi?" Ay bu valla sapık çıktı. Gözlerimi devirdikten sonra "Rahat bırak beni Deniz." dedim. Bana biraz daha yanaşarak parmağını kolumda gezdirmeye başladı ve alayla gülümsedi. "Olur mu hiç öyle şey karıcım. Düğünden sonra adettendir. Odamıza mı çıksak? "
"Ne laftan anlamaz bir şeysin. Sapık mısın?" Dediğimde kahkaha attı ve "Evet karıcım, öyleyim." Huzursuz olmuştum. Bu fark etmiş olacak ki elini çekti. "Korkma, sana dokunmayacağım. Dokunabileceğim güzellikte bir kız değilsin." dedi tekrar kahkaha atarak. Ve ben de tekrar gözlerimi devirdim. Bu evde, bu salakla geçirdiğim her dakika daha fazla delireceğime emindim. Bir an önce buradan kurtulmam lazım...

Yeni bir hikaye ! :) Beğendiklerinizi de beğenmediklerinizi de yazın lütfen :) sınır 15 vote :)

KARMAŞIK AŞKWhere stories live. Discover now