7.Bölüm

94 45 39
                                    

Ya gölgem görünmez olacak ,ya da korkum görünür..

İnsanın insana oluşturduğu hisler olur olmadık yerde aklımıza, hayalimize ve hatta kalbimize girer ve oradan bir süre çıkmamaya neredeyse yeminlidir. Kilitlenir, sıkı sıkıya tutunur , ve asıl önemli olan, o zaman düşüncenin yok olup gitmesi için uğraşmak, onunla savaşmak ya da ondan kaçarak kurtulmak mıdır? Yoksa onunla yüzleşip ya onu kabullenip varlığına sevinmeli ya üzülmeli ya da kovduğumuz zaman yokluğuna üzülmeli ya da rahatlamalıydık.
Kafamın içinde bulanık duygular var. Evet yanlış anlamadınız. Kalbimde nasıl hisler var anlayamıyorum. Ama düşüncelerimde bile hisler var.

Ve inanırmısınız insanın beynindeki düşünceler pas tutmuş bir bıçak olsa ve kalbine saplansa onu çıkarmak bile istemeyeceğiniz günler olur. Çünkü o bıçak artık oradadır. Can yakar, kalbinizi parçalara ayırırken, beyninizi de dağıtmaya yeter. Ancak o bıçağı çekip çıkarmaya kalkarsanız daha fazla canınız acır ve daha fazla kan akar.
Sonu ölüm olur. Sonu intiharı kabullenmek olur.

Öğlene kadar olan dersimden sonra bir elimde tuttuğum resimli çerçeve ve peluş tavşan oyuncak ile neler olacağının düşüncesi ve gerginliği ile adımlarımı hastaneye yönlendirdim .

*
-Hoşgeldin Hazal.
-Hoşbuldum.
Her zaman olduğu gibi yuvarlak gözlüğü siyah ve üzerinde beyaz benekleri olan gömleğini giymiş , hafif sakalıyla karşımda oturuyor . İşte ,eli yine o siyah deftere gidiyor ve konu başlığının benim adımın olduğu sayfayı açıyor. Kalemi dahi siyah. Siyahtan vazgeçemiyor.

- Bir haftada neler değişti Hazal? Biraz anlatmak istermisin?

- Tabi. Aslında pek bir şey değişmedi . Aynı şekilde derslerime girdim ,ders çalıştım . İşe gittim.

- Bu kadar mı?
-Bu kadar.
-Eksik anlatıyorsun. Eksik olması güzel bişey .
-Nasıl yani, ne eksik?
-Mesela bu hafta hiç doktora gitmemişsin. Çok güzel bir gelişme ve iyileşme. Ayrıca gece uyumadan önce nabız kontrolden de bahsetmedin ya aksatıyorsun ya da artık gerek duymuyorsun. Sence nasıl gidiyor böyle hayatın?
- Hiç böyle düşünmemiştim. Aklıma hiç bunlar gelmemişti. Ve gerçekten de ben tansiyon nabız kontrolü yapmayı dahi unutuyorum bazen. Yatsı namazından sonra hiç bir şeye ihtiyacım ya da güvencesini alma ihtiyacım olan bir sorumluluk artık bende yokmuş gibi hissediyorum .

-Çok güzel. Kendi omuzlarına yükediğin canını Rabbine teslim ederek öğreniyorsun yavaş yavaş.
Hatta, ellerine bi bak bakalım.

Gözlerim bi anda ellerimdeyken bir yerinde kesik gördüm ve hatta o kesiğin kanadığını da gördüm . Gelirken çerçevenin ucu kesmiş olmalı. Ama ben keserken dahi ve daha sonrasında bile farketmemişim .

Semihin yüzünde başarılı bir gülümseme gelir giderken şaşkınlığımı belli etmeden edemedim.
- Nası olur ? Ben hayatta böyle şey yapmazdım.
Yüzümde kocaman bir gülümseme ile "Bu çok güzel bir şey "dedim.
-İyileşiyormuyum ben şimdi?
-Bazı ufak yaralar büyük yaraları sarabilir . Bazı kelimler ,tek kelime dahi olsa bütün yaraları yeniden de açabilir. Hazal , bunlara karşı nasıl tepki vermemiz gerektiğini yalnızca biz karar veririz. Bir yara senin canını yakıyorsa saracak başka bir iyi anıları hatırlamalısın. .
Lütfen bu söylediklerimi unutma ;

Yaralarını kanatan sözler varsa eğer ,yaralarını saran cümleler de vardır. Kalbinde yaralar varsa eğer ,merhemide sendedir. Kendini kendinde ara .

-Haklısın. Hem de fazlasıyla . Bunları unutmayacağım .
- Güzel. Peki şimdi o peluş tavşanı eline alırmısın ?

Elime aldığım küçük siyah boncuklarıda kendi kıvırcık saçlarımın yamsımasını gördüm.
-Şimdi o tavşan sende ne çağrıştırıyor? Sana ne anlatıyor o tavşan?
Yakşalık otuz saniye kadar tavşanla bakıştıktam sonra cevabımı verdim.
- Sarılmak . Sadece sarılmayı hatırlatıyor ,onu anlatıyor . Gamze yanımda buz gibi dururken ben elimde onun oyuncağını farketmeden sıkark sarılmıştım..
-Anlıyorum .Şimdi de onu bırakıp bu seferde eline çerçeveyi almanı istiyorum .
Dediklerini yaparkem bir yandan siyah deftere notlar yazıyordu.
- Peki bu çerçeveye bakınca ne düşünüyorsum? Sana ne diyor bu çerçeve?
Aile resmini çüzdiğim bu çerçevede gözlerim dolarak söylediğim cümle kalbimin üzeründen yakarak geçti ve gitti.
- Huzurlu bir aile.

merhem Where stories live. Discover now