7.Bölüm

590 99 75
                                    

Önceki bölüm

İlginç bir şekilde, bu isteği kabul ettikten sonra Eren hakkında daha fazla şey görebilmeye başlamıştı. Mesela karakter profiline bakabilirdi!
.
.
.
.
İsim: Eren Kurt.

Yaş:23

Sınıf: Savaşçı

Uyruk: Türk.

Güç:48

Hız:42

Mana:27

Dayanıklılık: 41

Yetenekler: Savaşçının Öfkesi(F), Güç patlaması (F), Silah Kullanımı (F), Demir İrade (F),Demir Vücut(F)

Lian Yuan, Eren'ın statlarına baktığında listenin neye göre şekillendiğini de anlamıştı. Toplam stat puanlarına göre sıralanıyordu.

Kendi stat puanları 159 olmuştu. Fakat Eren'in ki şimdilik 158 idi. Ayrıca onun yetenekleri kendisinden daha fazla görünüyordu. Savaşçı ve büyücülerin daha hızlı gelişmesi ve daha güçlü olmaları normaldi.

Fakat Lian Yuan, meslek olarak Araştırmacıyı seçtiğine pişman değildi. Çünkü uyanmış olanlardan daha güçlü olduğunu biliyordu. Mesela, daha ortaya çıkartmadığı teknikler vardı. Ayrıca silahları da harikaydı.

Eren de Lian Yuan'ın karakter profiline bakıyordu. Bir süre inceledikten sonra şaşkınlıkla bağırdı.

-Meslek olarak Araştırmacı mı oldun? Üstelik aramızda çok da fark yok! Harikasın Yuan! Bekle, sana Yuan diyorum ama kızmıyorsun değil mi? Direk isminle hitap ediyorum.

-Bekle, sen 17 yaşındasın! O zaman abim olamazsın ama kardeşim olursun. Gel sarılalım kardeşim! Kader ortağım!!

Lian Yuan, sahte bir şekilde öksürdü. Bu sadece utancını saklamak içindi. Övülmeye pek de alışık birisi değildi. Fakat Eren'den hoşlanmaya başlamıştı.

Bir yandan da ona sarılmaya çalışan ve saçmalayan Eren'i kendisinden uzaklaştırdı. Türkler ne kadar da garipti! Fazla sıcakkanlı ve deli değiller miydi?!

Ayrıca bir şeyi fark etmişti. Anlaşılan gerçek yaşını ve mühürlü güçlerini sadece kendisi görebiliyordu.

-Evet arkadaş olduğumuza göre söyle hadi. Hangi zorlukta oynuyorsun? Görevin ne? Türkiyeye geri dönecek misin?

Eren, omuzlarını silkti ve rahatça konuştu. Artık Lian Yuan'a sarılmaya çalışmıyordu. Onu rahat bırakmıştı.

-Türkiyeden alışık olduğumu düşündüğüm için Cehennem modunu seçtim. Daha üstüne götüm yemedi. Çünkü hayatta kalma oranları bok gibiydi. Geleceği de düşünmek lazım.

-Görevim ise, Şeytani Tarikatın lideri olmak ve tarikatın pisliklerinden kurtulmak. Özetle bu yani. Zaten bir kaç gündür buradayım. Bitti sayılır. Türkiyeye dönmek ise..daha yeni kaçıp kurtuldum, nah dönerim!

-İkimiz de insan ırkını seçmişiz. Biliyor musun, aslında şeytan olmak istemiştim. Çok havalı görünüyordu. Fakat o halde vatanıma dönersem beni taşlarlar diye düşündüm. Heheheh..

Lian Yuan, boş bir bakış attı. Eren'in çenesini kapatma modu yok muydu? Neden sormadığı şeyleri de açıklama gereği duyuyordu ki? Ayrıca bu ne tuhaf konuşma biçimiydi böyle!

-Niye ki? Hiç arkadaşın ya da ailen yok mu? Seni neden taşlasınlar? Sonsuza kadar bu boktan kulede mi kalacaksın?

Eren bir süre sessiz kaldı. Yüzünde hüzünlü bir gülümseme oluşmuştu. En sonunda derin bir iç çekti.

Yeni Çağ (BL)Where stories live. Discover now