FS.5

14 0 0
                                    

-30-10-22-
-Saat; 2.40 (gece)-

Han Jisung

Seninle söylediğimiz şarkıyı açıp dinledim şimdi. Senin erkeğin olacağım.. hâlâ öyleyim değil mi? Ah.. korkuyorum Minho. Seçtiğim bu yolu bildiğim halde.. korkuyorum. Yalnız olmayı hiç özlememişim. Her şey eskiye döndü sanki. Uyuyamıyorum.. nefes alamıyorum ve en önemlisi, sensiz olmuyor. Nasıl seçmişim sensizliği.. ama.. böylesi daha iyi değil mi? Ölümümle üzemem seni.. bekler misin peki beni? Söz veriyorum sana. Görmeye geleceğim seni. Düşünüce, yapabilir miyim ki? Hakkım var mı buna? Ellerim titriyor. Bu karanlık dar oda.. daralan ruhumu mümkünmüş gibi daha da daraltıyor. Sanki her geçen gün yaklaşıyor ölümüm. Ne yapmam gerek? Yalnız başıma ölmem herkes için daha iyi değil mi? Ölürken senin kollarında olmam daha da yıkmaz mı? Sanırım bunun cevabını almak için göreceğim seni. Eğer dersen ki kollarımda ol.. Ah Tanrım, düşüncesi bile korkunç geliyor.

Kendimi koyuyorum senin yerine. Kollarımda son bulsa nefesin, seninle son buldururdum nefesimi. Çünkü nefes oldun sen bana.. nefessiz kalmaz insan. Sen demiştin bunu. Sen.. bu yüzden gelemiyorum ya sana. Minho, yorgunum.. boş odanın içinde yankılanıyor şarkıların sözleri. Bazıları o kadar biz ki boğuluyorum sanıyorum o sözlerde. Lanetin ta kendisiyim ben pisicik. Ta kendisi. Yıkım getiren bir çocuk oldum ve bunu her zaman devam ettirdim değil mi? Düşünüyordum da ben hiç doğmamış olsam, ne babam, annemle beni döverdi ne de annem intihar ederdi. Babam ben doğduğum için yakmadı mı canımı? Ailesi sevmeyen yıkım getiren bir çocuğum ben. Bunca şeye rağmen yalnızlıktan korkan bir çocuğum. Hah!. Hak etmişken tüm bunları, tabularımı yıkan sen geldin ve atmayan kalbimin atım sebebi oldun. Çürüyen topraklarımda güller, çiçekler açtırdın.. sen meleksin, yaşam açtıran bir melek.. gerçek bir melek. ama ben.. yıkım getiren bir varlık oldum. Özür dilerim.. kimsenin hayatında olmaması gereken biriyken senin hayatinda oldum ve ben.. ölüyorum şimdi. Ölümüm tek beni değil seni de öldürür biliyorum.. ama ölme sen. Özür dilerim.. özür dilemekten başka ne yapabilirim ki?

'Külleri söndüren, tepkileri serbest bırakan. Ölmeye hazır değilim Minho.. Beni bu tren enkazından çıkar. Beni çıkar.. Beni çıkar.. Beni çıkar..' diyor şarkı ve ekliyor yakıcı sesiyle.. 'Ne istersen söyle, bunun için ölmezdim deme. Dizlerimin üstüne çöktüm ve Tanrı'm olmana ihtiyacım var. Yardımım ol, kurtarıcım ol'

Kendime yine hatırlatmalıyım. Bunu sen seçtin Han Jisung. Bunu sen seçtin. Sanırım gözüm kararıyor. Bu kötü bir hismiş. Eskiye dönmek gerçekten kötü bir hismiş..

Önünü göremiyor, elleri titriyordu. Bedenini kontrol edemiyordu sanki. Kafası ağırca kağıtların üzerine düşerken gözleri kapandı. Ataklarından birini geçiriyordu. Uyuması dinlenmesi gerekirken o her şeyde yaptığı gibi bunu da hiçe saymıştı. Ama kimse onu suçlayamazdı. Sonuçta hayat onu zorunda bırakmıştı.. böyle hissetmesi sevdikleri hariç herkesin suçuydu. En masum kişi belki de oydu bu hikayede.. her zaman yalnız bırakılan bu çocuk sevilmeye alışık olmadığından vermişti belki bu kararı.. hayat onu her zaman zor durumda bırakıyordu. Ve o, o zorluklarda boğuluyordu. Bu sefer kurtulamamak üzere boğuluyordu.

Aynen çok sık bölüm atıom

First Snow // Minsung~Where stories live. Discover now