Levi gözleri kadar olmasada bir o kadar lacivert olan gökyüzünü izliyordu.
Buraya genelde sadece Hange ve o gelirdi. Bu terasta başka kişilerin işi yoktu.
Bugün galiba en çok üzüldüğü günlerden bir gündü. Petra... ölmüştü.
ölmeden önce ise Levi'a duygularının olduğunu söylemişti.
"Hey." Hange'nin sesiydi. arkasına bakmadı bu yüzden. Gözlüklü gelip yanına oturdu.
"Biliyor musun? Bazen cidden kör olduğunu düşünüyorum Levi." Adam ona doğru baktı ve kaşlarını çattı.
"Niye?"
"Petra'nın duygularını farketmemis olamazsın."
yine o dümdüz surat ifadesini yapti ve önüne döndü.
"insanlara ayıracak vaktim yok."
"Petra'ya söylemediği için hep pişman olacagini soylerdim. ve pişman olarak öldü. Bizim de ne zaman öleceğimiz belli değil Levi. pişmanlık yaşamamak için hayattayken bu fırsatları degerlendirmeliyiz."
"ee?" Levi bıkmış bir şekilde konuştu. Bu tarzda öğütler dinlemeyi sevmezdi.
"O yüzden... Bana söylemek istediğin ne varsa şuan soyle."
Levi önüne döndü. Tam olarak 5 dakika boyunca çıt çıkmadı ikisindende.
"Bana diyecek birseyin yok mu?"
Levi yanına döndü ve gözlerini Hange'nin gözlerine sabitledi.
"Seni unutmayacağım. Ne olursa olsun."
Hange'nin dudak kenarları yukarı doğru kıvrıldı.
"Beni reddettikten sonra Erwin'e 'istemesemde Hange'yi kalbime gömdüm' demişsin. nasıl unutmayacaksin ki?"
"seni kalbime gömmem hala kalbimde olduğun anlamına gelmez mi?"
Hange afalladı ve önüne döndü.
birkaç dakika yine çıt çıkmadı. Ta ki Levi konuşana kadar.
"ya senin? Bana söylemek istediğin birşey var mı?"
Hange anında döndü adama ve konuştu. "Beni istesende unutamayacaksın. çünkü nereye gidersen git peşinden geleceğim. anladığın yakanı bırakmayacağım."
"Söz mü?"
"Söz."
"Niye hep peşimde olacaksın?"
Hange derin bir iç çekti. Cidden Levi la sohbet ederken zorlanıyordu.
"Özlüyorum seni. seni günde birkaç saat görmediğim zamanlar oluyor. kendi kendime diyorum 'levi yokluğunu hissettiriyor'. Bu yüzden."
"Ben seni hiç ozlemeyecegim o halde."
"niyeymis o?"
"az önce diyen sen değil miydin? yakani bırakmam diye. eğer seni özlersem bu sözünü tutmadığın anlamına gelecek."
...
Aslında yapmadığımız şeylerdende pişmanlık duyarız. ama bunu anladığımızda maalesef artık çok geç olur.
o yüzden Levi'ın da dediği gibi "Hangisinin doğru ya da yanlış olduğunu bende bilmiyorum. Pişman olmayacağın bir karar vermeye çalış."
Herkes gibi bende pişmanlıklar yaşadım tabii ki. Bazen dedim ki ulan aklın neredeydi de bunu denemedin, şuna başlamadın, onu demedin.
aynı zamanda yaptığımız şeylerden de pişmanlık duyarız. Ve aynı zamanda bunu anladığımızda da artık çok geç olur.
benim en büyük pişmanlığım birine beyaz yalan söylemekti. o günden sonra cidden bela beni buldu.
ama dediğim gibi beyaz yalan.. sadece iyi yol bu diye yapmıştım. o iyi yolda götüme girdi.
Bu kitapta ve diğer kitaplarımda size birçok mesaj vermeye calismisimdir. anlayanlarin beyinlerinden öpüyorum.
ve bu kitap bemim ilk kitabımdi. Tam 1 sene olmuş amkkk
keşke 1 sene öncesine dönebilsem... az önce şu dediğim pismanligimi duzeltsem diyorum bazen.
o yüzden arkadaşlar bana kulak verin ve pişman olmayacağıniz şeyler yapın. Bu zamana kadar yapmadiysanizda bundan sonra yapin çünkü sonradan cidden çok canınız acıyor..
eğer sohbet etmek, birseyler anlatmak isterseniz dm açık benimle sohbet edebilirsiniz
cidden sizi dinlerim çünkü birinin sizi dinlemesi, sizi onemsemesi kadar iyi hissettiren daha iyi çok az şey vardır
boşta yapmış olabilirim özür dilerim arkdslar
neyse bu kadardı
kendinize dikkat edin
GORUSURUZ
