Fight or Kiss [Minsung]

*meet*

Sabah istemeye istemeye kalktığımda saatin 6.30 olduğunu gördüm. Acele etmeme gerek kalmadığı için kalkıp sevinç dansımı da yaptım. Banyoya gidip kısa bir duş aldıktan sonra daha da enerjiktim ve okulda başıma gelebilecek her duruma karşı hazır hissediyordum.

20 dakika içinde kahvaltımı yaptım ve okul kıyafetlerimi giyindim. Otobüs durağına vardığımda saat 7.10 olmuştu ve dersin başlamasına epey vardı.Kulaklığımı takıp playlistime girdim ve insanları izlemeye başladım. Sapık veya işsiz olmasam da insanların hayatının bir kısmına şahit olmak, onları analiz etmek bana garip bir şekilde iyi geliyor. İçimdeki insan sevgisi genelde kötü sonuçlansa da kendimi her halimle seviyorum galiba.

Otobüs geldiğinde karşı kaldırımdaki kadınla çocuğunu izlemeyi bıraktım ve otobüse bindim. Ön taraflarda boş olmadığını gördüm. Tam arkaya doğru ilerliyordum ki şoför aniden gaza bastı ve dengemi kaybettim.

Yere düşmeyi beklerken birisi belimi sıkıca kavradı. Anlık bir şokla beni tutan kişiye baktığımda daha büyük bir şok geçirdim. Dün okul çıkışında çarpıp yere düştüğüm çocuk tam karşımdaydı ve gözlerimin içine bakıyordu.

O an otobüste olduğumuzun farkına vardım ve hemen doğruldum. Çekingen bir tavırla teşekkür edip gösterdiği yere,en arkaya oturdum. Başka yer olmadığı için o da dibime oturdu. Biraz sıkışmıştık çünkü 4 kişilik arka koltukta 6 kişi oturuyordu. Yine de çok takmamaya çalıştım ve otobüse binerken durdurduğum şarkıyı tekrar başlattım.

Bir ara gözüm yanımdaki çocuğa takıldı ve formamızın aynı olduğunu fark ettim. Demek ki dün çıkışta kayıt için gelmişti. Çok sosyal bir insan olmasam da içimdeki merak duygusunu bastıramıyordum.

"okula yeni mi kaydoldun?"

"sence?"

"bence evet"

"cevabı biliyorsan neden soruyorsun?"

"emin olamadım"

"tamam"

Yemin ederim tam bir odun. Tamam nedir ya insan düzgün birşey söyler. Tepkilere bak delirmek üzereyim offfff sakin ol jisung sakin ol takma değmez. Ama yapamıyorum yaa sinirim tavan yaptı.

"birşeye mi kızgınsın sen?"

"yoo ne alaka"

"çok alaka, tavırlarına baksana bi!"

"ne varmış tavırlarımda?"

"nasıl ne varmış tavırlarımda? altı üstü birşey soruyorum tersliyorsun"

"eee"

"ailen nasıl yetiştirdi seni? bu ukalalığını görseler kendilerini öldürürler eminim"

"bana bak fazla olmaya başladın sen,ailem hakkında nasıl konuşursun?!"

"şey öyle demek istememiştim ama cidden sinirimi bozdun"

"bir daha sakın ailem hakkında konuşma hatta mümkünse hiç konuşma"

diyebileceğim birşey yoktu. Aile konusuna girmek benim hatamdı çünkü. Belki aile sorunları vardır ya da daha başka birşey. Off aptalım cidden. Ben kim konu açmak kim? Bi siktir git jisung, aptalsın sen.

Neyse ki bu utançla daha fazla yanında oturmama gerek kalmadı çünkü okula varmıştık. Otobüs daha durmadan ayağa kalktım. Kapının önündeki demire tutundum ve kapı açılır açılmaz kendimi dışarı attım. Umarım okulda karşıma çıkmaz da gerilmek zorunda kalmam. Ya da en iyisi dışarı çıkmamak. Ama bu sefer de sınıftakilerle başım belada offff arada kaldım.