Shoto

238 22 32
                                    

Shoto'nun ağzından

Spor festivali sonunda bitmişti. Her şey yine 1 hafta önceki düzene geri dönüyordu ve ben de her sabah olduğu gibi okula gidiyordum bugün, Momo ile. Yolda hangi kahramanla çalışacağımızı konuşuyorduk. O da ben de henüz bir karara varamamıştık tabii. Çok fazla konuşmamıştık. Kahramanlarla çalışma konusu dışına bile çıkmamıştık. Okul yolumuz genel olarak sessiz geçmişti. Sınıfa geldiğimizde ise bizi bir sürpriz bekliyordu. Aslında bunu yapacaklarını düşünüyordum ama bu kadar erken olması şaşırmıştı açıkçası beni.
Tüm sınıfın yerine geçmesi ve sessizliğin sağlanması ile Aizawa Sensei sonunda sarı tulumuyla beraber ayağa kalkarak konuşmaya başladı.

-Öncelikle hepinizi başarınızdan dolayı tekrar tebrik ederim. Kimlerin hangi kahramanlar tarafından oy aldığını birkaç gün önce açıklamıştık zaten tekrar o konuya değinmeyeceğim ve bu hafta sizi biraz rahat bırakacağım. Kahraman isimleriniz hakkında bir ders daha yapacağız ama her şeyden önce asıl konuya geçmek istiyorum. Bundan sonra hepiniz U.A. yurtlarında kalacaksınız. Bu zorunlu, isteğe bağlı değil.

Aizawa Sensei tüm sınıftan çıkan uğultulara karşı birkaç saniye bekleyip tekrar devam etti.

-Yurtlar okula çok yakın. Herkese ayrı oda var. Yurtların içi de oldukça geniş. Gezmeniz için izin verilecektir. Bu yurt işinin nereden çıktığı ise tamamen sizin ve ailenizin güvenliğini sağlamak istememiz. All Might vârisini açıkladığına göre villianlar da harekete geçecektir...

Bakışlar kısa bir süreliğine bana döndüğünde yerin dibine girmek istemiştim.
Üzgünüm, herkesi tehlikeye atıyorum.
Bakışların çoğu kinle mi doluydu? Kimseye bakmamıştım.
Ama hayır. Onlar ortaokulda ki gibi değil. Momo da söyledi. Onlar farklı... Umarım benden nefret etmezler.

Eskiden olduğu gibi.

Hah! Yüzündeki o yanık da ne öyle be?

Canavar.

Endevour'un oğlu. Aynı ona benziyor.

Neden hep suratın asık? Her şeye sahipsin!

Bencil!

Aizawa Sensei'in konuşmaya devam etmesiyle beraber aklımdan geçen cümleler... Bunları unuttuğumu sanıyordum.
Keşke tüm her şeyi unutabilsem...

Dikkatimi tekrar toplamaya çalışırken teneffüs zili çalmıştı bile. Anlatılanları dinlemediğim için hemen yanımda, cam kenarında, oturan Momo'ya seslendim. Kaçırdığım şeyleri öğrenebilmek için.

-Momo, Aizawa Sensei'in söylediklerinin yarısını dinlemedim desem.

Hafifçe kıkırdadı. Sanki dinlemediğimi zaten anlamış gibi. Sonra konuşmak için ağzını açtı.

-Yurtta kalacağımızı duyduğunu farz ediyorum. Tek odalarımız olacak ve 2 ya da 3 gün sonra orada kalmaya başlayacağız. Ayrıca diğer ders kahraman isimlerimizi belirleyeceğiz. Gerisi boş sayılır.

-Oh, teşekkür ederim Momo.

-Rica ederim!

Katsuki'nin ağzından

Tch! Bir de vâris oldu başımıza. Şimdi geçmek için gece gündüz çalışmam gerekecek. Bir de kahraman ismi bulma işi var. Her ne kadar basit bir şey gibi görünse de tüm dünyanın seni tanıdığı isim olacak bu. Basit bir şey değil. O yüzden ismimi kesinlikle "Great Explosion Murder" olmalı. Elbette bu olacak. Extraların 10 dakikalık dırdırına katlandıktan sonra Uyku Tulumu Sensei sonunda gelebilmişti ve onun gelişiyle tüm sınıf bir anda susup yerine geçmişti. Aizawa Sensei'den sonra Midnight ve Mount Lady de içeriye adımını atmıştı. Tabii bundan sonra Uyku Tulumu birkaç kısa bir şey söyleyip tekrar köşeye sinip uyumaya başlamıştı bile. Kalan ikili ise boş yapmaya başlamıştı yine. Bu daha ne kadar sürecekse artık! Bir an önce yapsak keşke! Boşa vakit kaybediyorum.
.
.
.

-Herkes dediklerimizi anladıysa başlayabiliriz. (Midnightcığım)

Sonunda be.

Shoto'nun ağzından

Kahraman ismim...
Bu önemli. Gerçekten önemli.
Herkesin beni bildiği bir ismin olacak.
"Endevour'un oğlu"
Bunu duymak istemiyorum, kurtulmak istiyorum. Kendime ait bir isim...
Herkes teker teker isimlerini söylemek için tahtaya kalkıyordu. Açıkçası umrumda olduğu söylenemez. Sadece birkaç kişininkini umursuyorum.
Momo,
Creati. Bu ismi küçüklüğünden beri kullanmak istediğini biliyordum.
Deku,
Tam olarak olayı anlamasam da bu isim sanırım Bakugou'nun Midoriya'ya küçükken söylediği bir takma isimmiş. Bildiğim kadarıyla Deku, "her konu da başarısız olan kişi" gibi anlamlara geliyor. Kelime oyunu gibi. Bu ismi anlamının dışına çıkaracağını, başaramayan kişi değil de her şeyin üstesinden gelebilecek biri olduğunu insanlara göstermek istediğini söyledi. Evet, bu ismini daha da anlamlı yapıyor.
Bakugou,
Genel olarak çocukça davranıyor. Ya da bilmiyorum bana öyle geliyor da olabilir fakat bulduğu isimler "kahraman patlama katili","patlama kral katili" gibi saçma isimler... Bence bir kahraman ismi için uygun değil. Midnight sensei ve Mount Lady Sensei de bu şekilde düşünüyor olacaklar ki Bakugou'nun söylediği hiçbir ismi kabul etmiyorlar ve daha kahramansı bir isim bulması gerektiğini söylüyorlar. Haklılar da. Ama Bakugou'nun bu kızgın ve yarı utanmış halleri hoşuma gitmiyor da değil, sadece biraz fazla gürültücü.

Genel olarak sınıfın çoğu ismine karar verince ben de kalktım. Hâlâ tam emin değildim ama herkesin beni ben olarak tanımasını istiyorum. Sonsuza kadar Endevour'un gölgesinde kalamam.
Kendim olmak istiyorum.

-Evet Todoroki, kahraman ismin ne söyle bize!

-Shoto.

Evet, eminim. Kendi ismimi kullanacağım. Annemin bana verdiği ismi.



Oh oh ybyi de attim he
Oylamayı unutmayin asklarim
Kendinize iyi bakınnn
ILYSM<3











What A Waste~ TodoBakuOù les histoires vivent. Découvrez maintenant