8. Bölüm "Lise."

6.3K 615 350
                                    

Yorum sınırı: 160

Lise mi? Park Jimin için katlanılması en zor seneydi. Daha onuncu sınıftı. Jungkook ise on iki. Jungkook artık kurduyla tamamen tanışmıştı bu yüzden Jimin'e karşı olduğundan daha hassastı.

Çünkü artık sadece kendi duygularıyla değil kurdunun da duygularıyla hareket ediyordu. Bu ise Jungkook'u daha kıskanç, korumacı ve sahiplenici birine dönüştürmüştü. Daha ilk kızgınlığına girmemişti.

Annesinin dediğine göre alfa kızgınlığa girdiğinde bu davranışları daha da artacaktı. Artık kızgınlık ve mühür ne demek biliyorlardı.

Üstelik Jimin kesinlikle kendisi gibi kokmuyordu. Çünkü Jungkook onu tamamen kendisi gibi kokana kadar işaretliyordu. Bu yüzden okuldaki alfalar kendisine yaklaşamazdı.

Jimin açıkcası bundan memnundu çünkü okulda gözde omegaydı. Sonuçta o bir prensti ve güzel bir omegaydı. Bu yüzden gelen teklifler kaçınılmazdı.

Aynı şeyler Jungkook içinde geçerliydi. Peşinden koşan bir omega ordusu vardı ve hepsinin gözü kraliçe olmaktaydı.

"Bebeğim?" İçeride yoğunlaşan safkan alfa feromonlarıyla Jimin kendisine gelen alfaya baktı. Jungkook bir elini beline koyarken dudaklarına öpücük bırakacaktı ki Jimin başını çevirdi.

"Baban sikimde değil." Diyerek çenesinden tuttuğu bedenin dudaklarına sert bir öpücük bıraktı.

Aileleri onların sevgili olduğunu biliyordu. Bay Park artık öpüşmelerine bir şey demiyordu. İnsan içinde olmadıkları sürece. Bu kuralı her ne kadar Jimin önemsese de Jungkook gerçekten umursamıyordu.

Jungkook onun kalçasına hafifçe vurarak geri çekildiğinde Jimin onun eline vurdu. "Sana kaç sefer kalçama dışarıda dokunma diyeceğim?" Bıkkınlıkla kurduğu cümle Jungkook'un sırıtmasını sağladı.

Kulağına eğildi bedene önce nefesini hissettirip huylanmasını sağladı. "Sen ileride o kalçalara ne yapacağımı bil-" Taehyung göz devirerek onların konuşmasını böldü. "Artık kendi aranızda konuşmayı bıraksanız mı?"

Jungkook ellerini beline koydu. Bu yaptığı kol kaslarını daha çok belli ederken Jimin onun önüne geçmişti.

Daha hiç sevişmemişlerdi. Sonuçta her ne kadar büyüselerdi başta Jimin olmak üzere ikisi de bunun için küçüktü.

Jungkook kendi eliyle Jimin'in elini birleştirdiğinde bileklikleri de elleri gibi birleşti.
Jimin'in doğum gününde aldığı hediyeyi Jungkook söz verdiği gibi hiç çıkartmamıştı. Tek çıkarttığı zaman zincir eklettirmek içindi çünkü Jungkook büyüdükçe bileklik onu gerçekten sıkmaya başlamıştı.

Bilekliklerinin birleşmesiyle ikili gülümseyerek birbirine baktı. Jungkook Jimin'i çekerken "Ben sevgilimi biraz alıyorum." Dedi Jin ve Taehyung ikilisine.

İkili bahçeye indiğinde Jimin kuş sesleriyle mutlu olmuştu. Kuş sesi duymayı seviyordu. "Bizim sınıfta omega bir kız vardı ya hani senin sevmediğin." Jungkook direkt söze girdi.

Jimin kaşlarını çattı. "Sevmediğim bir sürü omega var Jungkook. Hangisi?" Jungkook hatırlatmak amacıyla "Kısa boylu, gri saçlı kahküllü bir kız."

Jimin hatırladığı simayla başını salladı. "Biliyorum ondan hoşlanmıyorsun ama anne ve babasını trafik kazasında kaybetmiş. Kardeşine bakmak zorunda ama kimse iş vermiyor." Jimin derin bir nefes alıp ona döndü.

