7.Bölüm

11K 487 28
                                    

Kollarımı birbirine sararak, adımlarımı hızlandırdım. Arabadan indikten sonra, arkama bir daha bakmamıştım. Beni sokağın başına getirmiş, bir şey demeden gözlerimi açmış ve serbest olduğumu söylemişlerdi. Ağzımı açıp da, evimi nerden bildiklerini sormama gerek yoktu. Her şey, çok bariz bir şekilde açık ve netti.  

Vücudum hafifçe ürperdi. Tanıdık sokağa saparken bazı zamanlar tatlı bir rüzgâr vücudumu okşardı. Şu an bunu hissetmek, son birkaç gündür somut anlamda ilk defa kendimi özgür hissettirmişti. Birkaç saat geçse de, sanki olanların etkisinden yeni çıkıyor, her şeyi yeni idrak ediyor gibiydim.  

Apartmanın önüne gelince çantanın sapını koluma takıp anahtarlarımı çıkardım. Hızlıca kapıyı açarak içeriye girdim. Üşümüştüm. Ellerimi birbirine sürterek ısınmaya çalıştım.   

Çok yorgundum ve karnım çok açtı. Bir an önce kendimi eve atıp, ilk önce duş almayı sonrasında sırayla karnımı doyurup, gerçek hayata dönmeden önce uyumak istiyordum.  

Önceliklerimin ilk başına hocamı aramayı da ekleyip, yarın antrenmana ve eğitime katılamayacağımı söylemem lazımdı. Hiç hoş karşılamayacaktı ama şu anda boks yapmaya ne ruhen, ne de bedenen hazır değildim. Üçüncü kattaki daireme acele etmeden çıktım. Dairenin önünde sessiz olmaya çalışarak, eve girdim. Anahtarlarımı konsola koydum ve ayakkabılarımı çıkardım. Elimdeki çantayı olduğum yere bırakarak, saçlarımı topladım. Sıcak bir duşun düşüncesiyle banyoya gitmeden önce odamdan temiz kıyafetler almak için harekete geçtim. Şu an da nasıl göründüğüme dair bir fikrim yoktu ama Samara ile pek bir farklılığımın olmadığına emindim. Banyonun kapısının açılmasıyla, ani bir refleksle çığlık attım. İçeriden üzerinde sadece gömlekle bir kız çıktı. Farkında olmadan, birkaç adım gerilemiştim ve bir elimle duvardan tutunuyordum.  

Kız "Sende kimsin ?" diye sordu.  

Bu soruyu aslında benim sormam lazımdı ama bu kızın kim olduğunu şaşkınlığımı üzerimden attıktan sonra beynimin yolladığı sinyallerle anlamıştım. Ben nasıl olurdu da, Alaz gibi bir faktörü unutabilirdim? Ciddi anlamda bugünlerde bir şeyler doğru gitmiyordu. Hem de Alaz'ı unutacak kadar!

Cevap vermek için ağzımı açtığım sıra, koridorun sonundaki odanın kapısı açıldı ve dışarı yataktan yeni çıkmış bir Alaz çıktı. Eklemeden geçemeyeceğim, üzerinde sadece boxer vardı. 

"Ne oluyor? Kim çığlık attı?"   

Şaşkın şaşkın, etrafa bakarken göz göze gelmiştik. Birkaç saniye durduktan sonra, bir şeyi hatırlamış gibi banyonun önündeki kıza döndü ve sonra tekrar bana döndü. Yüzündeki o tanıdık ifadeyle bana bakıyordu. Ne yapmamı istediğini hemen anlamıştım. Hayır anlamıyordum, bu kadar şeyin üst üste gelmesi normal miydi yoksa ben mi çok talihsizdim?  

"Alaz." Kız sorgulayıcı bir şekilde konuşmuştu. Bir şeyleri anlamlandırmaya çalışır şekilde, Alaz'la benim aramda mekik dokuyordu. Alaz ise beklentiyle hâlâ bana bakmaya devam ediyordu. Bıkkınlıkla gözlerimi devirdim. Ciddi anlamda, bu ona kullandığım son kredi olacaktı. Bunca olan şeye rağmen, bir da bununla uğraşıyordum. Bu işin sonunda, onu kimse elimden alamayacaktı ve bütün sinirimin günah keçisi olmaya aday olmuş bulunuyordu. Sakin olmaya çalışarak, "Bu kız kim Alaz?" dedim.

İşte bu rol değildi, gerçekten sakin olmaya çalışıyordum.  

Rolüne hemen ayak uyduran arkadaşım, az önceki hali yerine paniklemiş bir şekilde bakmaya başladı. "Açıklayabilirim."  

"Açıkla o zaman. Bu kız kim Allah'ın cezası?" Elimle banyonun önündeki kızı gösterdim.  

Birkaç adım bana yaklaşıp, kollarını bana uzanmak istermiş gibi uzattı. Bu rolü kaç kere yaptığımı hatırlamadan, gururlu bir kadın edasıyla geriye çekildim.  

SİYAH MELEK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin