Turkuaz.

3 1 2
                                    

ZEYNEP'TEN

Az önce girdiğimiz müdür odasının kapısında durmuş bakışlarımla Arda, Ecrin ve Kaan'a bişeyler anlatmaya çalışıyordum. Anlarlardı, beni bu zamana kadar hep anlamıştılar. Kaan, Arda ve Ecrin'in arasından sıyrılarak biraz daha odağıma girdi. Karşımda küçük bi çocuk gibi dudaklarının üzerindeki derileri koparırken bir yandan da gözlerini kaçırıp yere bakıyordu. Anlamayan gözlerle ve çatık kaşlarla ona baktığımda başını gözlerimin hizasına getirdi ve dudaklarını serbest bıraktı. Hem çocuksu hem affedilmeyi bekleyen bir tavırla beni şok eden kelimeler duydum.

K: Ben... Özür dilerim. Üstüne çok fazla geldim evet, yani haksızdım. Öyle şeyler söylemek istememiştim Zeynep. Özür dilerim kardeşim.

Karşımda gardını indirmesi hoşuma gitmişti ve açıkçası Kaan bunu yapmayı başardığı için onunla gurur duyuyordum. Hafifçe gülümseyip karşılır verdiğimde bunları nasıl söylediğini o da anlamıyormuş gibi utançla gülümsedi hatta kıkırdadı. Başını tavana doğru kaldırıp indirdi ve iç çekti.

"Kovulduk." dedi teker teker yüzlerinize bakarak, "Evimden kovulduğum gibi, okulumdan da kovuldum." Arda devam ettirdi. "Kovulduk. Ailemden kovulduğum gibi, okulumdan da kovuldum." Sonrasında Ecrin devam ettirdi. "Kovulduk. Eski arkadaşlarımdan kovulduğum gibi, okulumdan da kovuldum..."

Birşeyler söylemem gerekiyordu. Birşeyler söylemeliydim. Ama ben hayatımda hiç kovulmamıştım ki. Ben hiç kovulmamıştım çünkü herkes gidicek bir yerim olmadığını bilirdi. Beni istemeseler bile beni bırakmazlardı. Ailemin elinde bir oyuncaktan farkım ise yok gibiydi. Boşanacakları zaman annemin zoruyla onun yanına gitmek istemesem bile 2 gün annemde 2 gün babamda kalırdım. Psikiyatristler bana annemde mi babamda mı kalmak istediğimi sorduğunda hıçkırarak ağlamaya başlar. Babamda kalmak istediğimi söylerdim. Çünkü annem onun yanımda kalmam için bağırır çağırırdı. Babam ise beni ne kadar çok istediğini bile bile kararı hep bana bırakır, kızım ne istiyosa o olsun derdi. Ben bunları düşünürken o psikiyatri odasının kapısında annemin nefes alış-veriş seslerini duyardım. Kapıyı dinlerdi. Ben kısık sesle konuştuğum için beni duyabileceğini düşünmezdim ama yinede bu benim kitabıma tersti, ayıptı. Hemde çok ayıptı...

Hiçbir şey söylemedim ve o odadan çıkıp gi-

Gidecektik.

Gidemedik..

"Aaaarrddaaaa!"

A: Geldi yine😟

E: off bunun burda ne işi var şimdi?!

K: Selen???

A: Şevval???

Z: offf!

E: Hay anasını ya! Türkiye'yi zelensky ama Arda'yı selensky😀

Ş: Espriye bak ya😅

A: Ecrin'in kafasından istiyorum!

S: Ardaaa!

Kendimi tutamayıp Selen'i taklit ederek konuşmaya başladım yine. ÇÜNKÜ KOLLARINI AÇMIŞ ARDA'YA DOĞRU KOŞARAK GELİYO!

Z: Ordooo!

A: Ay senin kıskanınca konuşasın mı gelmişşş!

CEZALILAR! Место, где живут истории. Откройте их для себя