"Sende onu saraya almak istiyorsun?" Jungkook başını salladı. "Çalışsın ve kardeşine bakabilsin diye." "Bu çok güzel bir düşünce Jungkook." Jungkook gülümsedi. "Kabul ediyorsun yani?" Jimin başını salladı.

Henüz evlenmemiş olsalar da ya da Jungkook başa geçmiş olmasa da vereceği kararları Jimin'e sormayı atlamazdı.

Jimin Jungkook'un yatağında uzanırken küçükken yaptığı duvarda asılı resimlere bakıyordu. Jungkook'un odası yıllarca değişmişti. Yaşı büyüdükçe odası daha ağır mobilyalara dönüşmüş gereksiz aksesuarlar kaldırılmıştı. Tek bir şey hariç. Jimin'in resimlerinin olduğu duvar.

Jungkook ne olursa olsun o duvara dokundurmamıştı. Resimler hala asıldığı şekliyle oradaydı. Jungkook onları duvara bantlarken küçük olduğundan bazıları yamuk duruyordu ama bu bile onlar için bir şeydi bu yüzden çıkarmak ve düzeltmek adına bir şey yapmamışlardı.

Jungkook odaya bir meyve tabağıyla girdiğinde Jimin gülümseyerek yatakta oturdu. "Omegamın en sevdiği meyvelerden." Çatala batırdığı meyveyi Jimin'in ağzına gönderdi. Başka çatal getirmemişti. İkisinin aynı çataldan yemekle ilgili bir sorunu yoktu.

"Hepsini alfası onun için kendi elleriyle hazırladı." Jimin gülerek kendini yatakta geriye bıraktı. "İleride de bana böyle bakacak mısın merak ediyorum." Jungkook emin bir tavırla başını salladı. "İleride sana da bebeğimize de bakacağım."

Jimin onun omzuna vurdu. Yanakları kızarmıştı. "Ben hala on altı yaşındayım aptal." Jungkook omuz silkti. "Gerçekleri söylerken çekinecek birine mi benziyorum." Jimin'in kendisine attığı korkutucu sandığı ama asla korkutucu olmayan bakışlarla "Tamam bir şey demedim." Dedi.

"Gerçekten seninle nasıl baş edeceğim?" Diye mırıldandı Jimin ağzına çileği kabul ederken. Jungkook Jimin'in dudağına öpücük bıraktı ve geri çekilmeden önce çilek tadı olan dudaklara dilini değdirdi.

"Asıl ben seninle ne yapacağım? Sen kendini hiç görmüyorsun herhalde? Bu güzellikle seni dışarı çıkardığıma dua et sen." Jimin göz devirdi.

"Sen çıkma desen ben çıkmayacağım yani?" Dedi tek kaşını kaldırıp. "Tabiki çıkmayacaksın. Ben senin alfanım." Jimin yataktan kalkarken "Alfamsın. Ben senin kölen değilim. Her dediğini yapacakta değilim."

Çantasını omzuna taktı ve yatakta oturan bedene bir öpücük verdi. "Ben artık eve gitsem iyi olur. Babam kızıyor sonra." Jungkook homurdandı. "Evlenince ne yapacak bu adam? Akşam eve gelmeni beklemez herhalde." Jimin kahkaha attı. "Belki de bekler. O benim babam sonuçta yapmalıyım değil mi?" Jungkook Jimin koridorda ilerlerken onu takip etti. Gri saçlı kızın önlerinden geçerken kız zaten onları böyle görmeye alışkın olduğundan işini yapmaya devam etti.

"Hiçte gidemezsin bir kere! Uyanınca eşimi göreceğim ben!" Jimin güldü. Kendisini bahçeye attığında Jungkook hala peşindeydi. "Ne zaman peşimden geleyi bırakacaksın?" Dedi durduğunda. "Seni ben bırakacağım."

"Araba kullanabiliyorsun da benim mi haberim yok?" Jungkook omuz silkti. "Şoför seni bırakırken bende yanında duracağım. Eşlik etmemi istemiyor musun yoksa?"

"Arabaya bin şapşal."

Biraz daha büyüsünler dediniz dediniz büyüttüm işte

Oups ! Cette image n'est pas conforme à nos directives de contenu. Afin de continuer la publication, veuillez la retirer ou télécharger une autre image.

Biraz daha büyüsünler dediniz dediniz büyüttüm işte.

İyi misiniz bakim

Şimdiden herkese iyi bayramlar diliyorum🙂

Ben kaçar

My Omega- Jikook ✔️Où les histoires vivent. Découvrez maintenant