Taeyeon arabayı sarayın önüne bıraktıktan sonra içindekiler inmişti. Yuri etrafa şaşkınca bakarken Sooyoung ve Jessica el ele askeriyeye doğru gittiler. Yoona da onlara özenerek Yuri'nin elini tuttu.
"Merhaba Yoona! Bu kim?"
"Hyo, bu dünyalı-"
"OHA!"
"Benim kız arkadaşım oluyor."
"OHA ÇARPI İKİ!"
"Kapıyı açar mısın?"
"OHA- Evet bu benim görevim." Hyoyeon, Yoona ve Yuri'nin geçmesine izin verdikten sonra karşısında Taeyeon'u bulmuştu. "Sen kimsin?"
"Hyo- Ben Taeyeon. Kim Taeyeon. Yeter artık."
"Kim Taeyeon, Kraliçe'nin neyi oluyorsun? Ah... bir dakika. Kraliçe sizin çıktığınızı açıklamıştı zaten. Panolarda ve gezegenin her yerinde konuşuluyor bu. Hahahaha. Buyur geç."
"Tiffany açıkladı mı!? 186 yıl sonra bunu yapmaya karar verdi mi!?"
Taeyeon koşarak içeri girdiğinde kimseyi umursamayarak sarayın büyük salonuna girdi ve Tiffany'ye doğru yürüyen Yoona ve Yuri'yi itip Tiffany'nin kucağına atladı ve onu öpmeye başladı.
Devamını bilmemize gerek yok. Herkes işin nereye gittiğini biliyor zaten. Kim Taeyeon her şekilde... Sapıktır.
Yoona dudaklarını bükerek Yuri'ye baktı.
"Nasıl öpüşüleceğini biliyor musun?"
"Ah? Yoona bu-"
"Biliyor musun?"
"Ha-hayır. Hiç denemedim."
"BEN BİLİYORUM!"
Hadi diyelim ki YoonYul da TaeNy'ye özendi.
______________
Vay be sonuna geldik :D İlk defa bir drabble bittiği için üzgün hissediyorum :/ Ama çok tatlıydı asdasdas
