6

537 53 156
                                    

Gözümü açtığımda eskisi kadar geniş çaplı göremediğimi farkettim. Sonradan kafama dank etti. Bir gözümü kaybetmiştim. Yatakta doğruldum ve yan tarafıma baktım. Yanımdaki yatakta Levi vardı. Onunda başı sarılıydı. Daha sonra yaşadıklarımızı hatırladım...

Ayağımın üstüne basabiliyorum. Yataktan kalkıp Levi'ın yanına gittim. Uyuyordu.

Saçını okşamak için elimi kaldırdım ve elimi saçlarına götürdüm.

Saçları çok yumuşaktı elimde farklı bir his oluşmuştu galiba sonsuza kadar elimi saçında tutabilirdim.

"Teşekkür ederim.. Kahraman Levi.."

"Rica ederim.."

Onun konuşması ile elimi saçından çektim.

"Şey.. iyi misin?"

"Evet. Sen beni merak etme. Dinlen."

Ben ayağa kalkarken yeniden konuştu.

"Ama eğer istersen.. saçımı okşamaya devam edebilirsin."

O an ne yapacağımı bilemedim. Hem biraz çekindim hem de eğer saçını okşamazsam kötü hisseder diye düşündüm.

Aman nolacak diyip yanına gittim tekrardan ve saçını okşamaya başladım.

Saçları gerçekten çok yumuşaktı. Temizlik hastası olduğu için her gün yıkanıyordu ondan kaynaklı galiba.

Bir kaç dakika geçtikten sonra gördüğüm görüntü acaba gerçek mi diye tekrar tekrar baktım.

Çünkü Levi gülümsüyordu.

Gözleri kapalıydı belkide uykusunda gülümsüyordu.

Bu anı bidaha göremem diye aklıma kazımaya çalışıyordum.

"Levi uyuyor musun?"

"Hayır."

"Gülümsedinde ondan sordum."

"Bana annemi anımsattın."

"Annen demişken. Bana verdiğin kumaş parçasını hemşireye söyledim temizleyip geri verdi. Geri vereyim sana."

"O kumaş parçasının annemin olduğunu nereden biliyorsun?"

"Seninle 20 yılımı geçirdim ben Levi. Bir zahmet bileyim. Ben sana neden anneni anımsattım?"

"Aynı onun gibi saçımı okşuyorsun."

Eğer Levi'a annesini anımsattıysam gerçekten beni önemsiyordu.

Levi x Hange | Attack On Titan|Where stories live. Discover now